Not 72 milyon son dakikaya kadar bekledi.Acaba AKP lideri kendini mi, başkasını mı aday gösterecek diye. Oysa Erdoğan "Ölümü gösterdi, sıtmaya razı etti" gibi bir şey yaptı.Yani, cumhurbaşkanı, Erdoğan'ın iki dudağı arasındaydı. Dudakların arasından Gül çıktı. "Yaşasın demokrasi."* * *AKP birkaç ay sonraki genel seçimlere daha güçlü giriyor demektir. Çünkü bu partinin karizmatik lideri bütün hırsıyla partinin başında kaldı.Bu hırs onu yeni seçimde iktidara daha yakın yapacaktır. AKP genel seçimlerde, anketlerin gösterdiğinden daha fazla oy alacaktır.* * *BU arada dürüstçe şunu da söyleyelim.72 milyonun büyük bölümü Tayyip Erdoğan'ı Çankaya'da görmek istemiyordu. "Aday olma, Türkiye'yi gerersin" diyordu.Tayyip Erdoğan aday olmadı. Grup toplantısında çattı, esti, gürledi ama kendisinin değil Gül'ün adaylığını açıkladı. Konuşma güzel hazırlanmıştı. Çoğunluğun "Sen aday olma" isteğine olumlu cevap verdiği, "Türkiye'yi germediği" için Tayyip Erdoğan'ı da tebrik etmeyi doğruluğun bir gereği sayıyorum.* * *DEMOKRASİ bir denge rejimidir. Bu dengeleme, denetleme görevini Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer yerine getiriyordu. Çünkü o hiçbir partinin adamı değildi. Yüzde 52 ile Meclis'e gelmiş bir koalisyon onu cumhurbaşkanlığına aday göstermişti.Gül ise ilk bakışta AKP'nin adamı olarak görülüyor. İnşallah Gül Çankaya'ya çıktıktan sonra bu "adamı" olma izlenimini de siler.* * *GELELİM demokrasiye. Türkiye'de demokrasi var mı?Yok.Oysa yakında genel seçim var.Bu halk, kendi serbest iradesiyle, adayları tanıyarak, yalnız muhtar seçebiliyor. O kadar.Peki ne yapmalı?Yapılacak olan belli.Partiler ve Seçim Kanunu'nu değiştirmek.Oysa dar bölge, 2 tur "tu kaka", üzerlerinde durulup konuşulmuyor bile...* * *ŞİMDİ cumhurbaşkanı seçilecek.Anayasamız bu cumhurbaşkanına çok geniş yetkiler vermiş. Oysa parlamenter sistemlerde bu kadar geniş yetkili cumhurbaşkanı olmaz.Sezer adeta AKP iktidarını muhalefet partilerinden daha çok ve gerekçeli bir şekilde frenleyebildi.Yani biz, "Parlamenter sistemde cumhurbaşkanının bu yetkileri fazla mı, değil mi?" münakaşası yapacağına cumhurbaşkanı için halkoyuna başvursak daha doğru yapmış olmaz mıyız? Hem de 2 turlu bir şekilde.Yoksa oy hakkı olanların yüzde 22'sinin seçtiği bir Meclis'in getirdiği bir cumhurbaşkanına sahip olmak bu Gül de olsa sizi üzmeyecek mi? BENİM tahminim tutmadı. Kim ne derse desin, "Cumhurbaşkanı adayı Tayyip Erdoğan olacak" demiştim. Aday, Abdullah Gül olarak açıklandı. "Misyonerlikten korkmak veya korkmamak, işte bütün mesele" demeyin ben korkarım. Mahallemizde çok iyi basılmış İnciller bedava dağıtıldığından beri. İzmir bölgesinde bile 200 kilise açıldığını duyduğumdan beri. Avrupa'da birçok kişi Türkiye'ye "işgal edilmiş topraklar" diyormuş öğrendiğimden beri...Misyonerliğe boş vermeyelim de biraz üzerinde duralım. Olamaz mı? MİSYONERLİK Bir olay bana iki sözümüzü hatırlattı.Önce:"Gururlanma padişahım senden büyük Allah var."Sonra:"Giden ağam, gelen paşam."Yanlış mı? 1 olay, 2 söz NEDEN? Başkan Bush, 24 Nisan'da, yani önceki gün Ermeniler için konuştu. Sözleri Ankara'yı, yani Türk halkını memnun etti mi?Etmedi.PKK konusuna gelince:Son dönemlerde birdenbire terör azdı ve şehitlerimiz çoğaldı.Peş peşe cenazeler kalkıyor.Subay, asker, korucu şehit ediliyor.Bürokratlarımız da asker ve sivil cenazelerin başında konuşuyor. Şehit ailelerini teselli ediyor.Oysa onların başlıca görevi bu mu?Değil.Onların, özellikle de askerin görevi yalnız şehit cenazesi kaldırmak olmamalı, terörü kaynağında kurutmak olmalı.Tekrar edelim:İsrail'in bir askeri Filistinliler tarafından kaçırıldı. İsrail dünyayı ayağı kaldırdı.İsrail komşularına adeta savaş ilan etti. Türkiye'deki teröristlerin sıkıştı mı kaçtığı yer neresi? Türkiye'deki teröristlerin yardım aldığı yer neresi? Türkiye'deki teröristlerin yaşadığı yer neresi?Kuzey Irak değil mi?Bunu bütün dünya biliyor.Peki Ankara, İsrail'in yaptığını neden yapmıyor?Bizimki, "meşru müdafaa" değil mi?Evet, nihayet beklediğimiz oldu.Genelkurmay Başkanımız, Kuzey Irak harekâtı için yeşil ışık yaktı.Yaktı ama ABD hemen harekete geçti. Harekâtı önlemek için Washington'da konuşmayan kalmadı.Türk halkı bunun için ABD'den soğudu. 72 milyonun ABD sempatizanı olanlarını da Washington kaybetti. Bunun farkına varmaları için aramızın ABD'nin İran'la olduğu gibi çok soğuk olmasını mı bekliyorlar? ABD düşmanlığı arttı PEPE İstanbul'da devletin ormanları kapanın elinde kalıyor.Orman Bakanı Pepe de bu kanunsuzluğu seyrediyor.Sultanbeyli böyle değil mi?Sonra da Pepe'nin hükümeti, "2-B"yi ortaya atıp savunuyor. Yani kanunsuzluğa ortaklık. Bunun hesabı herhalde bir gün sorumlulardan sorulur.Lafı uzattık, kısa keselim. Ve geçmişi bırakıp günümüze gelelim.Florya'da Atatürk Ormanı var.Gidin bakın ne halde.Dalan okulunu yani Bilge Kağan'ı arkanıza alın ve karşınızdaki manzarayı seyredin.Ormanda oto yıkama alanı mı, içerilere doğru konutu mu ne isterseniz, orada.Bu orman yağması değil mi?Hem de ilgililerin gözü önünde, hem de günümüzde. dheper@milliyet.com.tr Orman yağması var