Kimse kimseyi kandırmasın.
İmzanın atılmadığı, çalan telefona bakılmadığı, mesainin vakitsiz tamamlandığı, memurun siyasilerle karşılaşmak istemediği İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde...
Bürokrasideki değişim, birilerinin savunduğu gibi sinerji yaratma değil emeğin katliamıdır.
Kişilerin ekmeği ve onuruyla oynanmasıdır.
* * *
Başkan Aziz Kocaoğlu diyor ki;
“Belediyecilik zor iştir... Belli bir süre sonra çalışanlar rutine (sıradanlık) düşüyor. Değişimler, bunu engellemek için yapılan düzenlemedir.”
1 Temmuz’da Denizcilik Bayramı ile başladık.
* * *
Ardahan Posof Yayla Şenliği.
Isparta Uluborlu Kiraz Festivali.
Kırklareli Demirköy Çilek Festivali
Ordu Fındık Festivali.
Sivas Suşehri Karacaoğlan Yayla Şenlikleri.
Uyarı; küçük esnafa, krediyle üretim çarkını döndürenlere, borçlanarak yatırıma girişenlere...
Dövizle tesis kuranlara, dişinden tırnağından artırdığının üzerine borç-harçla gelecek arayanlara...
Hazırlıklı olun.
Gözünüzü dört açın.
Şimdiden önlemleri alın. A,B,C hatta yumuşak G planını yapın.
* * *
Ardı ardına iki büyük açıklama geldi.
Gazetenin siyaset sayfasında iki haber.
AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay özel poz vermiş.
Türk filmlerindeki yaşlı jönler gibi imalı gülümsüyor.
Demeci:
“Güçlü teşkilatız... Üye sayımızdaki artış başarımızın tescili”
Seçim döneminde 39 bin yeni üye kaydedilmiş.
Kadın üye sayısı patlamış.
Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur.
İsterim ki...
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun hazırladığı plan vardır.
Dilerim ki...
Kentin yönetimine ilişkin yeni hedefler koymuştur.
Beklerim ki...
Hedef güzel, plan iyi olsun. Şehrim kabuğunu çatlatsın.
Hala belli değil.
CHP milletvekillerine “TBMM’de yemin etmeme” fikri kimden çıktı?
İlk kim söyledi, kimler körükledi?
Günler süren direnişin sonrasında, o fikri ortaya atan, savunanlar sonra nasıl çözüldü?
En gizli oturumdaki konuların daha bitmeden, sokakta duyulduğu CHP’de bunun afişe edilmemesi hayret verici.
* * *
Bilinen gerçek...
Her ne kadar...
İşlerin ağır yürümesi, kuralcılık, kırtasiyecilik, sorumluluktan kaçma, işi yokuşa sürme, varlığını kabul ettirme olarak bilinse de öyle değildir.
Kendine göre kuralları, iç dinamiği vardır.
Zaten Latince kelime anlamı; masaların egemenliğidir.
“Burra-kratos”
* * *
En anlamlı tanımı Honore De Balzac yapmıştır:
Yazıyı iyi okuyun.
Bilgileri aklınızdan çıkarmayın.
Gün gelir karşılaşırsanız;
“Beni kimse uyarmadı...” demeyin.
* * *
Hayat zorlaşıyor.
Nüfus arttıkça, şehirler büyüdükçe istenmeyen olaylar artıyor.