Ada Türkiye, sınır ötesi bir harekâta kalkışabilir.Çözüm olur mu?Daha önce defalarca denendi; olmadı. Bugün PKK'yı uluslararası destek ve yeni katılımlarla daha büyümüş olarak görüyoruz.Ya Baykal'ın önerdiği gibi teröre bulaşmış siyasilerin tutuklanması?O da denendi. Milletvekilleri yıllarca hapsedildi. Yine çözüm olmadı.Sadece PKK'nın "Türkiye demokratik bir ülke değil, bir askeri diktatörlüktür" propagandasına yaradı.* * *Belki de tırmanan terörün asıl amacı budur:Türkiye'nin sağduyusunu yitirmesi...Öfkeyle komşu toprağa girmesi, yerleşmesi...Askerin Kuzey Irak'a çekilip ABD ve Barzani'yle karşı karşıya getirilmesi... itibardan düşürülmesi... dünyada "işgalci" sayılması...Bu arada içerde radikal milliyetçiliğin tırmanması...Kürtlerin Türkiye'den umudunu kesmesi; gözünü Barzani'ye dikmesi...Kanlı bir ayrışma sürecinde komşunun komşuya düşman hale gelmesi...Demokratikleşme çabalarından, reform arayışlarından hepten vazgeçilmesi...Cumhuriyetin bir askeri rejim haline dönüşmesi...Dünyadan tecrit edilmesi...* * *Tabii bir de eldeki kıt kaynakların, yatırım yerine savaşa harcanması tuzağı var. Basit bir kıyaslamayla örnekleyeyim:Bir Sikorsky helikopterin fiyatı 20 milyon dolar. Milliyet'in "Baba Beni Okula Gönder" kampanyasında 100 öğrenciyi barındıracak bir yurt binası yaklaşık 450 bin dolara mal oluyor.Yani, sadece bir helikopterin parasıyla 4500 öğrenciyi ağırlayacak 45 yurt yapılabiliyor.Orduya yakın kaynaklar, sadece 90'lı yıllarda savaşın Türkiye'ye 18.5 milyar dolara mal olduğu hesabını yapıyorlar. (Prof. Dr. Ümit Özdağ, "Türk Ordusunun PKK Operasyonları", Pegasus 2007)"Bu parayla 8 tane Atatürk barajı yapılabilirdi." Türkiye ödeneksizlikten, daha doğrusu varını yoğunu terörle savaşa yatırdığından, birini bile tam olarak bitirememiştir.* * *Operasyon denendi.Hapishanede zulüm, zorunlu göç ettirme, özel tim, yargısız infaz, koruculuk, sıcak takip, sınır ötesi harekât denendi.Örgüte destek veren işadamlarının öldürülmesi, milletvekillerinin hapsedilmesi, partilerin kapatılması denendi.Görünen o ki, bunlarla sonuç alınamıyor. Terör bir dönem siner gibi olsa da, kısa sürede daha güçlü bir şekilde yeniden dönüyor. Üstelik kurunun yanında yaşın da yanmasıyla toplumsal desteğini daha da genişletiyor.Denenmeyen ne?Güneydoğu'ya şefkatle el uzatan bir bölge kalkınma planı...Ekonomik, siyasal, kültürel veçheleri, bölge insanıyla birlikte planlanmış, kapsamlı bir reform paketi...İşsizliğe, yoksulluğa, eğitimsizliğe, adaletsizliğe çare üretmeye dönük, katılımcı bir yurttaş seferberliği... Toprak dağılımındaki adaletsizliği gidererek köye dönüşün teşviki...Teröre hiç tolerans gösterilmeden ve "Silahlar sussun, sonra bakarız" denmeden sürdürülecek demokratik açılımlar...Bölge insanını potansiyel suçlu olarak görmeyen, onun farklılıklarını zenginlik sayan, ona yurttaş özgüveni aşılayan, kucaklayıcı bir devlet politikası...* * *Bu denenirse, sadece bölge halkının şimdilerde Erbil'e dönen gözünü değil, Erbil'dekilerin yüzünü de Ankara'ya çevirecek büyük bir reform olur.Ki bu da, sınır ötesi bir siyasi harekat sayılır. can.dundar@e-kolay.net Tezkere geliyor!