Milli Eğitim Bakanlığı bir alem. On binlerce köydeki ilköğretim okullarını kapattıktan sonra şimdi yeniden açmaya hazırlanıyor. Hem de yeni bir kargaşaya davetiye çıkartırcasına...
Köy okullarının kapatılmasının hata olduğunu en başından itibaren eleştirenlerin ilk sırasında ben geliyordum. Okullar kapatılıp, öğretmenler merkeze çekilerek, köyler yarı cahil imamlara bırakılmıştı. Türkiye Cumhuriyeti'ni, aklı, bilimi, eğitimi temsilen köylerde kimse kalmamıştı. Defalarca: yapmayın bu yanlıştır, bu boşluğu çıkıp birileri doldurur dedik. Ama sesimizi kimselere duyuramadık.
Sonunda anlaşıldı ki, Hizbullah camiler kanalıyla örgütlenerek bu boşluğu pek de güzel doldurmuş.
Milli Eğitim Bakanlığı artık bu sakıncayı gördü de onun için mi, yoksa taşımalı eğitim pahalı geldi de bu yüzden mi taşımalı eğitimin kapsamını daralttı, bilmiyorum. Ama köye yeniden dönüşle doğruyu yaptı. Bu kesin.
Artık köylerde yeniden İstiklal Marşı söylenmeye başlayacak, yeniden Cumhuriyet Bayramı kutlanacak, artık yeniden okulların bacası tütmeye başlayacak...
Yönergeye göre, bir köyde 1, 2 ve 3'üncü sınıfa giden toplam 10 öğrenci varsa bu köydeki zaten mevcut olan okul yeniden açılacak. İlk 5 sınıftaki öğrenci sayısı 15'i buluyorsa öğrenciler eğitimlerine yine köyde devam edecekler.
Şu satırları birlikte okuyalım:
"İlköğretim okullarında 1, 2 ve 3'üncü sınıf öğrencilerinin bulundukları yerleşim birimindeki ilköğretim okulunda eğitim - öğretim görmeleri esastır. 4 ve 5'inci sınıf öğrencileri ise çok büyük zorunluluk olmadıkça taşıma kapsamına alınmayacaktır. Taşımalı ilköğretim planlaması yapılmadan önce yatılı ilköğretim ve pansiyonlu ilköğretim okullarına yerleştirilecek öğrencilerin planlaması yapılacaktır. Bu okullardaki yatılı öğrenci kapasitesi tamamen doldurulduktan sonra taşıma kapsamına alınacak öğrencilerin planlaması yapılacaktır. Taşınması ekonomik olmayan ve ulaşım şartları elverişsiz olan yerleşim birimlerindeki öğrenciler, taşınma kapsamına alınmayacak yatılı ve pansiyonlu okullara yerleştirileceklerdir."
Anlayacağınız önümüzdeki günlerde taşradaki eğitim kurumlarında diz boyu kargaşa yaşanacak. 3, 4 yıldır sahipsiz kaldıkları için viraneye dönen köy okulları nasıl, ne zaman ve hangi kaynakla yeniden içine girilir hale gelecek hiç belli değil. Dahası öğretmen açığı nasıl kapatılacak? Köylere, eskiden olduğu gibi yine göreve yeni başlayan acemi öğretmenler mi, yoksa deneyimli olanlar mı gönderilecek hiç belli değil.
Özetin özeti: Eğitim sistemi ve çocuklarımızın geleceği ile böylesine patavatsızca oynamaya kimsenin hakkı yok. Hiç olmazsa bundan sonra atılacak adımlarda benzeri fahiş hatalar yapılmasın!..
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr