Televizyon kanallarından kimi “yeni yayın” dönemini çoktan açtı, diğerlerinin de eli kulağında...
Yeni yayın döneminde ekranda olup - olmayacağı merak edilen programlardan biri de “Medya Mahallesi”...
AK Parti’ye karşı muhalif tavrıyla tanınan Ayşenur Arslan, “Medya Mahallesi” veya başka bir programla yeni yayın döneminde CNN Türk’te olacak mı?
İşte size baştan sona CNN Türk’te yaşanan “Medya Mahallesi” ve Ayşenur Arslan krizinin perde arkası...
CNN Türk’ün Genel Müdürü Barış Tünay, Ayşenur Arslan’a yeni yayın döneminde “Medya Mahallesi”ni tek başına değil, Nagehan Alçı’yla birlikte yapmasını önerdi.
Arslan, bu teklifi şiddetle reddetti.
Nagehan Alçı’yı kabul ettiremeyen Genel Müdür, bu kez Arslan’dan “Medya Mahallesi”ni Yeni Şafak yazarı Kürşat Bumin’le birlikte yapmasını istedi.
Nurseli İdiz, 1.5 ay önce Alaçatı’da çekilen fotoğraflarının ardından “Kendimi infaz edilmiş gibi hissediyorum” diye magazincileri suçlamıştı. Aynı Nurseli, ‘Küllerimden yeniden doğdum. Üç koldan geliyorum’u kamuoyuna, 1.5 ay önce suçladığı magazinciler aracılığıyla duyurdu
Nurseli İdiz, küllerinden yeniden doğmuş ve üç koldan geliyormuş. Nurseli İdiz’in PR’ını üstlenen Özgür Aras’ın salı günü medyaya servis ettiği basın bülteni genelde bu şekilde yer aldı çarşamba günkü gazetelerde.
Özgür Aras’ın Nurseli İdiz’in iki yeni fotoğrafı eşliğinde medyaya servis ettiği basın bülteninin başlığı şuydu:
“Nurseli İdiz yeniden doğuyor.”
Özgür Aras’ın yazıp medyaya servis ettiği, çoğu gazetenin noktasına virgülüne dokunmadan ‘haber’e(!) dönüştürdüğü ‘basın bülteni’nin en çarpıcı yanlarından biri şuydu:
Gani Müjde’nin senaryosunu yazıp yapımcılığını üstlendiği ‘Harem’ dizisinde ‘Mozaikli Valide Sultan’ karakterini canlandırmaya başlayan, aynı dönemde yeni bir tiyatro oyunu ve bir sinema filmi için imza atan Nurseli İdiz, şöyle demiş:
“Bu işlerle birlikte küllerimden yeniden doğacağım. Tüm yaşadıklarımdan sonra her şerde bir hayır vardır diyorum. Artık kendime ve ekibime
Altın Portakal’da yarışacak filmlerden ‘Kuma’nın yönetmeni Umut Dağ aslen Türk ama Avusturya vatandaşı olduğu için ‘Ulusal Film Kategorisi’nde yarışamıyor. Umut’tan ısrarla istenen şey, olmayan bir T.C. kimlik numarası!
Bu yıl 6-13 Ekim arasında gerçekleştirilecek 49’uncu Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde
11 film yarışacak.
O filmlerden biri de ‘Kuma’...
Filmin yapımcısı ve yönetmeni Umut Dağ...
Nihal Koldaş, Begüm Akkaya, Vedat Erincin, Murathan Muslu, Alev Irmak, Dilara Karabayır, Merve Çevik, Abdulkadir Gümüş ve Aydemir Gündüz’ün oynadığı filmin konusuysa şöyle:
“İç Anadolu’nun bir köyünde yaşayan Ayşe (Begüm Akkaya), gelin olarak biraz uzaklara, Avusturya’nın başkenti Viyana’ya gider. Ailenin annesi Fatma (Nihal Koldaş), üzerine kuma getirilmesine razıdır, hatta bu onun fikridir. Çünkü yakalandığı kansere yenik düştüğü anda eşinin ve çocuklarının emin ellerde olacağı kanaatindedir. Fakat ailenin iki kızı, neredeyse kendileriyle yaşıt olan kumayı kabullenmeye yanaşmaz. Kısa süre sonra beklenmedik bir gelişme sonucu, ailenin tüm dengeleri alt üst olur.”
Hiç de alışık olmadığımız bir şey bu... Aynı saat diliminde rakip kanallarda aynı işi yapanları ‘düşman’ değil de, tatlı bir rekabet içinde görüp başarılar dileyen Özge Uzun’u yürekten kutluyorum
“Günaydın sabah dostlarına... @fatihportakal @degirmenciirfan @hilalergenekon @bkbkburcukaya @ZaferArapkirli, iyi haberlere”
Tweet’te adı geçenler kimler mi?
