Yusuf, Cizre'deki olaylı nevruzdan, Afganistan'da Rus işgaline kadar pek çok "nemli olayı izlediği için Ramallah izlenimlerini sizlerle paylaşmak istedim:* * ** Sabah Kudüs'ten Ramallah'a yola çıkmadan "nce İsrailli g"revliler kolumuza yeşil plastik bir bilezik taktılar. Dışişleri müsteşarı ve Tel Aviv büyükelçisinin bile koluna takılan bu bileziğin bir hayat sigortası olduğunu ve "Bizi vurmayın" anlamına geldiğini "ğrendik.* Arafat' ın karargahına ulaşana kadar zırhlı bir Mercedes'le 3 kontrol noktasından geçtik. Ramallah girişi büyük beton bloklarla çevrilmiş, yol bir askeri kışlanın içinden geçirilmişti. Ara yollar ya hurda haline gelmiş arabalar yığılarak ya da tanklarla kapatılmıştı.* Ramallah, terk edilmiş bir kasaba g"rüntüsündeydi. Evler kilitli, dükkanlar kepenkliydi. Binalarda çatışmaların izleri g"rünüyordu. Bahçesini çapalayan bir adam dışında tek sivil g"rmedik.* Sivil araçlar, park ettikleri yerde üzerinden tanklar geçirilerek yamyassı hale getirilmişti. Arafat' ın karargahının parkındaki resmi araçlar da ya ezilmiş ya tahrip edilerek kullanılmaz hale getirilmişti.* 3. kontrolden sonra karargaha geçtik. Kapıyı bloke eden İsrail tankı kenara çekiliyor ve içeri yol veriyordu. İsrailli g"revliler kapıya kadar bize eşlik etti. O sırada bir asker, profesyonel kamerayla heyetin g"rüntülerini çekti. Arama yapılmadı. Sonra içeriden bir Filistinli sivil gelip heyeti "devraldı". * * ** Filistinliler mobilyaları girişe yığmışlardı. O barikatla duvar arasından sıyrılıp içeri girdik. Dışarıdan jenerat"rün sesi duyuluyor, içeride buruk bir koku hissediliyordu. Koridorda silahlı yorgun Filistinliler yerde yatıyordu. Penceredeki barikatlarda silahlı g"revliler vardı.* İçeride elektrik ve su vardı, ama telefonlar çalışmıyordu. Yiyecek stoklarının 9 gün "nce bittiğini "ğrendik. Yardım kuruluşları her gün küçük bir kumanya veriyordu. Raflarda çok miktarda su şişeleri g"rdük. Plastik bardaklarda çay ikram ettiler.* Arafat iki bakanı merdivenin başında sarılarak karşıladı. Işıksız, penceresiz küçük bir odaya aldı. Yorgun g"rünüyordu. Odada kapalı duran bir televizyon ve uzun masanın üzerinde silahı, Kuran'ı, ilaçları ve dosyaları duruyordu. Çevresindekilerin elinde ağır silahlar vardı. * Herkesin "Mr. President" (Başkan) diye hitap ettiği Arafat lafa girerken "Bütün karargahlarımı yıktılar, bir tek burası kaldı. Hiçbir bakanımı çağıramıyorum, yanımda bir tek danışmanım var, o da benim gibi esir" dedi.* Bakanlar Arafat' la g"rüşürken biz binadaki bir mahkemeyi izledik. İsrail Turizm bakanını "ldüren Filistinlilerin karar duruşmasıydı bu... Biri yüksek rütbeli 3 hakim gelip kararı okudular. Sanıkların avukatını, az "nce kapıda silahıyla n"bet tutarken g"rmüştük.* Bu arada 1 aydır orada Filistinlilerle yaşayan 30 Batılı g"nüllüyle g"rüştük. Bizi g"rünce "Stop Şaron" pankartı açıp sloganlar ve danslarla g"steri yaptılar. Konuştuğum bir Fransız g"nüllü, Filistin halkıyla dayanışma amacıyla buraya geldiğini, amat"r kamerasıyla her şeyi g"rüntülediğini, çıkınca bir belgesel yapacağını s"yledi.* * ** G"rüşme bittiğinde Arafat bütün heyeti tek tek "ptü. Filistinliler uğurlamaya çıkamadılar. Kapıya yürüyüp İsrail askerlerinin korumasında arabalara bindik ve Ramallah'ı terk ettik.Dehşete kapıldım mı?Daha k"tü yerler g"rmüştüm... ama bir halkın liderinin b"yle çaresiz bir kapana kıstırıldığını?..Hiç! candundar@superonline.com Türk ve Yunan Dışişleri bakanlarının Arafat ziyaretini izlemek üzere her iki taraftan birer kameraman davet edildi. Türk tarafı adına geziyi izleyen ve ekranlarınıza yansıyan g"rüntüleri çeken, tecrübeli ve sevgili kameraman arkadaşımız Yusuf Akçura' ydı.
