Ali Eyüboğlu

Türkiye’nin ünlü senarist ve yapımcılarından biri, dokuz bölümü Trabzon’da çekilecek bir senaryo yazdı. Yine Türkiye’nin önemli televizyon kanallarından birinin yöneticileri projeyi tuttu ve “Bunu istiyoruz” dedi.

İş dizinin oyuncu kadrosunu oluşturmaya gelince, şimdiye kadar karşılaşılmayan bir sorun ortaya çıktı. Yapımcının teklif götürdüğü oyuncular, projeyi sevmelerine rağmen oynamayı kabul etmedi.

Üstelik gerekçeleri de aynıydı. Yapımcının başrol için görüştüğü oyuncular, artık İstanbul dışında çekilecek dizilerde yer almak istemediğini söyledi. Bu bilgiyi aldığım kanal yöneticisi, durumun bu hale gelmesini şöyle özetledi:

“Bugün birçok oyuncu İstanbul dışında dizi çekmek istemiyorsa bunun müsebbibi kanal yöneticileri ve yapımcılardır. Türk televizyon sektöründe reklam pastası hep aynı, ama oyuncu ücretleri
10 yılda katlandı da katlandı. Bölüm başına
10 bin, 20 bin TL alanlar haftada 80-100 bin TL kazanmaya başlayınca hayat standartları yükseldi. İstanbul dışına çıktıklarında o lüksü bulamayacakları için kabul etmiyorlar gelen teklifleri. Nasıl olsa İstanbul’da çekilecek bir dizi için teklif geleceğini biliyor çünkü.”

HANDE YENER: POPTA KADINLAR STAR KALIR

Kral Pop’un listesinde

3 Kasım 1996’da Balık-esir’in ilçesinde meydana gelen ve yıllarca Türkiye’nin gündemini meşgul eden “Susurluk kazası”nın filmini tam 21 sonra İngilizler çekecek.

Cast çalışmaları biten filmin çekimleri Ağustos ayında Londra’da yapılacak.

Atmosfer Entertainment, filmde oynayacak “Çok iyi Türkçe bilen” oyuncuları internet ve sosyal medya üzerinden arayıp, buldu ve audition çekimlerine aldı.

Paul Hamlyn Vakfı Ödüllü Brad Butler ve Karen Mirza’nın yöneteceği “The Scar” nasıl bir film olacak? Bunun için filmi çekeceklerin “Susurluk olayı”na nasıl baktıklarını anlatmakta fayda var.

Polis müdürü Hüseyin Kocadağ, kırmızı bültenle aranan Abdullah Çatlı, Türkiye eski güzellerinden Gonca Us’un öldüğü, dönemin Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak’ın ağır yaralı kurtulduğu kaza şöyle anlatılıyor “The Scar”ın sayfasında...

“Türkiye, Balıkesir, Susurluk’ta 3 Kasım 1996’da bir trafik kazası oldu. Otomobilin içinde İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı, ‘Bozkurt’ lakaplı terörist, eski güzellik kraliçesi ve yüksek oy alan bir milletvekili vardı.

Otomobilin içinde İçişleri Bakanlığı’nca verilmiş sahte pasaportlar, para, uyuşturucu ve silahlar çıktı.

Filmde, Türk devlet görevlileri ve organize suç örgütleri arası

İnsan niye tatile çıkar? Vücudu ve beyni dinlendirmek için. Akıllı cep telefonlarından, tablet cihazlardan, dolayısıyla da sosyal medya ve e-postalardan kopmadan başarmak mümkün mü bunu? Almanlar ve Avusturyalılar gibi tatile çıkınca iş defterini kapatanlar var, ama Türkler o gruptan değil. Çünkü Türkler, sosyal medyada tatil fotoğrafı paylaşma konusunda Çinlilerden başka rakip tanımıyor.
Seyahat sitesi momondo.com.tr’nin 23 ülkede gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçlarına göre, sosyal medyadan en çok tatil fotoğrafı paylaşanların oranları şöyle:

Çin: Yüzde 68
Türkiye: Yüzde 64
Brezilya: Yüzde 60
Romanya: Yüzde 52

Türkiye’nin 15 Temmuz 2016 akşamı yaşadığı hain darbe girişimine Türk halkının gösterdiği direnişin birçok simgesi oldu.

Onlardan biri de direksiyonunda çarşaflı Şerife Boz (51), yanında başı açık Sema Tutar’ın (61) olduğu, damperine çocuk, torun ve komşuların doluştuğu kırmızı kamyondu.

Başı açık-başı kapalı, mütedeyyin, laik, seküler, Ak Partili, MHP’li veya CHP’li yan yana ülkesi, bayrağı, demokrasisine göz diken FETÖ’cü hainlere karşı vücutlarını siper ettiklerinin 15 Temmuz destanının fotoğrafıydı o kırmızı kamyondan yansıyan...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk halkını ülke, vatan, bayrak ve demokrasi için meydanlara davet etmesi üzerine Şerife Boz’un Taksim’e sürdüğü kırmızı kamyonu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Kültür A.Ş. satın aldı.

Belediye, şimdilik otoparka çektiği kamyonu ne mi yapacak?

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 15 Temmuz Şehitler ve Demokrasi Müzesi kurma kararı aldı.

İBB Kültür A.Ş. bu müzede sergilemek üzere, “Seni bununla Taksim’e sokmazlar” uyarılarına rağmen yanına komşusu Sema Tutar’ı da alarak darbecilere karşı sürdüğü kırmızı kamyonu satın aldı.

Toplumdaki bu cepheleşmenin, bu bölünmenin sonu neye varacak?

Karşı fikre tahammül sıfır...

Herkes demokrat, ama kendine...

Bu bir yana -cehaletten mi art niyetinden mi bilinmez- sizin “Ak” dediğinizi, “Gördün mü bak, ‘Kara’ dedi”ye çevirip, karşı saldırıya geçenler bile var...

El insaf...

Cem Yılmaz gibi mizahçı bile dayanamayıp şu notu yazıp, sosyal medya hesaplarını kapattı.

“Twitter ve Instagram hesaplarımdaki yorumların verdiği insanüstü rahatsızlık sebebiyle bu mecralarda paylaşım yapmayı bırakıyorum. Hepinize de tavsiye ederim.”

Cem Yılmaz’ın filmlerini, esprilerini ve dünya görüşünü beğenmeyebilirsiniz, ama beğenen milyonlar var...

Oyunculuğun yanı sıra turizm sektöründe de çalışan bir arkadaşım, Engin Altan Düzyatan’ın telefonunu isteyince merak edip, sebebini sordum.

“Çeçenistan’da futbol sezonunda açılış vuruşunu ona yaptırmak istiyorlar” dedi. Düzyatan’ın telefonunu verdikten sonra bir fikri takip yapayım dedim. Telefonla aradığım arkadaşım şunları söyledi:

“Engin Altan Düzyatan’ı isteyen bizzat Çeçenistan Devlet Başkanı olduğu için herkesi seferber etmişler. Benden önce dört koldan gitmiş teklif.” Bu konuyu yazmamın sebebi şu:

TRT 1’de yayınlanan ‘Diriliş’ dizisi çift haneli reyting aldıkça, “Etrafımda bu diziyi izleyene rastlamadım. Kim izliyor, nasıl alıyor 13-15 reytingi?” diyenler var...

Cihangir ve Nişantaşı ahalisi ‘Diriliş’ izlemiyor olabilir, onca yıldız arasından Çeçenler, Düzyatan’ı ısrarla istediğine göre, bu da başka bir türlü bir reyting.

AdrIana, aşkından bunu niye esirgedi?

“Metin Hara adlı bir kişinin varlığını ve ‘ünlü Türk yazar’ olduğunu şu an öğrendim.”

Hafta sonu Kartepe’deydim. 15 Temmuz’un birinci yılında önce Kocaeli’ne gittim, ardından Sakarya’ya… Çünkü FETÖ’cülerin hain darbe girişiminden sonra meydanlarda başlayan “Demokrasi nöbetleri”nde sıkça uğradığım iki yerdi Adapazarı ve İzmit… İki şehrin meydanlarında bir yılda neler değiştiğini görmek istedim.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’da yaptığı konuşmayı TV’den izledikten sonra dışarı çıktım ve ilk olarak Kocaeli’ne gittim.

Kocaeli Milli İrade Meydanı’ndaki etkinlik alanının etrafının güvenlik bariyerleriyle çevrili olması, polisin alana girenlerin üstünü tek tek aramasını beğendim.

Sakarya’daki etkinlik alanının bir kısmı güvenlik bariyerleriyle çevriliydi, ama içeri girerken polis araması yoktu.

İki şehirde de “Demokrasi nöbetleri”nde olduğu gibi her yaş grubundan ve kesimden insan vardı. İzmit’teki kalabalık daha coşkulu ve gençler ağırlıktaydı. İzmit’teki gösteri alanının zemini beton, Sakarya’dakinin ağırlıklı olarak çimdi. O yüzden Sakarya’da, İzmit’ten farklı olarak parkta çadır kuranlar, piknik yapanlar, alanın etrafında tezgah açıp takı, kolye, bayrak, tişört satanlar vardı.

Cumartesi akşamı ekranlardan yansıyan, Kocaeli ve Sakarya’da gördüklerimden sonra

BKM’yle Mars’ı alarak Türk sinema sektörüne giren Güney Koreli CJ Entertainment ortaklığında çekilen ‘Acı Tatlı Ekşi’nin Çeşme Alaçatı’daki setine gittim. Buğra Gülsoy, Özge Özpirinçci’nin başrolleri paylaştığı, Yusuf Akgün, Gözde Türkpençe, Füsun Demirel, Rahmi Dilligil, Ferda Işıl ve Osman Alkaç’ın oynadıkları filmin yönetmeni, sürelerin uzunluğunu protesto ederek dizi çekmeyi bırakan Andaç Haznedaroğlu.

Senaryosunu Gülsoy’un yazdığı filmin başrol oyuncularına, üstlendikleri roller için nasıl bir hazırlık süreci geçirdiklerini sordum. Çünkü bizde, oyuncuların çoğu dizileri yaz tatiline girer girmez film setinde buluyor kendini. Soruma ilk yanıt, artık sadece film yönetmenliği ve öğretim üyeliği yapan Haznedaroğlu’ndan geldi: “Oyuncuları kampa alıp, dört ay filme çalıştık.”

Gülsoy, “Özge’nin de benim gibi dizisi yoktu. İçime sinen bir hazırlık dönemi oldu. Oynadığım Murat, gastronomi şefi. Rol için iki ay yemek kursuna gittim” dedi. Haznedaroğlu’yla ilk kez çalışan Özpirinçci ise şunları söyledi: “İlk kez bu film sayesinde, bu denli oyuncu-yönetmen ilişkisine tanık oldum. Ben de rolüm için Elif Esmez’den iki ay seramik yapım eğitimi aldım.”

Çekimleri devam eden filmin mevcut