FOX’taki haber programıyla her sabah iyi reyting yakalayan Fatih Portakal...
Aynı işi Kanal D’de yapan ve büyük beğeni toplayan İrfan Değirmenci.
ATV’nin kahvaltı haberlerini sunan Hilal Ergenekon...
NTV’nin sabah habercisi Burcu Kaya...
Yeni reyting şirketi TNS’nin açıkladığı verilerin ortaya koyduğu tablo şudur:
Hicbir kanal ve programın eskisi gibi reytinglerde uzak ara yapması mümkün değildir.
Neden mi?
Bu soruyu yanıtlamadan once genel bir yanılgıya dikkat çekmek isterim. Türkiye’nin ilk reyting denetçisi Ali Atıf Bir, TNS’nin ilk reyting listesi açıklandıktan sonra şoyle yazmış Twitter’da:
“Genel eğilim AGB sonuçlarından farklı cıksın profesörlüğümü iade edeceğim demiştim. Recep İvedik birinci çıktı.”
Herbiri sinemada rekor kırmış Recep İvedik hem totalde hem AB’de reyting birincisi çıkmazsa anormal olurdu.
Türkiye profili bu çünkü...
Polisin 2011 yılında yaptığı operasyon sonrası durdurulan ‘reyting ölçümleri’ dünden itibaren yeniden başladı. Ancak sistem baştan sona değişti. Ölçümleri yapacak TNS firmasıyla reklam dünyasının ‘statü’ tanımları farklı
18 Aralık 2011’de durdurulan reyting ölçümleri 17 Eylül 2012 itibarıyla yeniden başladı. Televizyon İzleme Araştırmaları Anonim Şirketi’nin (TİAK A.Ş.), AGB Nielsen’in reyting ölçümünü durdurma sebebi, 2011’de polisin yaptığı “Reytingte Şike” operasyonu.
TİAK A.Ş. Yönetim Kurulu, dün yaptığı toplantıda geçen hafta kabul edilen “Reytingte Şike” iddianamesini değerlendirdi ve reyting ihalesini kazanan TNS’in yaptığı ölçümlerinin bugün itibarıyla açıklanmasına karar verdi. TNS’nin 23 TV kanalına vereceği ilk karne, eminim birçok tartışmayı da beraberinde getirecektir. Çünkü sadece reyting şirketi değil, sistem baştan sona değişti.
2 bin 200 hanede başladı
ABG Nielsen’in reyting ölçüm yaptığı dönemdeki sosyo ekonomik statü (SES) tanımıyla, TV ve reklam dünyasının kabul ettiği yeni SES tanımı farklı.
Eskiden “Aile Reisi”nin AB Grubu sayılması için sadece kendisi ve eşinin değil, anne ve babalarının da üniversite mezunu olması gerekiyordu. Reklamcılar,
Daha önce de yazdım, sosyal medyayı, kişi ve kurumları linç için kullananlar var. TRT Haber’e yapılanla ortaya çıktı ki, insanları galeyana getirip, sokağa dökmek için montajcılar da girmiş devreye. Yüzde 100 emin olmadıkça bu tür konularda gaza gelip, yorum yapmamak lazım
‘Acun Medya çalışanlarına şok. Acun Ilıcalı, 20 çalışanını işten çıkardı.’
Acun Ilıcalı’nın yeni kanalı Star TV’deki ilk sınavını vereceği gün bir internet sitesinin ortaya attığı bu iddia üzerine Twitter ‘sallandı’ adeta.
Acun Ilıcalı’ya hakaretin, küfürün bini bi para.
Acun Ilıcalı, haberi yalanladı, ama ne fayda?
Sosyal medyanın kötü kullanımı üzerine bir örnek daha.
TRT Haber’in ‘Son Dakika’ rezaleti.
PKK terörü Türkiye’nin başına bela olduğu yıldan bu yana 1.750 civarında sinema film çekilmiş.?Onca film arasında bu meseleyi beyazperdeye aktaran sadece topu topu 10 film var
PKK kanlı eylemlerine başladığında yıl 1983’tü. 30 yılda binlerce şehit verdik bölücü teröre... 30 yılda öylesine acılar yaşadı ki Türkiye...
Edirne’den Kars’a, Mersin’den Sinop’a ülkenin dört bir yanından binlerce eve ateş düştü...
Hayatlarının baharında nice genci koparıp aldı aramızdan terör...
Bir o kadarı gazi oldu.
Kimi tekerlekli sandalyeye, kimi yatağa mahkum...
Kimi de ruh sağlığını kaybetti...