Dr. Emin Yeğinboy

Dr. Emin Yeğinboy

yeginboy@gmail.com

Tüm Yazıları

Sinemanın çözümlenmesi en zor karakteri Jean Luc Godard’ın, 68 öğrenci olayları içindeki duruşunu ve 10 yıl evli kaldığı aktrist Anne Wiazemsky olan ilişkisini hafif bir dille anlatıyor “Godard ve Ben”. Godard filmleriyle seyirciyi düşünmeye provoke etmeyi sever, filmle duygusal bağ kurmasını istemez. En çok “Serseri Aşıklar”, “Çılgın Pierrot” ve “Nefret” gibi filmleriyle anılır. Rus sinemacı Dzigo Vertov Grubu’dan etkilenerek, kültürel hegamonyaya karşı sinema üzerinden bir mücadele örgütlemenin gerekli olduğunu söyler. 68 öğrenci olayları sırasında bu düşüncesini Maoist bir kültürel devrim söylemine dönüştürür.

Haberin Devamı

Godard’ı anlayabilmek
Desteğe ihtiyaç duymaz

“Artist” ile Oscar kazanmış yönetmen Michael Hazanivicius Godard’ı huysuz bir entelektüel olarak tanıtıyor. Esin kaynağı olan metin filmde ilişkisini işlediği Anne Wiazemsky’nin yazmış olduğu “Un An Aprés” adlı otobiyografik kitap. Godard devrimci fikirlerini açıklarken kimsenin desteğine ihtiyaç duymaz. Onun agresif ve ukala dili, Anne ile olan ilişkisinde dengesiz bir yapıya dönüşüyor. Anne’ın sinema kariyerinden çok, onu Godard’ın bir gölgesine dönüşmesini ve içten içe buna duyduğu tepkiyi yansıtıyor Hazanivicius, seyirciyi bir şekilde onun tarafına çekiyor. Anne’ın romantik dünyası ve burjuva sınıfıyla yaşamak istediği neşeli yaşam isteği, Godard’ın ideolojik duvarlarına çarpıyor. Godard’ın çevresine, dostlarına gerektiğinde kullandığı kırıcı dil, aktivist hareketleri onu yalnızlaştırıyor. Çevresi onu entelektüel kimliğine ve yaptığı iyi filmlere olan saygısını kaybediyor.

Anne Wiazemsky’nin oyunculuk kariyerinde, Bresson, Pasolini, Ferreri,Tanner gibi sinemaya yeni bir anlatım kazandırmış ünlü yönetmenlerle çalışmaları, Godard ile evliliğinin bitmesinden sonra gerçekleşiyor. 80’li yılların ortalarında yazarlığa başlıyor, sinema oyunculuğunu bırakıyor. Geçtiğimiz günlerde kanser nedeniyle yaşamını kaybetti.