Ayşe Tatari

Ayşe Tatari

aysetatari@gmail.com

Tüm Yazıları

Fazıl Say, her yıl beş kıtada verdiği yüzden fazla konser ile günümüzün en tanınmış klasik müzik sanatçılarından birisidir. Son yıllarda yorumcu kimliğinin yanı sıra, besteci kimliği ile de ön planda olmuştur.
İstanbul Senfonisi, Mezopotamya ve Universe Senfonileri, Haremde 1001 Gece Keman Konçertosu, Hazerfen Ney Konçertosu, Hayyam Klarinet Koncertosu, İpek Yolu ve Anadolu’nun Sessizliği piyano konçertoları, Water, Nirvana Yanıyor ve Gezi Park Üçlemesi, Overture 1914,Four Preludes, Symphonic Dances, Grand Bazaar gibi orkestra eserleri besteledi.
Nazım Oratoryosu, Metin Altıok Ağıtı, Sait Faik ve Hermias; gibi eserlerinde edebiyatı ve müziği bütünleştirerek kurguladı. ”İlk Şarkılar” ve “Yeni Şarkılar” projeleri genç yaşlarda kurgulayıp üzerinde yıllarca çalıştığı en çok satan albümleri arasındadır.

Sanatçının bir yorumcu olarak, Bach’tan Stravinski’ye Mozart’tan Ravel’e, Beethoven’dan Mussorgski’ye kadar pek çok farklı bestecinin eserlerini kaydettiği CD’ler 30’dan fazla ödül ile onurlandırdı.
15 Ocak 2018 akşamında İzmir’de, AASSM’deki resitalinde yine salonun her köşesi onu dinlemeye gelenler ile doluydu... Program: Erik Satie 3 Gnossieenne ile başladı Ludwig van Beethoven-Appassionata, Piyano Sonatı No.23,Op.57 ile kısa bir aradan sonra Frederic Chopin,4 Noktürn ve Kara Toprak ve yeni eseri “Yürüyen Köşk” Atatürk Anısına, OP.72 ile son buldu... Elbette dinmeyen alkışlar ve birkaç bis parçası ile.
O gece “Yürüyen Köşk” adlı eserini ve hikâyesini Say’dan dinledik... Aynı zamanda yeni kitabında da öyküye yer vermiştir.
Yürüyen Köşk, Atatürk anısına Opus 72’nin hikâyesi,1929 yılının Yalova’sında başlıyor. Yalova benim kentim diyen Atatürk ülkedeki tarımın gelişmesi için, Yalova’nın doğusunda kendi kişisel mülkü olan araziyi “Millet Çiftliği” adıyla düzenletir. Modern tarımın yapılabilmesi için her türlü imkânı sağlar. Ata’nın Yalova’ya gelişinde kalabilmesi içinde, çiftlik içinde, deniz kıyısında ve bir çınar ağacının gölgesinde mütevazı bir köşk yapılır. Atatürk 1930 yılında yeniden Yalova’ya gelir. Köşkün yanındaki çınar ağacı büyümüştür. Ağaç kök saldıkça, dalları köşkün camlarından içeriye girer. Ata’ya haber verilir. Ağacın dalları kesilecektir... Atatürk’ün cevabı kesin ve nettir. Ağacın tek bir dalı bile kesilmeyecek, köşk ağaçtan uzaklaştırılacaktır...
Bir mühendislik çalışması ile köşkün temeli açılır, temelin altına raylar döşenir, iş zordur ama sonunda bina rayların üzerinde dört metre kaydırılır. Köşk kurtulmuş ağaç özgürlüğüne kavuşmuştur...
Ve Atatürk,11 Haziran 1937 tarihinde şahsına ait taşınmaz bütün mallar gibi, bu köşkü de Türk Milletine bağışlar.

Haberin Devamı

Fazıl Say “Atatürk’ün anısına, onu anlatan, düşüncelerini, mücadelesini ve çağdaş bir ülke yaratmak istemesini anlatan bir eser diye söz eder Yürüyen Köşk’ten...
Akılla Bir Konuşmam Oldu- Fazıl Say’ın yeni kitabı... Say kitabından şöyle söz ediyor:
”Akılla Bir Konuşmam Oldu, yazar olarak iddiası olmayan bir müzisyenin, yoğun bir şekilde müzik ve fikir paylaşmaya çalıştığı yazılardan oluşan bir kitap olarak görülmeli. Hiç durmadan çalışmaya ve üretmeye inanan, iyiyi, güzeli, hayali, cesareti, müziği, hayatı paylaşmak isteyen bir müzisyenin aklına düşen notlar gibi düşünülmeli.”