Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Ne diyorduk? Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olunca Ahmet Davutoğlu’nu boşuna başbakan yapmadı, belli ki ona herkesten çok güveniyordu.
Ne derse Davutoğlu karşı çıkmayacaktı.
Kabineye bile Erdoğan başkanlık edebilecekti.
Zaten 19 Ocak gününü şimdiden açıkladı. O gün ilk defa Cumhurbaşkanı Bakanlar Kurulu’na başkanlık edecek.
Başka birini başbakan yapsaydı, tatsızlık çıkarabilirdi.
Çıkmadı.
***
Tayyip Erdoğan’ın diğer cumhurbaşkanlarından büyük bir farkı yok muydu?
Vardı.
Onu halk seçmiş, bu mevkiye getirmişti. Bu büyük bir farktı.
Erdoğan “başkan” olmak istiyordu.
Bunun için anayasa değişikliği lazımdı.
Ama o değişiklik olamadı.
Erdoğan’da halkın seçtiği bir kişi olarak, mevcut Anayasa’nın imkânlarını da kullanarak nev-i şahsına münhasır bir başkanlık yaratmış oldu.
Her gün konuşuyor ve adeta Türkiye’yi o idare ediyor.
***
Mesela TÜSİAD ile tartışmaya bakalım.
TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer “Muhatabımız Başbakan’dır” dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı TÜSİAD’da yok farz ettiklerini söylemek istedi. Bunu şöyle ifade etti, “Cumhurbaşkanı devletin başıdır”. Bu ne anlama geliyorsa onu ifade etti.
Dinçer’in “Muhatabımız Başbakan’dır” sözlerinin ardından başlayan tartışma büyüdü.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “Madem biz muhatap değiliz, davetlerine katılacak bir başka muhatap bulurlar” sözleriyle alevlenen tartışmaya Başbakan Ahmet Davutoğlu da katıldı.
Davutoğlu, TÜSİAD’ın 22 Ocak’ta yapılacak genel kuruluna katılmama kararı aldı.
Başbakanlık kaynakları, “Anlaşılması gereken husus, TÜSİAD’ın kimi muhatap aldığı değil kimin TÜSİAD’ı muhatap aldığıdır” dediler.
Yani Davutoğlu Tayyip Erdoğan’a çok sadık bir kişi olduğunu bu olayda da göstermiş oldu.
Bu AKP’nin istikbali için iyi bir gelişme sayılmalıdır.
AKP’den çıkan Cumhurbaşkanı ile Başbakan çok iyi anlaşıyor.
O Cumhurbaşkanı başbakanlığın bazı yetkilerini kullansa da.

Haberin Devamı

CHP
Deprem sürüyor

Şişli Belediyesi’ndeki kavga mahkemelik oldu.
“Kol kırılır, yen içinde kalır” denir. Ama Şişli’de böyle olmadı.
Suçlamalar ortaya döküldü. Arabuluculuk da fayda etmedi ve sonuçta CHP yara aldı.
Tartışmalar bir süredir devam ediyordu.
Şişli Belediyesi’ndeki gerginlik 4 Kasım 2014’te başladı. Hayri İnönü, Mustafa Sarıgül döneminden gelen kritik görevlerdeki 12 müdürü görevden aldı.
Bu görevden almaların yanı sıra Başkanvekili Emir Sarıgül’ün de yetkilerini kıstı.
Emir Sarıgül istifa etti.
Bunlar mahkemeye intikal etmeyen olaylardı.
Ama Hayri İnönü’nün eşi Doç. Dr. Nazlı İnönü 18 Aralık’ta bir açıklama ile “Mustafa Sarıgül’ün kendilerini ölümle tehdit ettiğini” öne sürmüştü.
Mustafa Sarıgül’ün “750 bin dolara mafya tutmaktan söz ettiğini” ileri sürmüş, “sadece eşi ile kendisinin değil Amerika’da okuyan çocuklarının da tehdit edildiğini” belirtmişti. Hayri İnönü de eşinin açıklamalarını teyit etmişti.
İşte bu iddialar mahkeme yolunu da açtı.
Hayri İnönü ve eşi savcılığa ifade verdi.
Ve deprem sürüyor.
***
İstanbul gibi bir şehrimizde, Şişli gibi bir ilçede bunlar oluyor, Mustafa Sarıgül “Uyduruk şey, bu iddialar boş” diyor, CHP ise susuyor. Bu CHP’ye yakışır mı?
Genel Merkez ve Genel Başkan ne diyor, olaya nasıl bakıyor bilmiyoruz.
Bekliyoruz.

Haberin Devamı

ADALET
Böyle bir başkan

Haberin Devamı

Anayasa Mahkemesi’nin Başkanı var Haşim Kılıç.
Sayın Başkan’ın emekliliği yakın.
Genel seçime de birkaç ay var. Herhalde bunun için başkan siyasi anlam taşıyan demeçler patlatıp duruyor.
Bu, tarafsız olması gereken bir adalet adamına yakışır mı?
Evet, bir adalet adamına bu gizli hesap yakışmaz.
Aday olmak istiyorsa normal yolları kullanabilir.
Vatandaş herhalde başkanın bu tutumuna aferin demiyor.

ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ...

- Çocuk sürücü ölüm saçtı.
Hep büyükler mi saçacak?
- Diva inat etti, uçak 1 saat rötar yaptı.
Allah’tan 1 saat...
- Sağlıklı olmak için eğitim şart.
Çoğumuz niye sağlıksız anlaşıldı.
- Efes haziranda UNESCO listesinde.
Geç bile, değil mi?
- Sürece fırtına engeli.
En masum engel.
- CHP’nin karnesi kitaba giriyor.
Sığar mı?
- Temiz siyaset adımı.
Siyaset temiz olsa daha iyi olmaz mı?
- Ebola’ya IŞİD çözümü: Diri diri yakmak.
IŞİD’e de bu yakışır.
- “Alevilik İslam’dan öncedir”.
Bir bu eksikti!