Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Yeni dönemde Çankaya'nın eğitime bakışı, sanıyorum çok daha sıcak olacak. First Lady Semra Hanım, çok kısa bir süre önce emekli olan bir öğretmen. Bu vesile ile eğitim Sezer ailesinin hep gündemindeydi. Ayrıca çocuklarının eğitimi nedeniyle de hepimizin çektiği sıkıntıları çok yakından biliyorlar.
Cumhurbaşkanı Sezer dünkü konuşmasında zorunlu temel eğitimin 11 yıla çıkartılmasını istedi. Çok haklı. Girmek için yıllardır kapısında süründüğümüz Avrupa Birliği ortalaması 12 yıl. Eğer onlarla eşit koşullarda yarışmak istiyorsak, önce eğitim açığını kapatmamız gerekiyor.
Bu açıdan bakıldığında 11 yılı hedef göstermesi ve bu konudaki kararlılığını dile getirmesi takdire şayan.
Ancak madalyonun öteki yüzü, 11 yıla gelinceye kadar daha kat edilecek çok yolun olduğunu gösteriyor. Daha 8 yıllık kesintisiz eğitimi rayına oturtamamışken, eksiklerini tamamlayamamışken, 11 yıla geçiş maceradan da öte bir felaket olur.
Sezer, bu konunun da eminim ki çok yakın takipçisi olacaktır.
Söz 8 yıldan açılmışken, hazırlanan bir yasa tasarısının yaratacağı sakıncaları daha ilk günden Cumhurbaşkanı'nın dikkatine sunmakta yarar görüyoruz.
1 Ocak 2001'den itibaren 8 yıl için yapılan zorunlu kesintiler belediyelere aktarılacakmış.
8 yıl yasası çıktığında üç yıllık bir zorunlu kesinti söz konusuydu. Ama Bakanlar Kurulu bu süreyi uzatabiliyor. Durum böyleyken, daha hedeflere ulaşılmadan yasal kesintileri başka bir noktaya kanalize etmek çok hatalı olur.
Söz konusu kesintiler, tam gün eğitim, 30 kişilik sınıflar, bilgisayar destekli müfredat programları ve herkese en az bir yabancı dil için öngörülmüştü. Bu istekler gerçekleşti mi ki, Milli Eğitim'e önemli bir rahatlama getiren kaynaklar, yerel yönetimlere aktarılıyor?..

Eğitime KDV kazığı

Dünyanın her yerinde eğitim kurumları desteklenir. Başta ders kitapları olmak üzere tüm yazılı dokümanlardan da mümkün olduğunca az vergi alınır. Amaç okuyan sayısını çok daha artırmaktır.
Türkiye'de de yıllardır devletin üzerindeki eğitim yükünün hafifletilmesi için özel okullara giden öğrenci sayısının artırılması istenir. Ki bunların başında cumhurbaşkanları, başbakanlar ve Milli Eğitim bakanları gelir. Ama gelin görün ki, devletin aldığı her karar bu okullara olan talebi daha da azaltıyor.
Özel okul velileri yıllardır KDV kaldırılsın ya da oranları düşürülsün diye mücadele verirken, Maliye Bakanlığı tam aksini yaptı. Milli Eğitim'de seyretti.
Öğretim ücreti için KDV yüzde 8. Servis, ders kitapları, yemek ve diğer eğitim harcamalarında ise oran yüzde 15'ten 17'ye yükseltildi.
Öğrenci sanki limuzinle okula gidiyor, 5 yıldızlı restoranda yemek yiyor. Okuduğu kitaplar da ders kitabı değil, fantezi kitaplar...
Özetin özeti: Eminim ki, Semra Sezer, eğitim konusunda Çankaya'daki en büyük takipçimiz olacak!..


Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr