Ali Eyüboğlu

‘Küçük gelin’ hikayesi olarak başlayan, sonra dallanıp budaklanan ‘Hayat Devam Ediyor’un ‘finali’ni bakalım senaristleri nasıl bağlayacak. Karslı ‘Bakırcı Ailesi’nin reisi ‘İsmail’in vereceği radikal kararı dizinin izleyenleri nasıl karşılayacak?

Yeni yayın döneminin başladığı Eylül 2012’den bu yana ekrana veda eden diziler kervanına ‘Hayat Devam Ediyor’ da katılacak. Ekran macerası 18 Kasım 2011’de başlayan ‘Hayat Devam Ediyor’, 13 Ocak 2013 Pazar akşamı yayınlanacak 46’ncı bölümle ‘final’ yapacak.
Mahsun Kırmızıgül’ün ilk bölümlerinin yönetmenliğini yaptığı ve senaryosunu yazdığı dizinin yapım şirketi de sanatçının Murat Tokat’la ortak olduğu Boyut Film’di.
Fikret Kuşkan, Şenay Gürler, Rozet Hubeş, Arif Erkin Güzelbeyoğlu, Menderes Samancılar, Meltem Miraloğlu, Neslihan Atagül, Sera Tokdemir, Serkan Şenalp, Ali Barkın, Onur Tuna, Ali Ersan Duru, Suna Selen, Şebnem Gürsoy, Tuna Kırlı, Fatma Toptaş ve Barış Atay’ın oynadığı, Itır Esen ve Tuğçe Kazaz’ınsa bu sezon kadrosuna katıldığı diziyi ATV, aslında iki hafta sonra bitirecekti.
Ancak son anda kanal yönetimi, “47’nci bölüme gerek yok, 46’ncı bölümde final yapın” dedi. Şimdiye kadar çok gördük, haftalarca süren bir

Ateş düştüğü yeri yakar. Yürekleri yananlar bile, “Yeter artık, bir şekilde dursun bu kan” diyorsa, ‘teferruat’tır gerisi

“Asırlardır birlikte yaşıyoruz. Bu olağanüstü topraklardan yükselen bütün sesler bir arada olsun, birlikte şarkı söyleyelim istedik. Çünkü bizim gerçeğimiz bu. Çünkü herkes var olmalı... Bunca insan bir ağızdan şarkı söylerken ortak duyguda ve kültürde kendiliğinden buluşuyor. Bu zorla ya da planlanarak doğacak bir uyum değil. Bu kadar insanı çok kısa sürede sorunsuz bir şakilde bir araya getirmek mucize gibi bir işti. Bir kez daha anladım ki, evrenin kusursuz bir planlaması var ve buna müdahale etmek mümkün değil. Yani olması gereken ne olursa olsun oluyor.”

Türkiye Şarkıları DVD’si
Müzik marketlerde satışa sunulan ‘Türkiye Şarkıları’ adlı DVD’nin kitapçığının önsözünden bu satırlar... Yazan kim mi? Sezen Aksu... Sanatçı, Efes Antik Tiyatro, Antalya Aspendos, İstanbul Harbiye Açıkhava ve Brüksel’de verdiği konserlerde ilk kez Türkçe, Rumca, İbranice, Arapça ve Kürtçe şarkılar söylemişti. Aksu, 2013’te DVD olarak çıkan ‘Türkiye Şarkıları’ konser serisini ne zaman mı vermişti? 2002 yılında...

Bugün söylemek kolay!

Hiç düşündünüz mü RTÜK’ün televizyon kanallarına bir yılda kestiği idari para
cezası ne kadardır diye? Yerel, bölgesel, uydudan, kablo veya ulusal lisans sahibi 73 televizyon kanalına 2012 yılında kesilen ceza toplamı 13.200.532 TL.

Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) en çok haber olan, en çok ses getiren kararları arasında hiç kuşku yok ki, televizyon kanallarına kesilen idari para cezaları bir numarada.
Yıl içinde ‘RTÜK, şu program nedeniyle şu kanala şu kadar ceza kesti’ şeklindeki haberlerle karşılaşıyoruz.
Peki hiç düşündünüz mü RTÜK’ün televizyon kanallarına bir yılda kestiği idari para cezası ne kadardır diye?
Ben düşündüm ve RTÜK Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Nermin Saraçoğlu’nu arayıp, 2012’de hangi kanala ne kadar idari para cezası kesildiğinin dökümünü istedim.
Sağ olsun ertesi gün istediğim bilgileri gönderdi.

Yunan besteci Yiannis Karalis’in açtığı davada Sezen Aksu, 15 bin euro tazminat ödemeye mahkum olmuş. Albümlerde kullanılan eserlerin izinlerini müzik şirketleri alır. Ortada bir yanlış varsa bunu yapan belli: Raks Universal

İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, Sezen Aksu’yu tazminat ödemeye mahkum etmiş!
Sebep?
1998’de çıkardığı albümdeki ‘Adı Bende Saklı’nın bestecisi Yunan Yiannis Karalis’miş, ama besteci olarak Giorgos Stravrianos gösterilip, telifler ona ödenmiş. Bu da eserin izinsiz kullanımına girermiş.
Yunan bestecinin 1 milyon euro tazminat isteğiyle açtığı davada, şarkının sözlerini Sezen Aksu’yla ortaklaşa yazan Meral Okay beraat etmiş, Sezen Aksu’ysa 15 bin euro tazminat ödemeye mahkum olmuş. Yerel mahkemenin verdiği bu kararın temyiz aşamasında bozulacağı kanaatindeyim.
Çünkü bu olayda asıl muhatap müzik şirketidir.
Albümlerde kullanılan eserlerin izinlerini müzik şirketleri alır.

TNS’nin verilerine göre aralık ayında “Tüm Kişiler - Tüm Gün”ün birincisi Kanal D...
Aralık ayında ekran karşısına her 100 kişiden 12.19’u Kanal D’yi izledi...
Kasım ayında bu kategoride birinci olan atv, aralık ayında ikinci sıraya düştü.
Star TV, kasım ayındaki gibi aralık ayında da üçüncülüğünü korudu.
“Tüm Kişiler - Prime Time” kategorisinde ise Star TV, rakiplerini geride bırakıp birinciliğe yerleşti.
Onun hemen ardında Kanal D var.
Aralık ayında prime time kuşağının üçüncü kanalı atv...

Musa Eroğlu’nun seslendirdiği ‘Yolun Sonu Görünüyor’u, “İntihara özendiriyor” gerekçesiyle yasaklamış vakt-i zamanında TRT Müzik Denetim Kurulu. Bu eseri “İntihara özendiriyor” diye TRT’de yasaklayanlardan hayatta olanların acaba vicdanları rahat mı?

TRT Müzik Denetim Kurulu’nun vakt-i zamanında bazı şarkıları niye yasakladığı biliniyordu. Hürriyet’ten Esra Kaya, o şarkılardan bir kısmının yasaklanma gerekçelerini alt alta yazınca gerçekten de utanılacak bir tablo çıktı ortaya:
Anonim-Ormancı: Devlet memurunu yeriyor.
Sezen Aksu-Sarışınım: Bestecisi Ermeni.
Barış Manço-Bir Bahar Akşamı: Türk sanat müziğinin yozlaşmış bir örneği. Bir pop şarkıcısı Türk sanat müziği okuyamaz.
Anonim-Ada Sahilleri: Yassıada’yı çağrıştırıyor.
Özdemir Erdoğan-İkinci Bahar: Türk aile yapısına ve ahlaka aykırı.

The Sun’ın internet sitesinde gördüğüm bir haber moralimi düzeltti! Sarhoşluk, kamu düzenini bozma ve saldırı suçlarının geçen yılbaşına oranla yüzde 9 oranında arttığına ve 96 kişinin gözaltına alındığına dair bilgiler vardı. Yılbaşı gecesi polis ve ambulans çağrısının geçen yıla oranla yüzde 20 artmış olması da çabası

Türkiye yeni yıla nasıl girdi? Ankara’da alkolü fazla kaçıranlar olay çıkardı. İki ayrı yerde meydana gelen olayda bir kişi bıçakla, bir kişi silahla yaralandı.
Taksim’de ve Nişantaşı’nda yumruklar konuştu.
3 bin polisin görev yaptığı Taksim ve Nişantaşı’nda yine yumruklar konuştu.
Taksim’de ‘tacizciler’ yine işbaşındaydı.
Nereden bakarsanız bakın, moral bozan bir tablo.
İçmesini ve eğlenmesini bilmeyen insan sayısı, her yıl daha da artıyor ve en kötüsü de şu:

Eray Aytimur ve Avrupa Müzik sahipleri arasında yaşananlar ilginç bir durum aldı. Olay ‘kişisel mevzu’ olmaktan çıktı, ‘meslek etiği’nin kapsama alanına girdi. O açıdan ilginç bir mevzu

Müzik yazarı-eleştirmenliğinin yanı sıra düne kadar Avrupa Müzik’te Uluslararası Basın ve PR Müdürü olarak çalışan Eray Aytimur’un şirketiyle yolları ayrıldı. Normalde bir müzik şirketiyle yöneticisinin yollarının ayrılmasını yazı konusu yapmam. Ancak yapılan açıklamalar gösteriyor ki bu, ‘kişisel mevzu’ olmaktan çıktı ‘meslek etiği’nin kapsama alanına girdi.
O açıdan ilginç bir mevzu oldu.
Bu arada şunu da belirtmekte yarar görüyorum.
Avrupa Müzik’in sahipleri mi haklı, yoksa Eray Aytimur mu?
İşin bu yanıyla da ilgilenmiyorum.
Benim ilgilendiğim şey, işin müzik yazarlığı kısmı.