Kötü tezahüratla mücadelede "hutbe"den faydalanmak ilginç bir fikir...
Bir kere maçlarda çığırından çıkan insanlardan henüz ümit kesilmemiş. Siz "Kapkaç yapmayın, vergi kaçırmayın, haraç almayın" şeklinde bir hutbe duydunuz mu hiç? Onların camiye gitmediği varsayılıyor olsa gerek. Peki, tribündekilerin camiye gittikleri ne malum?
Onun da kolayı var!..
Cuma Namazı'nda imamın kaşelemediği biletler geçersiz sayılsın!.. Sonra... Boşta bir sürü imam var, onları da tribün lideri yaparız. Maçlarda ilahi okumak, gol duası, şükür namazları falan!..
Siyasi İslam futboldan niye yararlanmasın?
Türkiye'nin ekonomik durumu ile futbolumuzun ekonomisi kesinlikle ters orantılı. Bir gün, bir güzide kulübümüzün Beckham'ı transfer ettiğini duyarsanız, hemen pılınızı pırtınızı toplayıp yurdu terk edin.
Daum'u duydunuz...
İki sezon önce çalıştırdığı Türk takımındaki futbolcuları "Kartal marka otomobile" benzeten Daum, bugün elindeki malzemeyi "şıkır şıkır bir roket" olarak nitelendiriyor.
Ekonomide rivayetler muhtelif, lakin futbol Lale Devri'ni yaşıyor.
Cim-Bom'un 'Cin' yönetimi
Cim-Bom, Leverkusen'in 5 milyon Euro fiyat biçtiği Yıldıray için giriştiği pazarlıkta, inanılmaz bir performans sergilemiş ve "Bakın kardeşim, Yıldıray gelecek sezon bedelsiz olarak uçacak elinizden. Gelin biz size 2,5 milyon Euro verelim. Hem para kazanırsınız hem de Yıldıray'a ödediğiniz paradan kurtulursunuz. Kâra bak" demiş.
Leverkusen yöneticilerinin yanıtı bilinmiyor.
Her halde şoka girmişler ve kafalarını duvarlara çarpmışlardır, "Biz bunu hiç düşünmemiştik yaa" diye.
Galatasaraylılar müsterih olsunlar... Hesap kitaptan, pazarlıktan bu kadar anlayan yönetimleri olduğu sürece daha çook kredi bulurlar.
"kuvvetsiz adalet aciz, adaletsiz kuvvet zalim" ise eğer; fenerbahçeli recep ve volkan'ın başına gelenler hangi adalete uygun "kuvvetsiz"
Hazırlık maçları yapılıyor, her iki kaleci de adeta kusursuz oynuyorlar. Karşılığında, yedeğin yedeği bir yabancı tepelerine getirilerek "onurlandırılıyorlar".
Rüştü'nün yedeği olanlar, üstün performansları sonucu ikişer rütbe aşağı indirilip Rüştü'nün yedeği bile olamayan birine, yedek olmaya zorlanıyorlar.
Derin bir aşağılık duygusuna bağlı panik sonucunda çarmıha gerilen adalet bu olsa gerek.
Sabret Volkan... Sabret Recep...
