Erdal İzgi

İzmir Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu.
CHP İzmir’in en önemli kuruluydu.
Tüzükte olmamasına rağmen özen izinle oluşturulmuştu.
Yapısı, çalışmalarıyla ülke geneline model gösterilmişti.
* * *
Platform, siyaset üstü bilimsel çalışacaktı.
Çözüm bekleyen, tartışmaya açılması gereken ekonomik ve sosyal konuları belirleyecek...

Taktik mi?
Samimiyet mi?
Duygunun dışa vurumu mu?
İçtenlik mi, iyi niyet mi?
Liderlik çıkışı mı?
* * *
Sorunun yanıtı; açıklanmayan mektuptadır.

İstatistik veri, bilgiye gerek yok.
Tablo ortada.
Gençlerimizin çoğu işsiz. Diplomaları olsa da yaramıyor.
Gizli işsizleri de toplarsak;
Her on kişiden ikisinin cebi boş, şaşkın.
* * *
Bu işsizlere ilginç öneri.

Demokratik, sosyal, hak ve hukuka dayalı yönetimimizde...
Her ikisi de oyla seçilir.
Aynı seçmene gider oy ister, aynı sandıktan çıkar, mazbatasını alırlar.
Milletvekili ve belediye başkanı.
Eski deyimle; mebus ve reis.
* * *
Belediye başkanı, bölgesindeki insanın doğum öncesi ve ölüm sonrasından bile sorumludur.

Avukat Arif Ali Cangı.
İzmir Barosu’nun özgürlükçü solcusudur.
“Birlikte başaracağız” platformu kurucusudur.
Yazardır; sivri dilli gibi kalemi keskindir.
Doğanın zararına, vatandaşın kazıklanmasına dava açar, sonuna kadar kovalar.
*
İzmir’de iki yıl önce suya zam yapıldı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Muğla’daki CHP Çalıştayı’nda ani çıkış yaptı:
“İl genel meclisleri kapatılsın... Yetkileri belediye meclislerine devredilsin.”
* * *
Gerekçesi:
“İl Genel meclislerinde kim iktidar olursa olsun, yetki vali ve encümende. Meclis yetkisiz kalıyor, siyasi iktidarın eline düşüyor.”
* * *
Egeli il genel meclis başkanları bir anda ayaklandı.

İzmir Barosu’nun eski, DSP İzmir örgütünün eski Başkanı Özdemir Sökmen, hafta sonunda Eskişehir’de CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile karşılaşmış.
Kendini tanıtmış, dert yanmış:
“Efendim, 10 aydır partiye üye olamadım...”
Kılıçdaroğlu şaşırmış:
“Nasıl yani?”
* * *
Üç gün sonra CHP genel merkezinden Yüksek Disiplin Kurul Üyesi Kemal Cengizoğlu, mağdur Sökmen’i aramış.

Neredeyse dövecek.
Burnundan soluduğu kelimelerinden belli oluyor.
Cümlelerine girmiyorum.
Çılgınlığını sinirine bağlıyorum.
***
Takmış İzmir milletvekillerine.
Sanki hepsini ben seçmişim!