Sıcaklıkların artmaya başlamasıyla ishal vakalarının görülme sıklığında da bir artış söz konusu oldu. İshal, enfeksiyöz etkenlere bağlı gelişen günde 3-4 defadan fazla olacak şekilde, normal dışkılama alışkanlığının dışında sulu veya cıvık dışkılama durumudur. Normal dışkılama alışkanlığı kişiden kişiye değişebilir, bazı kişiler günde 2-3 defa dışkılarken bazıları da haftada bir dışkılar. İshal teşhisi koyabilmek için normalden sapma olması gerekir.
İshal neden olur, iyileşmesi ne kadar sürer?
Kalabalık yaşam, hijyen kurallarının yeterince uygulanmaması, su ve gıdalara mikroorganizma bulaşması ishal oluşumunu kolaylaştırıcı faktörlerdir.
Bazen mikroorganizmaların ağız yoluyla alınması bazen de yiyeceklerde bulunup toksin üreten mikroorganizmaların sadece toksinlerinin alınması ile de ishal oluşabilir. Özellikle toksinlere bağlı gelişen besin zehirlenmesi denilen durumlarda ishale bulantı ve kusma da eklenebilir; toksin alımından 6-12 saat sonra bulantı şeklinde başlar ve ishal tabloya sonradan eklenir.
Antibiyotiklerin de bağırsaklarımızdaki sindirimimize yardımcı yararlı mikroorganizmaları öldürmesi sonucunda ishale
Bugünlerde en çok karşılaştığımız soru: Aşı sırası gelen yakınım hangi aşıyı olsun?
Bir yıl öncesine baktığımızda Kovid-19 ile mücadelede ciddi yol almış olduğumuzu görebiliyoruz. Geçen yıl bu zamanlarda hastalığı nasıl tedavi edebileceğimiz konusunda bile kafalarımız karışıkken günümüzde ülkemizde uygulanmaya başlanan aşıya ek olarak ikinci aşı uygulamaya giriyor ve vatandaşa tercih soruluyor. İşin içinde tercih söz konusu olunca da ister istemez kafa karışıklığı, tereddütler olabiliyor.
Kısa bir hatırlatma yaparsak; ilk uygulanmaya başlanan Sinovac aşısı inaktif aşıdır. Yani kimyasal ya da fiziksel yöntemlerle öldürülmüş bütün virüsü içerir. Enfeksiyon oluşturmadan etkenin tüm proteinlerini içerdiği için bağışıklık sistemini oldukça iyi uyarır. Nitekim hastalığı ağır geçirmede %100 etkili iken genel koruyuculuğunun ise %83,5 olduğu tespit edilmiştir. Ancak yaşla birlikte ve bağışıklık sistemini etkileyen diğer hastalıkların varlığında bu koruyuculuk oranlarında bir miktar azalma söz konusudur. Hem daha önce
Aşılama, enfeksiyon hastalıklarından korunmada önemli bir role sahiptir. Özellikle salgınlar hele de pandemi adı verilen tüm dünyayı etkileyen büyük salgınlarda bu önem çok daha artmaktadır. Dünyamızı 1 yıldır kasıp kavuran Kovid-19 pandemisinde de aşıların kritik rol oynaması beklenmektedir. Kovid-19 aşılarının amacı, ölümleri ve ciddi sağlık komplikasyonlarını önlemektir. Acil kullanım izni verilen tüm aşıların hem pre-klinik hem de klinik deneyler sonucunda başarılı olduğu görülmektedir. Hastalığın oluşmasını tamamen engelleyemese de daha hafif bir klinik tablo ile atlatılmasını sağlayacaktır.
Sinovac aşısının hazırlanma şekli ve avantajları
Ülkemizde uygulanan Sinovac aşısı, virüsün bazı kimyasallarla muamele edilmesi sonucunda hastalandırıcı özellik kaybolurken vücudun onu tanıyarak koruyucu bağışıklık kazanmasını sağlayacak yapı taşlarının korunduğu geleneksel bir yöntem olan inaktive aşı grubu içerisinde yer almaktadır. Virüsün tamamını içerdiği için bir parçası mutasyona uğrayıp değiştiğinde bile diğer proteinlerine karşı oluşan
Tam bir yıldır tüm dünya olarak Kovid-19 pandemisi ile başa çıkma yolları arayışı içerisindeyiz. Pandeminin başlarında gelen şüpheli vakalara yurt dışında bulunma öyküsünü sorarken bugün ülkemizde vaka sayısı 2,5 milyona ulaşmak üzere… Çevremizdeki herkesin ya kendisi ya ailesi ya da arkadaş çevresinde mutlaka birileri bu hastalığı tecrübe etmiş durumda. Maalesef henüz uluslararası otoriteler tarafından onaylanmış bir tedavisi mevcut değil. Peki, tedavisi belli olmayan bu hastalıkla karşılaştığımızda veya karşılaşmadan önce kendimizi korumak adına alabileceğimiz önlemler var mıdır?
Koronavirüs için D vitamini neden öneriliyor?
Yayınlarda D vitamini eksikliği olanlarda hastalığın daha ağır geçtiğinin saptanması üzerine hastalık öncesinde ve sırasında D vitamini kullanımı önerilmektedir. D vitamini normalde güneş ışığının da etkisi ile derimizde sentezlenen bir moleküldür, vücudumuzun yapı taşlarından biridir. Sadece kemik sağlığı için değil bağışıklık sisteminin de iyi çalışabilmesi için gereklidir.