ÖSYM dün nihayet liselerin ÖSS ortalamasını açıkladı. Ancak öğrenciler rahatlayacağına kafaları daha da karıştı. Çünkü onlar için gereken Ağırlıklı Orta Öğretim Başarı Puanı (AOÖBP) yine bilinmiyor. Hesaplamaya kalktıklarında ise karşılarına yine bin türlü engel çıkıyor. ÖSYM inat etmeyip vereceklerini bölük pörçük değil de son haliyle açıklasaydı, kafalar bu kadar karışmayacaktı.
Bir puanda binlerce kişinin yer değiştirdiği bir sıralamada öğrencilerin tedirginliği boşuna değil. Hele hele dün açıklanan ÖSS ortalamaları incelendiğinde panik daha da arttı. Devlet okullarından yüzlerce öğrenci mezun olurken, özellikle tarikat okullarından çok az öğrencinin ÖSS'ye girdiği dikkati çekiyor. Toplama öğrencilerle şipşak okullar kurulup sınav sisteminin zaaflarından en iyi şekilde yararlanmışlar. Başarısız bir tek öğrencinin bile okul ortalamasını düşürdüğü bir sistemde, sadece başarılı öğrencilerin transferle seçilip toplandığı okullar en büyük haksızlık kaynağı oluyorlar.
İstanbul Lisesi mezunu bir grup öğrenci, ellerinde dosyalarla dün kapımızı çaldı. Hararetle nasıl haksızlığa uğradıklarını anlattılar. ÖSS'de aynı puanı almalarına, liseden aynı dereceyle mezun olmalarına karşın, şişirilmiş puanı olan okuldan mezun olanların nasıl avantajlı duruma geçtiklerini anlattılar. Ne kadar haklı, ne kadar haksızlar ortaya çıksın diye öğrencilerin ortaya koydukları verileri ÖSYM Başkanı Fethi Toker'e ilettik. İnceledikten sonra bir açıklama yapacak. Toker'in bu konudaki tavrına sonuna kadar güveniyoruz. YÖK Başkanı Gürüz gibi dayatmacı ve inatcı değil. Daha da önemlisi bir hata yaptıklarında özür dileyip hatayı telafi etmesini biliyor.
Laf aramızda yeni sınav sisteminin bazı saçmalıklarından ÖSYM de pek memnun değil. YÖK, öğrencilere olduğu gibi sanıyorum onlara karşı da bir dayatma içerisinde. Ortalığı karıştıran Gürüz'ün ortadan kaybolup, topu ÖSYM'nin üstüne atması da anlaşılır gibi değil.
Bu arada lise eğitiminin ölüm fermanı anlamına gelen gelecek yılın ÖSS tarihi değişiyor. Her ne kadar dershaneler bütün programlarını bu tarihe göre ayarlayıp kurslarını ağustosta başlatmaya hazırlansalar da, 9 Nisan tarihi değişecek. Gelecek yıl daha pek çok değişiklik olacak. Kafaları daha fazla karıştırmamak için isterseniz onları şimdilik donduralım.
Özetin özeti: Milyonlarca veli ve gencin kaderini yakından ilgilendiren bir konuda Başbakan'dan, Milli Eğitim Bakanı'ndan, hükümet ortaklarından ve YÖK Başkanı'ndan biraz duyarlılık istiyoruz. Fazla söze gerek yok. Yakın çevrelerinde mutlaka sınava giren birileri vardır. Onlara sorsunlar, olup biteni en iyi şekilde anlatacaklardır.
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr