Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bilerek, isteyerek, planlayarak, yasaları çiğneyerek vardıkları nokta hortum adını da alsa, aslında yolsuzluktur, belki dolandırıcılıktır, emniyeti suiistimaldir, belki de zimmettir, ama ekonomik suçla ne ifade edilmek isteniyorsa o değildir.Sonuçta hortum nedeniyle vatandaşın kesesinden çıkan para 50 milyar dolar civarındadır. İlk günlerde bu rakamın 80 milyar dolara vardığı bazı bakanlar tarafından açıklanmıştı. O zaman hortumcuların günahına kalemiyle ortak olanlardan biri bu rakama çok kızmıştı.Sanki rakamın farklılığı yolsuzluğu yolsuzluk olmaktan çıkarırmış gibi.* * *BUNDAN böyle hortumcular için daha da ağır cezalar getirilmesini beklerken, Adalet Bakanı Cemil Çiçekin af anlamı da taşıyan girişimi kafaları karıştırmış oldu.Bir defaya mahsus da olsa bu cezalar affedilemez. Ortak vicdanın da, hukukun da gereği budur, bu olmalıdır.Hırsız çaldığını geri vererek hırsızlık yapmamış sayılmasını sağlayamaz.Hortumcu denilenler de hortumladıkları parayı ödeyerek cezadan sıyrılamaz.Onlar sıyrılırsa, toplum vicdanı, baklava çalan çocuklar neden yattı, diye sızlamaz mı?* * *DEVLETİN, adaletin, özellikle de Adalet Bakanının ve ilgili devlet örgütlerinin görevi hem hortumlanan parayı tahsil etmek hem de suçlulara yasanın biçtiği cezayı çektirmektir.Bu açıdan, "Yolsuzlukla Mücadele Kanunu Tasarısı" adı altındaki, af anlamlı tasarı, bu haliyle kanunlaştırılamaz.Onun geçici 1. maddesindeki bu af vasfı değiştirilmeyecekse, hükümetin şimdilik "tekrar yazılmak" gerekçesiyle geri çekmesi de işe yaramayacaktır.Bu geri çekiş hırsızlıklara, yolsuzluklara, hortumculuklara, dolandırıcılıklara karşı çıkan çoğunluğu uyutmak için zaman kazanmaktan başka anlam taşımayacaktır.* * *OKUYUNCA beğendiğim bir sözü tekrar ederek bu konuyu şimdilik noktalamak istiyorum:"Ahlaksız bankacılık devri bitti..."Bir daha böyle bir dönem yaratılmamalı.Bunun için de, "suç", işleyenin yanına kâr kalmamalı. "EKONOMİK suça ekonomik ceza." Olay eğer gerçekten ekonomikse bu söylemi belki birileri haklı bulabilir. Ama bizim "hortumcu" denilenlerin suçları ekonomik sayılabilir mi? Yılbaşı gecesi İstiklal Caddesinde, turist kızlara yapılan toplu tacizi TVlerde görünce herhalde benim gibi sizin de yüzünüz kızarmış, tansiyonunuz fırlamıştır. Bu insanlık dışı hareket, onu yapanların, analarına, kızlarına, kız kardeşlerine, eşlerine uygulansa memnun olurlar mıydı?Yargı bunları cezalandıramıyorsa cezayı toplum vermeli, bu kendini bilmezler dışlanmalı, en azından kimse onlara iş vermemeli. BULUN BU REZİLLERİ! CHPDE Bizde siyasi partiler "amip"e benzer, bölüne bölüne çoğalır.Bugünkü CHP de bu tarife uygun bir çizgiye yöneldi.Mustafa Sarıgül çetin ceviz çıktı, Baykalsa "kuru gürültüye pabuç bırakmam" havasında. Sonuçta ya ip inceldiği yerden kopacak, ya da rakiplerden biri düşecek...Bu çekişme CHPyi çatlatabilir, yeni bir bölünmeye yol açabilir. Böyle bir bölünme olmasa bile, kendi derdine düşmüş bir CHP ile Türkiyedeki zayıf muhalefetin daha da zayıflaması kaçınılmaz olacak demektir.Türkiyede nedense lider çıkmıyor. CHP için de durum farklı değil. Yıllanmış Baykalın karşısına çıka çıka Mustafa Sarıgül çıktı. Peki başka rakip yok mu? Bir üçüncü, dördüncü aday nerede?Türkiyenin siyaset anası kısır. "Seç seç al" diyecek bollukta mahsul vermiyor. Partililer de, seçmen de umduğuyla değil, bulduğuyla yetinmek zorunda kalıyor.Bu nedenle de sorunlar bitmiyor. Başka aday yok mu? BU KAÇINCI? LPGli otomobil demek, caddelerde dolaşan yüzlerce başıboş bomba demek.Son kurban Rahmi Turanın sekreteri kardeşimiz Oya Kayaoğlu oldu.Tedbir düşünmeden LPGye neden izin verildi? "Tedbir yoksa izin de yok" neden denilmedi?LPG ile ilgili işin bir de ticari yönü var. Taksilerin çoğu LPGli oldu. LPG benzinden ucuz. Peki müşteri için tarife neden aynı.Bunları ilk kez yazmıyorum.Özellikle İstanbulda en kendi haline bırakılan meslek taksicilik oldu.Taksiler bir grup insanın elinde toplandı. Şoför esnafı işçi olarak, bu kişilerin insafına terk edildi. Plaka sınırlaması tekel yarattı. Plaka karaborsası doğdu. İsteyen taksi sahibi olamıyor. 5-6 milyarlık arabanın üzerinde 300-350 milyarlık plaka var.Taksilerin birçoğu pis, bakımsız. Şoförlerde de kılığa kıyafete dikkat edenler azınlıkta. Karda, yağmurda müşteri seçenler çoğunlukta.Şu LPG konusu açılmışken, taksilerin statüsü de sil baştan ele alınmalı. dheper@milliyet.com.tr LPG cinayeti