Deniz Sipahi

Deniz Sipahi

dsipahi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

GEÇENLERDE Tülay ve Gültekin Yazgan çiftini yazmış; Türkiye Görme Özürlüler Kitaplığı’ndan bahsetmiştim.
Gültekin Yazgan, Braille alfabesini ve nota sistemini öğrendikten sonra dışarıdan ilkokul, ortaokul ve lise bitirme sınavlarına girip hukuk fakültesini tamamlamıştı. İngilizce öğrenmiş; o dönemde hiçbir kabartma kitap olmadığı için eline geçen İngilizce kitapları kabartma yazıya çevirmişti. Aynı şeyi hukuk fakültesinde okurken hukuk ders kitaplarını kabartma yazıya aktararak yapmıştı.
Sonrasında yıllarca hem Ankara Körler Okulu’nda ve Akşam Ticaret Lisesi’nde öğretmenlik hem de avukatlık yapmıştı.
Asıl önemli olan, Yazgan’ın yurtdışında İngiltere’de, ABD’de gördüklerini Türkiye’de de yapmak istemesiydi.
Türkiye Görme Özürlüler Kitaplığı işte böyle bir ruh haliyle kurulmuştu.
Kitaplık; ilk, orta ve yüksek öğretimde okuyan yaklaşık 2 binden fazla öğrenciye ulaşmıştı.
Kamu Personel Sınavı’na, yüksek öğretime giriş sınavına, liselere giriş sınavına hazırlanmak isteyen kitaplık üyelerine KPS, LGS ve ÖSS hazırlık kitapların seslendirilmiş kopyaları üretilmişti.
Kitaplıkta edebiyat, kültür ve sanat eserleri, popüler bilim ve başvuru kitapları olmak üzere 2 bin 604 “sesli kitap” hazırlanmıştı.
Yazgan çifti ve kitaplığa gönül verenler, birçok gencin hayatını değiştirdi.
Değiştirmeye de devam ediyor.
Bazı olaylara şahitlik ettim, bazılarını dinledim.
İnanın yeni dünyalar kuruluyor; umutsuzluğa umut oluyorlar.
İşte size çok yeni bir örnek...

Haberin Devamı

Yeni dünyalar kurmak
Samet sesli kitap sayesinde Diyarbakır birincisi oldu
HEPİMİZ o dönemlerden, o sıralardan geçtik.
Çünkü hepimizin hayalleri vardı.
Kimimiz doktor olmak istiyorduk, kimimiz öğretmen...
Ben ise gazeteci...
Öğrenci Seçme Sınavları’na bu ruh haliyle girdim.
Tabii üzerinden çok yıllar geçti.
Ama sınavdayken beynime kazınmış bir fotoğrafı hala unutamıyorum.
Görme engelli bir arkadaşımız da o maratondaydı; avukat olmak istiyordu.
Sınavı iyi geçmişti; tesadüfen aylar sonra hukuku kazandığını öğrenmiştim.
Kendim kazanmış kadar mutlu olmuştum.
Peki ya bu hayalleri kurup gerçekleştiremeyenler, o imkana sahip olmayanlar...
Bunu hep düşünmüşümdür.
O yüzden Türkiye Görme Özürlüler Kitaplığı’nı yürekten destekliyorum.
Örneğim de bunu çok iyi anlatıyor.
Öğrenci Seçme Sınavı’nda Diyarbakır’da bir başarı öyküsü yazıldı.
Görme engelli Muhammet Samet Fidan Sözel 2 Diyarbakır birincisi oldu.
Eşit ağırlıkta 342 puan, Sözel 2’de de 357 puan alan Samet, Türkiye genelinde ise 160’ncı sıraya yerleşti.
Nasıl mı?
Türkiye Görme Özürlüler Kitaplığı’nın sesli kitapları ve gönüllü kadrosu sayesinde.
Çünkü kitaplık, uzun yıllardır üniversiteye hazırlanan gençler için kapsamlı çalışmalar yaptı.
Sınava hazırlık kitapları da bunlardan biriydi.
Samet, bu yayınlar sayesinde ve elbette ailesi, öğretmenleri sayesinde çok başarılı bir sınav verdi.
Muhammet Samet Fidan, bakın neler diyor:
“Ailem beni Görme Engelliler Yatılı Okulu’na gönderdi. Bugün bunun meyvelerini topluyorum. Hala sevinsem mi, yoksa sevinmesem mi diye kararsızım. Çünkü ablam iki üniversite bitirmesine rağmen hala bir iş bulamadı. Aslında Anadolu Öğretmen Lisesi’ni istiyordum. OKS’ye giremedim; girseydim bile Anadolu Öğretmen Lisesi’nin tüzüğüne göre ‘görme engelliler okuyamaz’, diye bir ibare var. Tercihimi yapıp okuyacağım. Görme engellilerin haklarının savunulması için elimden geleni yapacağım. Her zaman en tepeyi düşündüm, yani birincilik varken ikinciliği düşünmedim. Kendimi iyi motive ettim. Ümitsizliğe kapıldığım zamanlar olmadı değil. Ama bu uzun bir maraton. ÖSS’nin üstesinden gelmeyi başardım. Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni istiyorum ve orayı tercih edeceğim. Önceleri kabartma kitaplardan çalışıyordum ancak kabartma kitapları yetersiz kalınca ses kayıtlarıyla derslerimi çalıştım. Tercihlerimi yapacağım ve yoluma devam edeceğim.”
Çok mutlu oldum.
Samet’in başarısını alkışlıyorum.
Ve Türkiye Görme Özürlüler Kitaplığı’na destek verenlere teşekkür ediyorum.