Ali Eyüboğlu

Aleyna Tilki, bir hafta önce yayınladığı isyan videosunda, yoluna taş koyan, işlerini engelleyen, hatta ölmesini isteyen ünlülerin olduğunu iddia etti. Ancak şarkıcı, “Çok sevilen feminist zannettiğiniz kadınlar benim sektörden ekmek yememem için turnemi iptal ettiriyor. Sözde kadınları temsil ediyorlar, ama hemcinslerinin var olmasına bile dayanamıyorlar” diyerek alan daraltmasına rağmen kimsenin ismini telaffuz etmedi.

Aleyna Tilki’nin açıklamalarına ilk yanıt altı ay çalıştıktan sonra yollarının ayrıldığı eski menajeri Haluk Şentürk’ten geldi. Aleyna Tilki’nin çok özel bir yetenek olmasına rağmen kariyerini yönetemeyip, saçmaladığını vurgulayan Şentürk, “Paylaşımlarına, mesajlarına dikkat etmezse daha çok üzülür. Bu ülkenin yapısına saygı duyacak. Büyüklerine karşı edepli davranacak. Nankör olmayacak. Bir de ‘Ölmemi istiyorlar’ demiş. Öldürmek mi? Aleyna kendi kendisinin katili!” dedi.

Aleyna Tilki’nin bu çıkışından sonra ‘olağan şüpheliler’ olarak

‘Survivor All Star 2024’e katılacak yarışmacılar belliydi; Acun Ilıcalı, pazar akşamı TV8’de ‘Mavi’ ve ‘Kırmızı’ takımlarda kimlerin yarışacağını da açıkladı. Buna göre ‘Mavi Takım’ şu isimlerden oluştu:

Nefise Karatay (23), Seda Ocak (38), Ece Begüm (27), Sahra Işık (32), Seda Aktuğlu (36), Damla Can (33), Hakan Hatipoğlu (44), Yiğit Poyraz (29), Yasin Obuz (35), Yunus Emre (30), Ogeday Girişken (31) ve Furkan Kızılay (33).

‘Survivor All Star 2024’te ‘Kırmızı Takım’ın yarışmacıları ise şunlar oldu:

Pınar Saka (38), Merve Aydın (33), Nagihan Karadere (38), Gizem Memiç (33), Aleyna Kalaycıoğlu (25), Berna Canbeldek (34), Doğukan Manço (42), Ersin Korkut (46), Sercan Yıldırım (33), Turabi Çamkıran (36), Bozok Gören (49), Nihat Altınkaya (44) ve Özgür Tetik (48).

İddialı yarışmacılar

‘Survivor All Star 2024’ün kadrosuna baktığınızda ‘Survivor’ın geçen yılın şampiyonu da var aralarında eski şampiyonlar da, eski sezonların finalde kaybedenlerle finale kadar çıkamasalar bile yarışmaya damga vuran isimler de var.

Aleyna Tilki, Instagram’ında yayınladığı bir video ile sahneye çıkmasını engelleyen, yoluna taş koyan ve konserlerini iptal ettiren ünlülerin olduğunu iddia etti. Tilki, “Şarkı söylemeyi özledim. Bu özlemi gideremediğim için bu sektörün, hepsinin... koyayım” diyerek küfürle bitirdiği videoda şunları söyledi: “Sektörü domine edenler çok az sayıda. Bazıları işini mükemmel yapıyor, bazıları da omurgasız. Duygu diliyle konuşan yok. İş dünyasında her şey çetin olabilir, ama benim ölmemi istemeleri normal mi? Gerçekten yok olmamı istiyorlar.

Zamanında tacize uğradığım, psikolojimin çöktüğü mekanlara çıkmamı istiyorlar. Kendimi ifade edebileceğim sahnelere çıkmama izin vermiyorlar. Çünkü sektörü domine eden ve yaklaşık 20-30 yıldır beraber çalıştıklarının sözlerinden çıkamıyorlar.

Varoluşumdan ve duruşumdan dolayı sahnelerim iptal edildi. Bir de beni çocukluğumdan beri canım pahasına vicdansızca çalıştıran insanlar, bugün daha fazla para kazanmak için

Yargının Dilan Polat ve Engin Polat’ın tutuklanmasına karar verdiği tarih 23 Kasım 2023. Avukat Hüseyin Kaya’nın, iki müvekkilini Fatih Atik’in ‘Ankara Masası’nda anlattığında ise tarih 6 Aralık 2023’tü... Avukata göre, müvekkilleri hapisteki ilk 10 günde çok değişti! 

Kaya’nın yayında “Cin gibi” ve “Çok zeki” diye övdüğü Dilan Polat’ın elini öptükten sonra, “Elini silmeden Engin’e gideceksin abi. Elinin orasını Engin de öpsün” demesinin müvekkillerini bekleyen hukuki süreçle alakası yok. Olsa olsa imaj çalışması ve subliminal mesaj amaçlı sözlerdir bunlar. 

Avukat, “Çok önemli” vurgusuyla başladığı cümlenin devamında şöyle dedi: 

“Engin sakalları kesti, saçları kesti. Namaza başladı. ‘Mai ve Siyah’ı okuyor, benim verdiğim kitapları okuyor, Gogol’un ‘Palto’sunu okumaya başladı.” 

‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma’, ‘Suç işlemek amacıyla

Avukatı Hüseyin Kaya, anne ve babası hapiste olan Polat çiftinin oğulları M. E. Polat’ın psikolojik çöküntü yaşadığı gerekçesiyle Dilan Polat’a videolu tahliye başvurusu yaptırdı.

Odatv’ye konuşan çiftin avukatı, dört yaşındaki M. E. Polat’ın ruhsal çöküntü yaşadığını, bunun da videoyla belgelendikten sonra Dilan Polat’ın ev hapsine alınması için mahkemeye başvurduklarını açıkladı.

Dilan-Engin Polat 

Bir avukatın müvekkilini hapisten çıkarmak için hukuki her yolu denemesi işinin gereği... Ancak bir avukatın, müvekkili hakkında kamuoyunda oluşan algıyı tersine çevirmek için başlı başına uzmanlık gerektiren alanlara dalması şaşırtıcı... Amma velakin herkesin yapabileceği bir iş değil algı yönetimi...

Dilan Polat’a hapishaneden yazdırttığı mektuplarla müvekkili hakkındaki imajı değiştirmeye çalışan avukatın, ev hapsi talebini yargı reddetti. Dilan Polat’a hapiste iki kitap okuttuktan sonra çıkınca başka biri olacağını sanan avukat, yargının ret kararına rağmen pes etmedi.

Kaya, ikamet izninin

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın haklarında yürütülen soruşturma kapsamında yurt dışı çıkış yasağı getirilen ve tüm mallarına el konulan fenomenlerden biri de Eylül Öztürk Özkan...

Eşi ve çocuklarıyla bir süre önce yerleştikleri ABD’de yaşayan Öztürk’le sosyal medya üzerinden yazıştık. Öztürk, kendisine yönelttiğim sorulara uzun uzun yanıtlar verdi. İşte Öztürk’ün sorularıma verdiği uzun yanıtların en önemli kısımları...

- Türkiye’de ünlü olan ve para kazanan Eylül Öztürk, niye yatırımlarını yaptığı ABD’ye yerleşti?

Geliş amacımız markamız Fit&Alive’ı Avrupa’dan sonra Amerika’ya açmaktı. ABD’deki FDA prosedürleri, uzun uçuş süreleri ve saat farkı gibi problemler yüzünden en azından işleri yoluna koyana kadar burada olmamız gerekiyordu.

Çocuklarımızın yabancı dil öğrenmesi açısından da burası çok avantajlı.

İngilizce ana dilim gibi, Felemenkçe, Fransızca ve Almanca da konuşabiliyorum. Bunlar bana

Tiyatro, sinema, dizi oyuncusu, yazar ve eğitmen Can Gürzap’ın ölüm haberini alınca ilk aradığım kişi Halit Refiğ’in eşi Gülper Refiğ’di. Çünkü Gülper Refiğ, eşinin yönettiği TRT’nin olay dizisi ‘Yorgun Savaşçı’nın çekildiği 1979’dan beri dostlukları süren ve Sapanca’daki yazlıktan komşusu olan sanatçıyı en iyi tanıyanlardan biri... 

Telefonu açınca kendimi tanıtıp, baş sağlığı dilediğim Gülper Hanım’ın ilk sözleri şunlar oldu: 

“Can, daha üç gün önce aradı beni. ‘Yorgun Savaşçı’nın CD’lerini biri benden alıp, geri getirmemişti. Bir yıldır konuşuyorduk bu konuyu Can’la... Hep, ‘Bendeki kopyaları sana yollayayım’ diyordu, ama çeşitli sebeplerle bu olmuyordu. Üç gün önce arayıp, ‘Yorgun Savaşçı’nın kopyalarını sana yollamadım değil mi? Dur bir bakayım bunlar nerede?’ dedi, aradı, buldu ve o CD’leri bana yolladı. Bugün acı haberini aldım, bu nasıl bir tesadüftür bilmiyorum?” 

Gü

Diğerleri gibi paylaşımlara sansür uygulamayarak Gazze’deki katliamı dünyanın duymasında büyük pay sahibi olan X’in patronu Elon Musk’ın başına gelenler ortada...

Anında antisemitist ilan edilen iş insanının sosyal medya platformuna karşı Yahudi sermayesi reklam ambargosu uyguladı.

Elon Musk, önce insanlık adına durduğu yerin doğru olduğunu, Gazze’de olup bitenleri dünyaya duyurması nedeniyle bazı büyük markaların X’e reklam vermeyi durdurmasını umursamadığını söyledi. İş insanı, “Umurumda değil. Ben inandığım şeyleri söylüyorum. Bunun için kaybedersem de kaybedeyim” dedi.

Peki sonra ne oldu?

Elon Musk, İsrail’i ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dünyada büyük yankı uyandıran deyimiyle ‘Gazze Kasabı’ Netanyahu ile İsrail’i gezdi. Binyamin Netanyahu, ne dediyse “Evet” diyerek, onu onaylayan Elon Musk, Hamas yöneticisi Usame Hamdan davet etmesine rağmen Gazze’ye gitmedi.

Özür diledi ama...