Dilara Koçak

Dilara Koçak

bilgi@mezurasaglik.com.tr

Tüm Yazıları

Bahar yorgunluğunu neşeye dönüştürmek, baharın iyileştirici gücüne kavuşmak hiç de zor değil! Yeterli ve dengeli beslenmek, vitamin ve mineral alımını desteklemek, egzersize vakit ayırmak, yorgunlukla baş etmek için en önemli adımlar

Bahar, birçoğumuzda rengârenk çiçekleri, yüksek enerjiyi ve canlanmayı, hatta arınmayı çağrıştırır. Peki, baharın yarattığı bu güzel duygulara rağmen kendinizi son günlerde yorgun, halsiz hissediyor olabilir misiniz? Cevabınız “evet” ise yalnız değilsiniz; çünkü bazı bireyler için ilkbahar, depresyon nedeni olabiliyor. Havaların ısınması ve nem miktarının artması, vücudun da bu sürece metabolik olarak ayak uydurmaya çalışmasıyla kendini gösteriyor.

Haberin Devamı

Bahar yorgunluğu olarak tanımlanan bu durum, değişen mevsimin vücutta yarattığı yorgunluk hissi olarak da açıklanabilir. Genel bir bitkinlik, güçsüzlük ve enerji eksikliği, isteksizlik ve uykusuzluk gibi belirtiler de eşlik edebiliyor.

1- TOKSİNLERDEN ARINDIRAN BESLENME

Sindirim sistemimiz doğru çalıştığında, bağışıklık sisteminden zihinsel sağlığa pek çok metabolik süreç doğru bir şekilde işler. Batı tipi beslenme, hareketsiz yaşam, hava kirliliği nedeniyle vücudumuzun toksin yükü artabilir. Bu durumdan en çok karaciğer ve bağırsaklar etkilenir. Bol lifli, antioksidan açısından zengin rengârenk bir beslenme programı ilk hedefiniz olsun. Pancar, enginar gibi sebzeler karaciğeri toksinlerden arındırırken lif ve antioksidan içerikleri ile sağlığınıza fayda sağlar. Tahin de karaciğer ve bağırsaklara katkıda bulunur. Soğanın ve sarımsağın içinde yer alan kükürt bileşimi ve allicin kan dolaşımını uyarır, sindirimi harekete geçirir. Bu gıdaları sofranızdan eksik etmeyin.

2- ALERJİNİZ VARSA

Doğanın uyanışı hormonlar üzerinde etkisini gösterebilirken, bu durum bazı kişilerde alerji semptomlarıyla kendisini hatırlatıyor. Polen gibi havadaki alerjenlerdeki artış genellikle saman nezlesine ve diğer alerjik tipte reaksiyonlara neden olabilir. Birçok çalışma, polen içeriğinin daha yüksek olduğu bu dönemlerde insanların daha kötü ruh halleri ve depresif belirtiler yaşadıklarını gösteriyor. Bahar alerjileri olanların bu geçiş döneminde “quercetin” kaynaklarından zengin beslenmeye önem vermesi gerek. Bu madde doğal bir anti alerjen ve doğanın sunduğu en güçlü antioksidanlar arasında. En fazla elmada, kuru soğanda (özellikle morda), domates, biber, üzüm, kapari, kuşkonmaz, kakao, brokoli, turpgiller, zeytinyağı ve yeşil çayda bulunuyor. Quercetinin önemli bir faydası daha var: Vücudumuzun ana antioksidanı olan glutatyon sentezini destekleyerek, oksidatif stresin engellenmesine yardım ediyor.

Haberin Devamı

3- D VİTAMİNİ SEVİYENİZ ÖNEMLİ

Sabahları yataktan bir türlü kalkmak bilmiyorsanız, uykunuzu alamadığınızı düşünüyorsanız D vitamini seviyelerinizi kontrol ettirmekte fayda var. D vitamini güneş ışığı sayesinde deride üretiliyor; yani en iyi D vitamini kaynağını güneş ışınları olarak düşünebilirsiniz. Eksiklik ve yetersizlik durumlarında mutlaka hekim kontrolünde takviye alınması gerekiyor. Aynı zamanda yapılan birçok araştırma, D vitamininin depresyonla ilişkili nörotransmitterlerin sentezini artırmasına ve ruh hali üzerinde olumlu etkisi olduğuna dikkati çekiyor.

Haberin Devamı

4- DEMİR DEPOLARINA DİKKAT

Demir eksikliği anemisi, vücutta birtakım sebeplerden yeterli miktarda demir bulunmadığında ortaya çıkar. Birçok kişide belirti ve işaretler hemen görülmeyebilir, çünkü vücuttaki demir depoları yavaş yavaş boşalır. National Heart, Lung and Blood Institute, hafif veya orta derecede demir eksikliği anemisi olan kişilerde herhangi bir belirti veya semptom olmayacağı gibi daha ciddi demir eksikliği anemisinin, bireylerde yorgunluk veya halsizlik, nefes darlığı veya göğüs ağrısına neden olabileceğini söylüyor. Beslenmeyle demir alımınızı destekleyebilirsiniz. Yumurta ve kırmızı et, kuru baklagiller, pekmez, kuru meyveler, yağlı tohumlar, demir içeren besinler arasındadır. Ciddi eksiklik durumu yaşıyorsanız hekim kontrolünde takviye almanızı öneririm.

5- SIVI OLMADAN OLMAZ

Bahar yorgunluğu ile mücadelede en önemli kurallardan biri susamadan su içmeye gayret etmek. Havaların ısınmasıyla oluşabilecek sıvı kaybını önlemek ve mevsimsel değişikliğe bağlı dolaşım problemlerinden kurtulmak için yeterli su tüketimini ihmal etmeyin. Fakat dikkat! Yorgunluğunuzu atmak ve daha dinç hissetmek için tükettiğiniz çay, kahve gibi kafeinli içecekleri kontrollü tüketmekte fayda var. Yüksek miktarlarda alınan kafein, kalp çarpıntısı gibi semptomları destekleyebileceği gibi diüretik olduğundan fazla tüketimi vücutta sıvı kaybına neden olabilir. Sıvı alımınızı maden suyu, yeşil çay gibi alternatiflerle destekleyebilirsiniz.

Bahar yorgunluğu kapıyı çalmadan

Nisan sebzeleri: Enginar, kuşkonmaz, bezelye, bakla, taze soğan, taze sarımsak, madımak otu, semizotu, havuç, şalgam, pancar, marul, dereotu, taze kekik, roka, biberiye, nane, maydanoz, tere. Kereviz, brokoli ve lahana için son günler...

Nisan meyveleri: Çilek, çağla, can eriği ve limon.