Beklendiği gibi "varyete" erken başladı. Brezilya Teknik Direktörü Scolari, önceki gün AFP’ye yaptığı açıklamada Kosta Rika karşısına farklı bir kadro ile çıkacağının sinyallerini verdi.
Paris Saint Germain’in orta alandaki golcüsü, Brezilya futbolunun yeni yetme harikası Ronaldinho, Milanlı savunmacı Roque Junior ve Real Betisli forvet Denilson sarı kart gördükleri için bıçak sırtında. Scolari, "Nasıl olsa bu gruptan çıkıyoruz. Gözüm Japonya’nın bulunduğu grupta. Oradaki takımları dikkatle izliyoruz. Bu üç futbolcu bana ikinci turda daha çok lazım" diyor ve ekliyor:öKimse Kosta Rika maçını hafife aldığımı düşünmesin. O maç da önemli!" Brezilyalı hocanın son cümlesini ödünç alalım :"O maç asıl bizim için önemli!"
Dünya kupaları sabıkalı bir organizasyon. Dişli takımlar finale giden yolda her türlü numarayı çeviriyor. Baştan belirlenmiş fikstür onlara bu cinlik hakkını fazlasıyla veriyor. Scolari, elbette ev sahibi Japonya ile Kobe ya da Miyagi’de oynamak istemez. O, Rusya veya Belçika’yı daha kolay aradan çıkarır. Onun için Kosta Rika’ya yenilmekten bile çekinmez. Kosta Rika’ya yenilirse grup ikincisi olur, H grubunun birincisi ile oynamak zorunda kalır. Ya Japonya birinci olursa? Scolari hesapları yeniden gözden geçirir.
Şükredelim ki, H grubu maçları bizim C gurubundan sonra oynanacak, ayın 14’ünde. Bu durumda Scolari kararını önceden verecek. Ya Kosta Rika’ya teslim olacak, ya da Orta Amerikalıları ıslatacak. Tercih onun. Scolari’nin tercihi Brezilya’ya yolları kapatmaz. Ama bize kapatabilir. Uyanık hoca Kosta Rika’ya bir puan verse bile Çin karşısında 30-0’lık galibiyet bize yetmez. Kendim ettim kendim buldum diye işte buna derler.
Sanki Çin çantada keklik, adamları çok kolay yenebilmişiz de, iş aynı saatte oynanacak Kosta Rika - Brezilya maçına kalmış gibi ayak üstü kabuslar görüyoruz. Bu hallere Koreli hakemi filan boşverin, kendi dar görüşlülüğümüz, doymuşluğumuz, memlekette işi kolayından alıp herkesi denize dökmüşlüğümüz yüzünden düştük. Ve Scolari’nin ocağına da düşmüş olduk.
Dünya Kupaları’nın çok sabıkası var. 74’de Almanya kardeşi Doğu Almanya’ya bile bile yenildi. 78’de Arjantin Peru’yu yarım düzine golle bitirdi. 82’de Avusturya Almanya’ya şikeyle geçit verdi. Şimdi de Brezilya Japonya’dan kaçma hesapları yaparken, Kosta Rika’ya bir güzellikte bulunursa şaşmayalım.
Dünya Kupaları, bu statü var oldukça, böyle paranoyalardan kurtulamayacak. O nedenle Şenes Erzik, FIFA’nın da bunu önleyecek bir sistem aradığını söyledi.
Belki dünyanın paranoyası yeni sistemle biter. Ama biz paranoyadan daha uzun yıllar kurtulamayız. Çünkü kendi yanlışlarımızdan ve ibişliğimizden değil, hep başkalarından korkuyoruz ve genellikle korktuğumuza uğruyoruz.