İnsanlar mı çantalar mı?
Rusya ve Ukrayna arasında yaşananların elbette yaptırımı olmalı, ama Rus fobisine de dönüşmesine izin verilmemeli derken konu nasıl oldu da insanlardan çantalara geldi? Rus influencerlar neden Chanel çantalarını sosyal medyada parçalamaya başladı?
Lüks markalar son yıllarda yoğun talepleri karşılayabilmek ve bunu yaparken de talepleri daha da artırmak için hep aynı taktiklere başvuruyor. Sınırlı sayıda üretilen ürünler, sınırlı sayıda satın almaya izin verilen ürünler derken bir de bakıyorsunuz lüks mağazaların önünde dev kuyruklar oluşuyor. Ve işte o kuyruklarda bekleyenlere de sadece bir adet çanta alabilecekleri söyleniyor; parasını da verseler ikinci, üçüncü çantayı alamıyorlar. Bu aslında güzel bir şey, bir yandan tüketim çılgınlığını bir nebze de olsa dizginliyor. Ama tabii herhangi bir lüks ürün parayla satın alınamayınca ister istemez bir talep patlaması da yaşanıyor.
Bu hafta gündemde Chanel çantalar var. Rus influencerlar, sosyal medyada Chanel çantalarını keserek, parçalayarak markayı protesto ediyorlar. Peki, ama neden? Fransa’nın lüks moda devi Chanel, Rusya’daki mağazalarını kapatmasının ardından, ülke dışındaki Ruslara da ürün satışını kısıtladığını duyurdu. Markanın kararı Rus müşterileri arasında büyük bir öfkeye neden olurken onlarca kişi marka çantalarını keserek videolarını internette yayınladı. Her şeyi tetikleyen olay ise Dubai’de yaşandı, Rus bir müşteri, Chanel’in Dubai’deki mağazasından bir çanta almak istedi. Mağaza çalışanları, Rus müşterinin Rusya dışında yaşadığını kanıtlamasını ya da çantayı Rusya’ya götürmeyeceğine dair bir belge imzalamasını istedi. Rus müşteri de bunun ayrımcılık olduğunu ve insan haklarına aykırı olduğunu söyledi.
Chanel, yaptığı açıklamada, “Müşterilerimizden satın aldıkları ürünlerin Rusya’da kullanılmayacağını onaylamalarını istemek için bir süreç başlattık” bilgisini paylaştı. Chanel yetkilileri, bunun Rusya’ya, Ukrayna’ya karşı yaptıkları nedeniyle uygulanan yaptırımların sonucu olduğunu savunuyor.
Vatan sevgisi in, Chanel out
Konu büyüdükçe Rus influencerlar sosyal medya hesaplarında markanın çantalarını parçalayarak protesto etmeye başladı. 9 milyon takipçisi olan Rus model Victoria Bonya, markanın kararını öfkeyle karşıladı ve kestiği Chanel çantasının fotoğraflarını yayınladı. Bonya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Müşterilerine karşı bu kadar saygısızca davranan başka bir marka görmedim” dedi.
2.4 milyon takipçisi olan Anna Kalashnikova ise Dubai’deki Chanel mağazasında çalışanların kendisini tanıyıp Rusya’da tanınan bir influencer olduğu için kendisine satış yapamayacaklarını söylediğini anlattı.
TV sunucusu ve aktris Marina Ermoshkina da, Rus kadınların markayı Rusya’da giymeyecekleri veya sergilemeyecekleri konusunda taahhüt isteyen markaya ateş püskürdü. 299 bin 999 takipçisi olan sunucu, çantasını makasla kestiği videosunda, “Vatan sevgime ve kendime olan saygıma değer tek bir ürün ya da marka yok. Rus fobisine karşıyım. Chanel’e sahip olmak, ana vatanımı satmak anlamına geliyorsa o zaman Chanel’e ihtiyacım yok” diye tepki gösterdi.
Rus DJ ve aktris Katya Guseva da kamera karşısında pahalı çantasını keserken, “Çocukluğu-muzdan beri bu çantayı almayı hayal ediyorduk. Ama hiçbir çanta vatanıma olan sevgimden ya da kendime olan saygımdan üstün değildir” diye öfkesini göstermişti.
Tabii bu arada Rus influencerların bazı sosyal medya şirketlerinin ülkeden çekilmesiyle de takipçileriyle gözü yaşlı vedalaşmalarını hep birlikte izlemiştik.
Lüks çanta insan hakkı mı?
Tüm bunları hayretle takip ederken insan düşünmeden edemiyor; lüks bir çanta almayı bir insan hakları meselesine dönüştüren ve bu durumu sosyal medyada videolarla protesto eden lüks marka tüketicilerinin, Rusya, Ukrayna’ya saldırırken, insanlar, çocuklar ölürken, aileler büyük acılar yaşarken sessiz kalıp da söz konusu lüks bir çanta olunca bu denli tepki vermesi normal mi?
Tepki verilecek asıl şey; savaş mı yoksa lüks markanın çantasına sahip olamamak mı? Bunları düşündükçe lüks markalardan çok insanlardan soğumamak mümkün değil.