YazarlarAvrupa başkentinden buraya...

Avrupa başkentinden buraya...

25.04.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Avrupa başkentinden buraya...

Avrupa başkentinden buraya...

       Brüksel, sadece "kraliyetli demokrasi" Belçika'nın değil, Avrupa Topluluğu'nun da başkenti.
İşte o Brüksel'de, Belçika'yı sarsan çete eseri "sapık cinayetleri"nin baş ismi mahkum Dutroux'nun topu topu üç saatlik firarı, epeydir krizde olan bu ülkeyi yeniden salladı.
Firarinin hemen yakalanmasına rağmen, aynı zamanda Başbakan Yardımcısı olan İçişleri Bakanı ile Adalet Bakanı da "hemen" istifa ettiler.
Zaten yaralı olan hükümet de düştü düşecek.
Belçika, Avrupa'nın başkentinin de toprağı ama, (eh artık kendi başımıza kaldığımızdan bizi saymazsak) "Avrupa'nın hasta adamı" sayılabilir.
Bir demokrasi ama sağlıksız...
Ancak şöyle demek de mümkün: Sağlıksız ama bir demokrasi.

. . .

Çocuk cinayetlerinin ve oradaki "çete rolü"nün ardından, 10 milyonluk Belçika'da 300 bini aşkın insan "Beyaz Yürüyüş"te bir araya gelmiş, sistemin çürümüşlüklerine karşı müthiş bir kamuoyu baskısı oluşmuştu.
(Uzun yıllar görev yaptığı Brüksel'den kesin dönüş yapıp Milliyet Haber Merkezi'nin yöneticiliğine gelen Ahmet Sever o baskının sıcaklığının sürdüğünü belirtiyor.)
Belçika'da da...
Benzeri olmasa da, çeteyse çete var...
Polis ve jandarma şaibe altında...
Adalet sisteminin çürüdüğü söyleniyor...
Siyasilere karşı güvensizlik had safhada...
"Terör" olmadığı halde, ülke ciddi biçimde ikiye bölünmenin kıyılarında dolaşıyor...
Ancak sistem, krizini, kendisini cebren zincire vurmak değil, yenileyerek çözme gayretinde.
Baştan aşağı reformlar gündemde.
"Benzerlikler"in bittiği deniz işte orada.
Üç saatlik firarla istifa etmek zorunda kalan iki önemli bakan.
Bir gelenek.
Birkaç yıl önce, Savunma Bakanı da, sınırın hemen ötesindeki Fransa'da aldığı bir gayrimenkulün ortaya çıkması sonucu istifa etmişti...
Başbakan yardımcısı ve bakan olarak ülke yönetiminde bulunmuş Claes de, hem de NATO Genel Sekreteri'yken, bir ihalede partisinin menfaat sağladığı yönündeki iddialar yüzünden (kendi rolü henüz kanıtlanmamış olsa da) o uluslararası koltuğunu bırakmak zorunda kalmıştı.
Siz, Avrupa'nın bu taraflarındaki bir ülkede, partisi menfaat sağladığı için yahut bir başka ülkedeki mülkünün açığa çıkması nedeniyle veya bir mahkum firar edince ya da işkence, resmi şiddet gibi nedenlerle istifa eden herhangi bir şahsiyet tanıdınız mı? (Burada, Susurluk'la birlikte hiç olmazsa istifa eden - tabii meydan okumalarını unutmadan - Mehmet Ağar'ın hakkını teslim etmeliyim!)
Şu ülkede krizlerin üstüne duyarsızlıkla yatılması yahut kılıçla çözülmek istenmesi, sorumlulukların sorumsuzlukla öldürülmesi veya görevlerin abartılması değil midir söz konusu olan?

. . .

Hasta Belçika'da krizin ilacı demokrasi...
Tabii kamuoyunun duyarlılığı, baskısı sayesinde.
Belçika'da meydana dökülen 300 bini aşkın kişi sistemi değişime zorladı...
Burada ise bir zamanlar 300 bin kişinin çıktığı meydanlar kana bulanıp insanlar değişmeye, korkutularak sinmeye zorlandı.
Yine Susurluk sırasında "1 dakika karanlık" eylemiyle parlayan kamuoyu baskısı oraya buraya çekiştirilip örselendi. (O gün o insanların demokrasi talebini aşağılayanların da kulakları çınlayıversin!)

. . .

Neyse...
Yine de Belçika'nın durumu vahim.
Açıkçası üzülüyorum.
Kim kurtaracak o ülkeyi?
N'olacak bu Belçika'nın hali?


KEŞFETYENİ
Ünlü oyuncu evlilik yolunda ilk adımı attı!
Ünlü oyuncu evlilik yolunda ilk adımı attı!

Cadde | 19.05.2025 - 15:56

Oyuncu Furkan Kızılay, evlilik yolunca ilk adımı atarak sevgilisi Tutku Yılmaz ile nişanlandı.

Yazarlar