Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ada "Bunun minaresi eğri" demiş.Sinan hemen bir ip istetmiş. İpin bir ucunu minareye bağlatmış, öbür ucunu meczuba vermiş:"Çek şimdi" demiş.Çekmiş meczup... "Hah! Düzeldi" diye gülmüş Sinan... Böylece, adamı memnun ettiği gibi, yıllar yılı "minare eğri" dedikodusunun sürüp gitmesine de engel olmuş.* * *Bu anıyı, Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı AKP'li Prof. Dr. Burhan Kuzu hatırlatmıştı. Prof. Kuzu, Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesini öngören anayasa değişikliğinin mimarı..."Bu konuda ben, Sinan'ın durumundayım" demişti eleştiriler karşısında..."Minarenin nasıl düzeltildiğini" kısaca hatırlayalım:Değişiklik teklifi 10 Mayıs 2007'de Meclis'te kabul edildi.25 Mayıs'ta Sezer, yasayı "İki başlılık yaratarak devleti böler, rejimi sıkıntıya sokar" gerekçesiyle veto etti.1 Haziran'da Meclis yasayı yeniden ve aynen Köşk'e gönderdi.Sezer ve CHP, iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı. Dava, 5 Temmuz'da 6'ya karşı 5 oyla reddedildi. 11 Eylül'de "11. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi" için gümrük kapılarında oy verme işlemi başladı.Garabet, bu aşamada ortaya çıktı. 11. Cumhurbaşkanı, 28 Ağustos'ta seçilmişti bile... 17 Ekim'de yasa, Gül'ü etkilemeyecek şekilde düzeltildi. Başbakan'ın, Çankaya için 367 koşulu öne sürüldüğündeki ifadesiyle söylersek, "maç sürerken kural değiştirildi". 5 haftadır gümrükte oy kullananlara da "Pardon, vekilleriniz 11.'yi sizden önce seçmiş" dendi. Benzeri görülmemiş bir uygulamayla, gümrükteki seçmenin bir kısmı farklı, Türkiye'dekiler farklı metne oy verecekti. * * *Oylamaya 3 gün kala Yüksek Seçim Kurulu Başkanı "Referandum ertelenebilir. Çünkü 'evet' çıkarsa tartışmalı hale gelir" dedi. Konu, YSK'da görüşüldü.Başkan dahil 5 üye "Yeni bir metin ortaya çıktı. Referandum ertelenmeli. Yoksa eşitlik ilkesi zedelenir" görüşündeydi. 6 üye ise "Gerek yok" dedi.Yine 6'ya karşı 5 oyla, yani 1 üye farkıyla, siyasal sistemi kökten değiştiren adım atıldı.* * *21 Ekim'de yapılan referandumla anayasa değişikliği kabul edildi.7 havalimanında 25 bin 103 yurttaş oy kullanmış, yaklaşık 19 bini "Evet", 6 bini "Hayır" demişti.AKP'liler "Bu oylar, sonucu değiştirmiyor. Dolayısıyla hukuki sorun yok" görüşündeydi. Bazı hukukçular ise "Seçmenin bir kısmı farklı metne oy verdiğinden referandumun iptali gerekir" diyordu.CHP konuyu yeniden Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. Mahkeme "yetkili olmadığı" gerekçesiyle reddettiYüksek Seçim Kurulu da "gümrüklerde kullanılan oylar, ihmal edilebilir oranda kaldı" diye referandumun ertelenmesine gerek olmadığı görüşüne vardı; yine 6'ya karşı 5 oyla...Böylece iç hukuk yolları tükenmiş oldu.* * *Şimdi gümrükte oy kullanan bir yurttaş, oy verdikten sonraki 6 ay içinde, (yani en geç nisana kadar) "Ben farklı bir metne oy verdim. Mağdur edildim" diyerek İnsan Hakları Mahkemesi'nde dava açma hakkına ve kazanma şansına sahip...Baştaki benzetmeye dönersek, bu kez bir "meczup"a değil, ipi alıp gerçekten eğri dikilmiş minareyi tek başına düzeltecek bir "mağdur"a ihtiyaç var.Siyasetin kaderini, dışarıda yaşayan bir seçmen değiştirebilir.Merakla o gönüllüyü bekliyoruz. can.dundar@e-kolay.net Mimar Sinan, Süleymaniye Camii'ni yapıp bitirmiş. Bir meczup gelip camiye bakmış: