Yeni öğretim yılının sancılı, hem de çok sancılı başlayacağının sinyalleri şimdiden geliyor.
Taşımalı eğitimden vazgeçildiğini, köy okullarının yeniden açılacağını bir ilan eden Bakan Bostancıoğlu, nedense bu okulların yeni öğretim yılına nasıl hazırlanacağını unutmuş gözüküyor.
Milli Eğitim müdürleri viraneye dönüşen köy okullarının açılması için yeni ödenek gerektiğini, işin bununla da bitmeyeceğini, ihalenin bir an önce gerçekleştirilip, iç donanımlarının sağlanması için zamana ihtiyaçları olduğunu, bunun için de şimdiden düğmeye basılması gerektiğini söylüyorlar. Ama nedense sorunlarına çare üretecek o yetkiliyi bir türlü bulamıyorlar...
Hem zaten eziyet çekmeden, kriz yaşanmadan, milletin canı burnuna getirilmeden ne zaman bir iş halledildi ki?..
Af mı, işkence mi?
Mahkum affı bir yana, öğrenci affı tam bir işkenceye dönüştü. Alt, üst tüm komisyonlardan geçti. TBMM Genel Kurulu'na geldi. Ama partilerin umurunda değil. Geciktirdikleri her dakika, bu affı dört gözle bekleyen öğrenci ve ailelerine işkence gibi geliyor. Dahası: faturası da giderek ağırlaşıyor.
Doçentlik sınavı için başvurular 1 / 15 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek. Af yasası çıksa KPDS'den 68, 69 alanlar bu sınava girebilecek. Oysa affın gecikmesi, bir iki puan eksiği yüzünden gençlerin en az bir yılının heba olmasına neden olacak. Yazık değil mi?..
Çıkarmayacaksanız insanları neden bu kadar umutlandırdınız? Yok eğer çıkartacaksanız, niye bu kadar eziyet çektiriyorsunuz?..
Sahtekarlığa davetiye
Liselerde devamsızlık güya önlendi. Gidin gezin okulları, lise son sınıfların hemen hemen hepsi bomboş. Çoğu dershanede, bir bölümü de sokakta. Raporlu devamsızlık süresi 45 güne indi ama nafile. 45 iş günü 9 hafta yani iki ay ediyor. Eşini dostunu bulan raporu alıyor, okula uğramıyor.
Okul müdürleri sahte raporları kabul etmekten artık utanır hale geldik diyorlar. Ya Hipokrat yemini eden doktorlara ne denir? Düzmece raporlarla öğrencileri sahtekarlığa alıştırdıklarının farkında değiller mi? Bu bozuk düzenin asıl sorumlusu YÖK, ÖSYM ve Milli Eğitim Bakanlığı'na soruyoruz: Üç maymunu oynamaya ne zamana kadar devam edeceksiniz?..
Bu nasıl bakanlık
Milli Eğitim Bakanlığı yönetici atama, değerlendirme, görevde yükselme ve yer değiştirme yönetmeliği yayınladı. Yıllardır yöneticilik hayaliyle bekleyenler de hemen başvuru için Milli Eğitim'e koştu. Ama karşılarına koskaca bir engel çıktı. Her şeyiniz uygun ama Bakanlığın açtığı kurslardan alınmış bilgisayar sertifikanız yok denilerek kapı yüzlerine kapatıldı. Hocalar şimdi haklı olarak soruyor: Bakanlık ne zaman kurs açtı da biz katılmadık? Dahası: bilgisayar illa da kursta mı öğrenilir, sertifikası olmayanların da bilgisayar kullanabilecekleri neden kabul edilmiyor?..
Çok doğru! Yıllardır bilgisayarla içli dışlıyız. Ama biri sertifaka istese yandık!..
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr