İki yıldır ailece bir haftalık yaz tatilini Çeşme Ilıca’da geçiriyorduk. Bu yıl rotamızı değiştirdik. Tatilin ilk günü için yaptığımız plan, ailece şehitliği ziyaret edip bir gece Çanakkale’de kaldıktan sonra İzmir’e geçmek, burada iki gün bir geceden sonra Bodrum’a gitmekti.
Öyle de yaptık. Rüzgara rağmen 30 derecenin üzerindeki sıcakta Çanakkale Şehitliği’ni dolaştık, bu ülke için canlarını verenlere dualarımızı ettik. Gelibolu Yarımadası’nda gittiğimiz her şehitlik, her anıt ve müze, bizim gibi ziyaretçilerle doluydu.
Çanakkale Zaferi’nin üzerinden geçen 104 yıla ve bayrama rağmen Türklerin, ülkeleri için canlarını feda eden atalarına gösterdiği ilgi ve saygı, bu milletin bir ferdi olarak acayip gururlandırdı beni...
Çanakkale Şehitler Anıtı’na gittiğimizde gururum tavan yaptı.
Neden mi?
Çanakkale Boğazı’ndan geçenlere görkemiyle Çanakkale’nin geçilmez olduğunu gösteren bu gurur abidemiz, 28 yıldır çalışmaktan gurur duyduğum
Oyuncuların kamera karşısında, şarkıcıların sahnede nasıl olduklarını, sevenleri ezbere bilir. Sanatçıların kamera arkasında ve kulislerdeki eylem ve söylemleriyse, anlatan olmazsa medyaya yansımaz. Sanat dünyasının arka planında olup bitenlerden anlatılanlar da genellikle suya, sabuna dokunmayan eğlenceli anekdotlardır. Selin Ongun’un nehir söyleşi kitabında, Mustafa Oğuz’un çalıştığı şarkıcıların kulis hallerine dair anlattıkları ise bana olabildiğince dobra ve samimi geldiği için paylaşmak istedim.
‘Sezen, çok insan sever
hengameden beslenir’
“Sezen’in kulisi anababa günüdür. Konserden önce hazırlanmak için kimlere ihtiyacı varsa kulistedir. Öyle bir insan doluşur ki hazırladığımız kulis ikramı, Sezen’de ne içki, ne sandviç hiçbir zaman yeterli olmazdı. O da beslenirdi hengameden. Sezen, etrafında insan sever. Sezen’in konserinde zaten mutlaka hep bir şey olur. Hiçbir şey olmazsa, son anda başka bir elbiseye karar verir, o elbisenin de fermuarı patlar, yani illa başına bir şey gelir. Önceden karar verdiği kostümü
Geçen yıl Amerika-lıların silahlanması ve şiddete meyilli olmasının suçlusu olarak bilgisayar oyunlarını gösteren ABD Başkanı Donald Trump, bu kez Hollywood filmlerini “ırkçı” ilan etti.
2018’de video ve oyun endüstrisinin liderleriyle yaptığı toplantıya katılanlara, şikâyet edilen oyunlardan derlenen videoyu izletip, ABD halkının silahlanması ve şiddete özenmesinin sorumlusu olarak gördüklerini uyarmıştı.
Bu toplantının medyaya yansımasından sonra Uluslararası Oyun Geliştiricileri Derneği (IGDA), şu açıklamayı yapmıştı:
“Evet, bu oyunlarda bir miktar şiddet içeriği olabilir. Ancak yapılan birçok bilimsel çalışmaya göre, video oyunları insanları şiddete yöneltmez. Video oyunları ile şiddet arasında bağlantı olmadığını ortaya koyan sayısız bilimsel çalışma var.”
‘Suçlu’ kim peki?
Bilgisayar oyunlarının oynayanları şiddete yöneltip, yöneltmediği konusunda kim doğru söylüyor?
Trump mı, yoksa bilimsel çalışmaların “suçsuz” bulduğu şiddet içerikli oyunların üreticileri mi?
Bu konu netliğe kavu
Sıla’yla Hazer Amani’nin, Beşiktaş’ta bir taksinin içinde sarmaş dolaş uyurken görüntülendikleri geceden günümüze geçen sekiz ayda ‘inkar’dan ‘itiraf’a giden aşk yolculuğunun kronolojisini çıkardım.
17 Ocak 2019: Magazinciler; Sıla’yı evli Amani’yle, takside sarmaş dolaş ve sızmış halde görüntüledi.
18 Ocak 2019: Amani, ‘2. Sayfa’ya şu açıklamayı yaptı:
“Aşk yok, alakası bile yok. Bir proje hakkında destek almak için bir araya geldik. Yakın zamanda bu projenin haberleri çıkacak öğreneceksiniz. Beni Bomonti’ye bıraktı Sıla... Onun evine gitmedik. Eşimle ilgili olan tüm iddialar saçmalık. Onunla bir problemim yok. Eşimin Sıla’yla herhangi bir arkadaşlığı yok. Bizim buluşmamız tamamen işle alakalıydı. Yapımcım projeyle ilgili konuşmama izin vermiyor.”
26 Mart 2019: Amani ile beş yıllık eşi Deniz Mumcuoğlu boşandı.
6 Nisan 2019: Amani, Etiler’de eğlendiği bir mekanın çıkışında, Habertürk’ten Akif Yaman’a konuştu:
“Eşimle zaten ayrı yaşıyordum. Sonunda
Oyuncu ve yazar Zeynep Kaçar’ın attığı bir tweet, dikkatimi çekti. Neden mi? Çünkü yazdığı şuydu:
“Son altı ayda, televizyonda yayınlanacak iki işi, karakter dayak yiyor diye reddettim. Kadını dayakla özdeşleştiren işlerde olmayı istemiyorum. Sansür gelecekse, kadın dövmenin olağanlaştırılmasına gelse ya...”
Herkes özgür
Kaçar’ın da her oyuncu gibi, istemediği işi reddetme hakkı var mı?
Var...
Bir oyuncunun önerilen rolü sevmesine rağmen; proje, yapım şirketi, çalışma şartları gibi gerekçelerle
“Hayır” deme özgürlüğü var mı?
İnternetten yayın yapan TV kanallarına denetim getiren yönetmeliğin yürürlüğe girmesi üzerine ‘Netflix ve benzeri platformlara RTÜK sansürü’ yorumlarına Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Ebubekir Şahin’den
yanıt geldi.
Şahin, AA’ya yaptığı açıklamada, çoğu insanın, ‘Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı İnternet Yayınlarının İnternet Ortamından Sunumu’ hakkındaki yönetmeliği okumadan eksik bilgi, ön yargı ve muhalefet etme alışkanlığıyla yorum yaptığına dikkat çekti ve ekledi:
‘Vatandaş istedi’
“RTÜK’ün 2018’deki İzleyici Eğilimleri Araştırması’na katılan vatandaşların yüzde 70.4’ü internet üzerinden yayın yapan platformların denetlenmesini istedi. Bu grupta ‘Denetim olmasın’ diyenlerin oranı yüzde 13’tü. Aynı araştırmada bu platformlara üye olanların da görüşleri de var. Bu yayınlardan birine üye olanların yüzde 65.9’u denetim olmasını istedi. ‘Denetim olmasın’ diyenlerin orası ise 29.5’ti.
Birçok ülkede internet
2019 Uluslararası Şampiyonlar Kupası’nda Real Madrid’e 7-3 gibi tarihi bir fark attıktan sonra Amerika’ya giden Atletico Madrid, Zlatan İbrahimoviç’in de oynadığı MLS All Star’ı da 3 0 yendi.
Maçı naklen yayınlayan televizyon kanalı, yeşil sahalarda bir ilke imza attı. İki takımın kalecileri ve bazı futbolcularına telsiz kulaklık ve mikrofon takıldı. Kanalın spikeri maç boyunca kulaklık ve mikrofon takılan futbolcularla sohbet etti. Spikerin sahadaki futbolculara sordukları ve onların yanıtları maçı izleyenlere naklen aktarıldı. İlk kez denenen bu pilot uygulamanın amacı belli:
Televizyon izleyicilerinin futbol maçlarına ilgisini artırmak.
Biz 90’larda yaptık
Bu pilot uygulamayı ilk kez deneyen Amerikalı televizyoncular Youtube’a girip Ender Asman’la Levent Özçelik’in maç sırasında sahaya dalıp futbolcularla canlı canlı yaptıkları söyleşileri izlemiş olsaydı, bu yöntemin ne denli işe yaradığını görürdü.
O yılları yaşamayanların “Nasıl yani?” dediğini duyar gibiyim. O zaman buyurun size o efsane enstanta-nelerden biri:
1991 92
Bir ürüne pazar bulmak veya var olanı büyütmenin yolları belli; tanıtım… TV, radyo, gazete ve dergilerle tanıtımın belli kuralları var, ama sosyal medya öyle değil… Para veya hatır için isteyen, istediği tanıtımı yapabiliyor.
Sosyal medya kullanan ünlülerden markasını korumak isteyenler, bu konuda titiz. Ancak herkes için geçerli değil bu… Ünlü kişi, birkaç bin TL için markasını riske atıyorsa, aldığı paranın vergisini de ödüyorsa kime ne? Tanıtılan ürün insan sağlığına zararlıysa durum değişir ama. Son günlerde birçok ünlünün sosyal medyasında sıkça tanıttığı teff tohumlu çay skandal mesela…
Paylaşımlar silindi
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube polisleriyle Gümrük Muhafaza ekiplerinin İstanbul İl Gıda Kontrol Laboratuvarı’nda tahlil ettirdiği teff tohumlu ‘zayıflama çayı’ndan neler çıktı, neler?