Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ada 1670 rakımdayız.Altımızda yılın ilk karını görüyoruz; ince satenden bir beyaz deri gibi örtmüş çıplak bitki örtüsünü... Az ileride "iki dağın arasında kalmış/ ne gün görmüş ne murad almış" Bahçesaray görünüyor. Abidevi ceviz ağaçları arasından Müküs Çayı akıyor, "başını taşlara vura vura..."Helikopterdeki Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "Van'ımızın en yoksul iki ilçesinden birinin adı Saray, diğerininki Bahçesaray" diyor.Adı "Mesut" konmuş, mutsuz bir çocuk gibi Bahçesaray...Eski adı Müküs'müş. Belediye Başkanı Naci Orhan bir şiirle karşılıyor heyeti:"Sarmış çevremizi dağlar/ ölüdür Müküs'te sağlar / aydınlık saçar son çağlar, / bir ışık da gelsin bize..." Bir Skorsky helikopteri çıplak tepelerin, çorak ovaların üzerinden uçuyor. O ışık, Milliyet'in "Baba Beni Okula Gönder" çığlığıyla geldi Müküs'e...İşadamı Ethem Sancak tarafından yaptırılan kız yurdu, 100 öğrenciyi barındıracak.12 bin Bahçesaraylı ayakta...Bakan hemşerileri ya; bizden önce, yol gelmiş, okul gelmiş, hizmet gelmiş Bahçesaray'a...Ondan önce yollar şubatta kapanır, mayısta açılırmış.Başkan Orhan olağanüstü bir mizah duygusuyla anıyor o günleri:"'Nereye bağlısınız' diyenlere '10 ay Allah'a, 2 ay Van'a bağlıyız' derdik. Herkes düşman işgalinden kurtuluşu kutlar; biz her yıl kardan kurtuluşumuzu kutluyorduk." Yollar kapandığından ahali satranca vermiş kendini. Geçen sene satranç turnuvası burada yapılmış. Kimse Bahçesaraylılarla boy ölçüşememiş. Şimdi asfaltlanmış yollar...Fakat Van, hâlâ 7 saat uzakta...Burada mesafenin ne demek olduğunu bir öğretmenden dinliyorum:Köyleri dağın bir yamacındaymış. Köyün en güzel kızı, çirkin bir delikanlıyla kaçmış. Nereye? Dağın öbür yamacındaki bir köye... Oradakiler kıza "Bu çirkine niye kaçtın?" diye sormuşlar. Demiş ki: "Dünyanın bu kadar geniş olduğunu bilseydim, buna kaçar mıydım hiç!.." Karın işgalinden kurtuluşu Bakan Çelik, "farklı bir gezegen burası" diyor.Başkan'ın şiiri de bunu anlatıyor:"Dünyada yok benzerimiz, / Geride kalmış tek biziz / Var mı bunda bir suçumuz, / 'var' diyenler gelsin bize..."Yeni yurdun bahçesinde, bütün misafirperverlikleriyle Bahçesaraylılar ve yanakları al al olmuş, ellerinin derisi çatlamış çocuklar bekliyor bizi...Düzbaşı köyünden yatılı Muhlis, daha 1'e gidiyor. Çırpı bacaklarıyla hafta sonları karları tepe tepe köyüne yürüyormuş, 4 saatte...Başkan Orhan'ın çocukları da 30 yıl önce böyle gidermiş okula...Orhan bakmış ki kızla oğlan karda batıyor; onları taşıyacak bir adam tutmuş, omzuna bir heybe vurmuş, heybenin bir gözüne kızı, bir gözüne oğlanı koymuş. Başkanın çocukları yıllar yılı bu "servis"le gidip gelmişler okula...Sonra bütün itirazlara rağmen kızını ortaokula da yollamış Başkan... Sınıftaki tek kızmış Gülşen... Kasabada lise olmadığından Van'a gidip okumuş. Üniversiteyi kazandığı halde yollamamış ailesi... Evlenmiş; çocuk sahibi olmuş, eşini yitirmiş. Oğlu 11 yaşına gelince onunla birlikte yeniden okumaya başlamış. Dil Tarih'e girip yıl kaybetmeden mezun olmuş.Bir heybe kefesinde okula gidip gelen o kız, şimdi Van milletvekili olan Gülşen Orhan... Farklı bir gezegen Herkesin hayatı bir roman buralarda...Hele Bakan'ın "Çalıkuşları" dediği öğretmenler... nasıl elleri öpülesi bir hizmet yarışındalar... Doğru dürüst kalacak yerleri yok. 3'er kişi aynı odada yatıyorlar.Gazete gelmiyor hiç. Elektrik gidiyor çoğu gece... dünyadan kopuyorlar.Mehtap öğretmen 2 yıldır Çevizlibelen köyünde... 160 öğrenciye 4 öğretmen bakıyorlar. 8 ay köyden çıkamıyorlar."Okulun hem öğretmeni, hem çaycısıyım, temizlikçisiyim" diyor, "Kömürünü çekerim, odununu kırarım."Mehtap öğretmen 930 milyon lira maaş alıyor. Ama kendilerine değil, okul kütüphanesine destek istiyorlar.Meri öğretmen şubatta kar altında 4 aylık çocuğuyla gelmiş buraya; eşi İzmir'de kalmış. İlk zamanlar, tuvaleti taşan bir lojmanda kalmış. "Hasta olsam bakacak kimse yok" diyor.Sadece öğretmenlik de değil yaptıkları... Bir de "kız topluyorlar."Yani köylere gidip, okula yollanmayan kızların ailelerini iknaya çalışıyorlar."Ama alamıyoruz kızları" diyor üzüntüyle Meri Kılınç:"Kızı verirsem benim 15 milyarı kim verecek?" diyormuş babaları...15 milyar, başlık parası... Kızın yaşı düştükçe, değeri de artıyor.Paradan cayan babaları da "Etraf ne der" kaygısı yıldırıyor: Okula giden kızlar için dedikodu oluyormuş, "Başını açıyor, oğlanlarla okuyor" diye...Lisede halen 170 oğlan var; kız sayısı ise sadece 13... Çalıkuşları İşte bu yazgıyı kırmak için bütün çaba...Hanzade Doğan Boyner "Azgelişmiş ülkelerin iki ortak sorunu var: biri cinsiyet ayrımı, diğeri eğitim" diyor.Bu proje, ikisine bir arada çözüm arıyor.Müküs gezegeninden ayrılırken, ilköğretim çağındaki kızların, aralarından çıkıp milletvekili olmuş Gülşen ablalarına bakıp "Biz de okumak istiyoruz" demeleri çınlıyor kulağımızda...Bir de Başkan'ın şiiri:"Dinleyin biz de insanız/ Bizler cidden perişanız/ Bırakmayın bizi yalnız/ Kışın yardım gelsin bize..." can.dundar@e-kolay.net "Yardım gelsin bize..."