Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Anadolu Ajanası, yani devletin sözcüsü durumundaki haber ajansı, dün geçtiği haberde, gelecek yıl üniversite giriş sınavında önemli değişikliklerin olacağını duyurdu. Televizyonlar da gün boyu bu haberi verdi...
Haberi işiten veli ve öğrenciler de ulaşabildikleri başka bir kurum olmadığı için her zaman olduğu gibi yine bizi aradılar. Kimi içini döktü. Kimi de haksızlığa isyan etti. Sınav tarihini bile doğru düzgün tespit edemeyen bir YÖK'ün nasıl oluyor da gençlerin kaderiyle böylesine fütursuzca oynadığını sordular...
Daha sağlıklı bir tercih sıralaması için madem ki yerleştirme puanı'nın açıklanması gerekliliğine inanıyorlar. Gelecek yıl da bu yönde bir uygulama yapılacak. O halde bu yılki öğrencilerin günahı ne? Üç beş okulun sonuçları gelmedi diye yüz binlerce öğrenciye hayali tercih yaptırmak ne kadar doğru? ÖSYM isterse yerleştirme puan sonuçlarını hafta sonuna kadar internet üzerinden tüm Türkiye'ye duyurabilir. Duyurmalıdır da!..
Duyurmalı ki, yapılan haksızlıkların boyutları iş işten geçmeden ortaya çıksın. Ortalık karıştırdıktan sonra özür dilemek moda oldu. Merkezi yerleştirme yapıldıktan sonraki pişmanlık ve gelecek yıl yapılacak değişiklikler bu yılki mağduriyeti önlemeyecektir. Dolayısıyla YÖK Başkanı Gürüz'ün ve siyasilerin bu konudaki özürlerinin bir anlamı kalmayacaktır.
Bu arada üniversiteye giriş konusu hazır bu kadar gündeme gelmişken, geniş tabanlı bir toplantı düzenlenerek konu enine boyuna tartışılmalıdır. YÖK'te üç beş kişinin aldığı istikrarsız kararlar, bugüne kadar, gençlerin devlete olan güvenini sarsmaktan öte bir işe yaramadı. Ama bu yanlışa kimse de dur demedi.
YÖK Başkanı Gürüz, ÖSYM Başkanı Toker ve arkadaşlarının iyi niyetli olduklarını, bile bile yanlış yapmadıklarını, gençleri çok sevdiklerini, dürüst ve samimi olduklarını herkesten çok ben biliyorum. Ama kapalı kapılar arkasında aldıkları kararları, bir dayatma şeklinde uygulama yöntemleri yanlış...
Üniversite sınavları önceden de adilane değildi. Ama insanları rahatsız etmiyordu. Biliyorlardı ki, herkese eşit davarınılıyordu. Oysa şimdi bu güven kayboldu. Asıl rahatsızlığın nedeni bu. Ama nedense ülkeyi yönetenlerden hiçbiri bu rahatsızlığı gidermenin yollarını aramıyor.
Israrla istenen aşağıdaki telefon ve faksları bir kez daha yayımlıyoruz:
Cumhurbaşkanlığı: 0312.468 63 00, Başbakanlık: 413 70 00, Milli Eğitim Bakanlığı: 418 64 00, YÖK: 298 70 00, ÖSYM: 298 80 00



Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr