Paranın aslan ağzından el salladığı, taraftarın hazırlık maçlarından öfkelenip ekran kapattığı bir dönemde Beşiktaş sıkıntılı günler yaşıyor...
Teknik yönetimi Mircea Lucescu gibi ciddi ve başarılı bir patrona ihale eden yöneticiler, transferde henüz göz kamaştırıcı bir iş yapamadılar. Serdar ve Sergen’in dönüşü, Tolga ve Niyazi’nin savunma güvencesi arttıran imzaları, kalede Cordoba’nın varlığı, kimseyi tatmin etmedi...
Bir yandan medyadaki Beşiktaşlı dostlar, öte yandan 100. Yıl kutlamalarını süsleyecek talepler, sonunda eski göz ağrısını manşetlere taşıdı: Pascal Nouma!
Ahmet Dursun’un sakatlığı, ilhan’ın sürpriz menisküs ameliyatı nedeniyle gerçekleştiği görülen bu transferin, sorunlar yaratacağından kuşkularım var.
Pascal Nouma, futbolu iyi bilen bir hücum oyuncusu... Tipik bir ön direk santrforu... Her iki ayağını ve kafasını gol vuruşları için kusursuz kullanıyor. Attığı gollerin yanı sıra asistleri de onu ilk bakışta üstünlüğe taşıyan özellikler.
Kesinlikle kalpten oynuyor... Giydiği formanın hakkını veriyor. Oyun içinde her türlü riski göze alabiliyor. Sakatlık korkusuyla toptan kaçan biri değil o.
Nouma’nın başka özelliklerini de hatırlayalım...
Sertliğe karşı aynı biçimde yanıt veren, kışkırtmalara kapılıp çabucak kırmızı kart gören bir oyuncu Nouma... iki yıl önce oynanan Beşiktaş - Gençlerbirliği maçında ismail Güldüren’in kışkırtmaları sonucu rakibinin yüzüne tükürdüğü unutulmuş değil... Güldüren şimdi Fenerbahçe’de, Nouma da Beşiktaş’a dönüyor. şükrü Saracoğlu Stadı’ndaki derbi için şimdiden tüylerim ürperiyor.
Geçen yıl Olympique Marseille kadrosundaydı... Nouma sadece 11 maç oynayıp 1 tanecik gol atmış. Beşiktaş’ta sezonu 21 golle süslemiş olan bir santrfor için tam anlamıyla hayal kırıklığı. Nouma sağlığının bozulması ve teknik direktörünün tercihleri nedeniyle artık eskisi gibi oynayamıyor. Transferiyle ilgili pazarlıkları yürüten yönetici Doç. Dr. Mete Düren, özellikle sağlığı konusunda çok seçici davrandı, bunu biliyoruz. Sonunda onu maç başına 30 bin dolara razı etti.
Yine de bunun iyi bir transfer olduğunu söylemek güç. Bilinen rizikolarının yanısıra Nouma, bir eksiği kapatmıyor, fazlalık yaratıyor... Rumen Radu ve Pançu... Ahmet ve ilhan... Bu forvet ve santrfor kalabalığı içinde Nouma’nın nasıl yer bulacağını kestirmek güç... ilhan çabuk iyileşerek takıma döndüğü zaman ikisi birbirini tamamlayabilecek mi? Nouma hırçınlığını mı sürdürecek, yoksa sakinleşecek mi?
Yoksa ilhan’ın Nihat’ı andıran dış transferiyle gelmesi muhtemel milyon dolarlara karşılık bir susturucu mu Nouma?
Dedik ya, muamma!