Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Gökhan'la dün bir internet cafe'de tanıştım. 17 yaşında, bebek yüzlü bir delikanlı... Adı iyi bilinen bir liseden mezun olmuş, önceki gün de üniversite sınavına girmişti. Diş hekimi olmak istiyordu.
"- Nasıl geçti" diye sordum.
"- İyi değil" dedi... Sınavda aniden burnundan kan boşanmış. Gözcüler dışarı çıkmasına izin vermemişler. Sınavı burnunda koca bir peçeteyle tamamlamış.
Çıkışta bir doktor kanamanın, sınavın stresinden kaynaklandığını söylemiş. Sınav biter bitmez internet cafe'de almış soluğu...
"- Pazar günü 14.00'te, sınava giren bütün arkadaşlar buradaydı" dedi.
"- Neden peki" diye sordum.
"- Gelin göstereyim" deyip internette bir adres tuşladı. Aylardır gençler arasında bir virüs gibi yayılan hastalıkla böylece tanıştım.

* * *

"Hastalığın" adı; "Counter Strike" yani "Karşı saldırı"...
Bu bir bilgisayar animasyon oyunu... 20 oyuncu, internet cafe'de birer bilgisayar ekranı karşısına geçip 10'arlı iki "klan" halinde eşleşiyorlar. 10'u "terörist" oluyor, diğer 10 ise "anti - terör timi"...
Labirentlerle dolu bir sanal ortamda birbirlerini öldürmeye çalışıyorlar.
Animasyonda kullanılan silahların menzili, etkisi, fiyatı, sesi orjinalinin tıpatıp aynısı... Öldürdükçe para kazanıyor ve kazandığınız paralarla daha iyi silahlar alabiliyorsunuz.
Anlatılana göre oyunun mucidi iki İsrailli çocukmuş. Dolayısıyla oyundaki teröristlerin kimler olduğunu tahmin etmek zor değil.
Her bir oyuncunun bir takma ismi var. Benim izlediğim ekrandaki oyuncunun takma adı "Adolf"tü ve "100 ölüsü var"dı.
Her bir müşteriden saatte 1 milyon lira alan cafe sahibi oyunun son bir yıldır müthiş bir salgın haline geldiğini söylüyor:
"10 müşterinden 3'ü chat (sohbet) sitelerine girmek, yani kız tavlamak için geliyorsa, 7'si bunu oynamaya geliyor. Grupla gelip 4 saat oynayan da var, 10 saat kalan da... Bu oyun olmasa bittik".

* * *

Biz sohbet ederken internet cafe birbirine ÖSS sınavını soran gençlerle dolup taştı. Her gelen genç, kavga sitelerini gezdiğimizi görünce reytingi yüksek başka bir internet adresi verdi.
Mesela "lagaluga.com" adresinde "Dövüş Oyunu" var. Tribünde dövemediğiniz rakip taraftarı ekranda sille tokat dövüp yalvartabiliyorsunuz. "A" tuşuyla yumruk, "S" ile tokat "D" ile tekme atılabiliyor.
Son ayların en popüler sitelerinden olan "Destroyonur.com"da da küfürbaz bir imamın Pikaçu'yu bazukayla yok edişini izleyebiliyorsunuz.
Gözde sitelerin çoğu savaş ve öldürmeye dayalı strateji oyunları... "Age of Empires" gibi internet ortamında oynanabilen oyunlar da var. Biz girdiğimiz anda dünyanın değişik yerlerinde 2 bin 200 oyuncu uygarlıklar arası bir savaş sürdürüyordu.
İnternet cafe'ler gece 12.00'ye kadar açık. Ahlak zabıtası arada basıp porno sitelerine girip girmediğini kontrol ediyormuş. Anlaşılan gençlerin sevişme sitelerine girmeyip bol bol savaştıklarını görünce "Aman iyi, savaşa devam edin... yeter ki sevişmeyin" deyip çıkıyorlar.

* * *

Çıkışta Gökhan'a "Bu şiddet oyunlarından ne zevk alıyorsun" diye sordum.
"Çoğunlukla dershane çıkışında stres atmak için oynuyorum" dedi. "Burada sınıftaki en sessiz çocuğun, aniden ekran karşısında bağırıp çağırmaya başladığını görürsünüz. Bu oyunlarla rahatlayıp stres atıyoruz. Başka ne yapalım?"
"Haklısın"
dedim Gökhan'a ve çıktım.
At gibi yarıştırdığınız gençlerin stresten burnu kanıyor, onlar da stres atmak için ekranda sanal düşmanların beynini dağıtıyor farkında mısınız?
Hala sevişmelerini yasaklayıp savaşmalarını özendirmekte kararlı mısınız?