Olay yeri, İzmir.
Dağ köyleri değil kentin merkezi.
Şikâyet; taş atılması, cam kırılması.
Şikâyetçi; Türkiye’nin en büyük kent içi ulaşım sistemini yöneten İZBAN. (İzmir Banliyö Sistemi)
Aliağa’dan, Menderes’e hızla yolcu taşıyor.
Olay önemli.
Davanın sonucu olaydan daha önemli.
Nevşehir Kültür ve Turizm Müdürü 35’nci kez görevden alındı.
Müdür Velettin Birsöz, 34 kez yargı kararıyla görevine dönmüştü.
Bakalım, mahkemenin kararı bu kez nasıl olacak?
Yerinde kalacak mı, gidecek mi?
* * *
“Yiğidi öldür, hakkını yeme...”denilse dahi, nedense ön yargıları yıkamayız.
At gözlüklerini kaldıramayız.
Oysa tek gerçek vardır.
Takdir; çalışanın, üretenin, fikrini söyleyenin hakkıdır.
* * *
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İzmir’e küçük çözüm paketi hazırlamış.
Açıkladı.
Orhan Beşikçi, tarih araştırmacısı ve yazardır.
İzmir sevdalısıdır, kent gözlemcisidir.
En eski semt Basmane’nin her taşını bilir.
Her evin öyküsüne sahiptir.
Çevresine gönül gözüyle bakar.
* * *
Kitaplarında; İzmir’in coğrafyasını, değişimini, kültürleri, toplumsal yaşamı, doğal güzellikleri, kaybolan değerleri...
Bugün bayram.
Şeker tadında kutlamak gerek.
Yaşamı zindan etmenin...
“Huzur azgını” olmanın...
Kem gözlere, sözlere kanarak mutluluğu parçalamanın anlamı yok.
* * *
Mutluluk tadını çıkardıkça artar.
Vatanın yeşili yanıyor.
Ülkenin ciğeri yok oluyor.
Her gün ayrı bir yer, aynı anda, farklı noktalarda ateşe veriliyor.
* * *
Uzağa gitmeyelim, son iki haftada...
Dalaman’da başladı, zar zor söndürüldü.
Bodrum’a atladı, Yalıkavak’a sıçradı.
Ve tarihe karıştı.
“Çivi çaktırmaz, kazma vurdurmaz, yüz güldürmez, malın muradını göstermez, git-gel yaptırır, adamın anasını ağlatır” dedikleri.
SİT kurulları kaldırıldı.
Resmi ismiyle; Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulları.
17 Ağustos’ta çıkan kararname ile...
Yetkileri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredildi.
Seçim öncesinin Çevre ve Orman Bakanlığı’nın kör-topal işleyen yapısı ve işlevi de çökertildi.
Yalnızlık, kader değil tercihtir.
Kimsesizlikle karıştırılmamalı.
Öksüz, yetim, evsiz, dul vs. ilgisi yoktur.
Bilerek yaratılan ruhsal boşluktur.
Aslında...
Beynin yarattığı durumdur.
Uyum güçlüğünün kendisidir.