Tüm insanlar diğer insanların, en azından yakın oldukları insanların kendisi hakkında ne düşündüğünü merak eder ve bu durumu önemser. İnsanın kendi hatalarını düzeltmesi, kendini geliştirmesi için diğer insanların bizim hakkımızda söylediklerini belli bir ölçüye kadar dikkate alması gerekir. Ancak bu durum, diğer insanların her dediğini çok fazla önemseme noktasına gelirse ciddi olumsuz sonuçlara sebep olabilir.
İnsanların azımsanmayacak kısmı, diğer insanların ne kadar etkileneceğini hesaplamadan öylesine yorum yapar. Ancak sen bunları sanki için özellikle düşünülmüş yorumlar olarak kabul edersen üzülürsün. Ya da bazı insanlar kendi hissettikleri eksiklikler ya da sorunlar için başkalarını suçlama eğiliminde olur. Böyle bir insanın senin hakkında yaptığı yıkıcı yoruma çok üzülürsün ama bu belki de seninle ilgili bile değildir. Bazen insanların o an içinde oldukları duygudurum diğer insanlara söylediği şeyleri etkileyebilir. Morali bozuk olan birisinin bardağın boş olan tarafını görme ihtimali daha yüksek olacaktır.
Diğer insanların her dediğini aşırı önemseyen ve bu nedenle kendisi gibi olmaktan korkan insanların bazı özelliklerinden bahsetmek istiyorum sana. Eğer eleştirinin ne olduğuna ve kimden geldiğine bakmadan, her eleştiride kendini düzeltmeye çalışıyorsan, diğer insanlardan farklı düşündüğün zamanlarda kendini hiç ifade etmiyorsan, diğer insanların seni onaylaması iyi hissetmen için vazgeçilmezse, diğer insanlara karşı sınırlarını koruyamıyor ve hayır diyemiyorsan, hata yapmasan bile sürekli özür dileme ihtiyacı hissediyorsan, diğer insanların senin adına karar vermesine izin veriyorsan ve mükemmeliyetçiysen diğer insanların senin hakkındaki düşündükleri senin hayatını büyük ölçüde etkiliyor demektir.
Diğer insanların senin hakkında söylediği olumsuz şeylerden hiç etkilenmemek söz konusu değil. Ama hayatını temelden etkileyecek ve sana çok kötü hissettirecek kadar büyük olmasına da gerek yok. İlk olarak şunu kabullenmek gerek, her insanın senin hakkında iyi ya da kötü düşünceleri olacak. Bunların bazıları seninle ve yaptıklarınla ilgiliyken, bazıları da senin kim olduğundan bağımsız, sadece seni suçlayan şeyler olabilir. Bundan dolayı, ilk olarak kaynağı kontrol etmelisin. Bana bunu kim söylüyor, bunu söyleme amacı ne olabilir, benim yaptığım bir şeyden dolayı mı böyle söylüyor, bu kişi daha önce beni hiç takdir etti mi? Bu sorularla senin hakkında konuşan kişiyi biraz da olsa değerlendirebilirsin.
Bazı insanlar ise bir çeşit öğütücü gibidir. İçine ne atarsan at onu öğütür. Çiçek de atsan, çöp de atsan, çıkan sonuç birbirine benzer. Yani bu tür insanlara karşı kendini kanıtlamaya, onların onayını almaya ne kadar uğraşırsan uğraş sonuç değişmeyecektir. Bu kişiler memnun olmayacak ve yine olumsuz şeyleri vurgulayacaklardır. Bu arada bu insanlar yakınlarımız, ebeveynlerimiz de olabilir. Buradaki en büyük problem şu, insanların doğasını kabullenmek yerine on yıllar boyunca o insanların değişebileceğini ümit ederek durmadan kendini kanıtlamaya çalışıyorsun. Ama sonuç hep hayal kırıklığı. Kendini ispatlama çabanı durdurman ve insanların doğasını kabul ederek duygusal olarak bu insanlardan kendini koruman gerekir.
Son olarak şunu söylemek isterim: Senin bu dünyada kapladığın bir yer olmalı, hem maddi hem de manevi. Eğer sen bu dünyada yokmuş gibi davranırsan, kendini hiç ifade etmezsen, sınırlarını korumazsan bir süre sonra gerçekte hiç yokmuş gibi hissetmeye başlarsın. Sen ne yaparsan yap, hatta bir sürü güzel şey yap, insanlar seni eleştirecek. Dünya ve insanlar böyle. Bunu bilirsen yaşadığın şeyin sadece sana özgü olmadığını anlarsın ve kendin olmak konusunda daha cesur olursun.
Kendine iyi davran, görüşmek üzere.
