Güneydoğu Anadolu, yıllarca terör belasından çok çekti; terör, turizmin, sanayinin, tarımın gelişmesinin önünde bir engel oluşturdu. Turistik gezi amacıyla gidenler, içlerinde bir güvenlik endişesi duymadan edemiyordu. Son yıllarda bu kaygı epey aşılmıştı. Güneydoğu’daki kentlerimiz, turist çekebilmek için büyük çaba içine girmişlerdi. Ben de bu çabalarına destek olmak amacıyla defalarca bu kentlere gittim, en uç noktalara kadar… Gördüm ki; bu toprakların sadece terörle anılması büyük bir haksızlık. Çünkü bu bölgede, aynı zamanda binlerce yıllık bir tarih, eşsiz bir kültür ve yürekten gelen bir konukseverlik var.
Ve şimdi... Türkiye’nin yıllardır süren mücadelesiyle terör örgütü PKK’nın kendini feshetme ve silah bırakma kararı almasıyla yepyeni bir dönem başlıyor. Bu karar, sadece bir güvenlik gelişmesi değil, aynı zamanda Güneydoğu’nun makûs talihinin değişeceğinin de işareti.
Yıllardır gitmek isteyip de terörden çekinerek gidemeyen vatandaşlar artık rotayı bu topraklara çevirecek. Hakkâri’nin dağlarında rahatlıkla yürünecek, Mardin’in taş sokaklarında fotoğraflar çekilecek, Van Gölü’nde tekne turlarına çıkılacak, Siirt’in büryanı, Batman’ın Hasankeyf’i yeniden keşfedilecek.
Peki, bu noktada kime ne iş düşüyor?
Elbette bu noktada yerel yönetimlere büyük sorumluluk düşüyor. Valiler, kaymakamlar, belediye başkanları kolları iki kat sıvamalı. Yollar, konaklama, tanıtım, etkinlikler, yöresel ürünlerin markalaşması, gençler için sosyal alanlar, kadınlar için üretim destekleri… Yani sadece huzur yetmez; o huzuru yaşanabilir, sürdürülebilir bir konfora dönüştürmek gerekir.
Hakkâri, Şırnak, Mardin, Siirt, Van, Bitlis, Batman, Muş, Ağrı, Elazığ, Tunceli, Diyarbakır... Bu şehirlerin her biri, âdeta birer açık hava müzesi.
Eminim ki bugünden itibaren bu şehirler hiç olmadığı kadar turist çekecek. Yeter ki biz hazır olalım. Yeter ki güzel haberleri, güzel hizmetlerle taçlandıralım.
Güneydoğu'ya bahar geliyor. Şimdi o topraklarda çiçek açma zamanı. Ve biz, bu çiçeklerin solmaması için üzerimize düşeni yapma zamanındayız.
Genç, dinamik, başarılı
Geçen hafta katıldığım 4. Antalya Uluslararası Gastronomi Festivali FoodFest ile ilgili yazımda, festivalde konuştuğum belediye başkanlarıyla aldığım notları paylaşacağımı söylemiştim. Bu notlar arasında beni en çok etkileyen isimlerden biri, Korkuteli’nin “Topuklu efesi”, Belediye Başkanı Saniye Caran oldu.
Saniye Caran, deyim yerindeyse bir kaleyi yıkarak Korkuteli Belediye Başkanı seçilmiş. Üstelik henüz 29 yaşında ve adaylık sürecinde kucağında 7 aylık bebeğiyle seçim çalışmalarını yürütmüş. Cesareti, kararlılığı ve enerjisiyle bu ülkenin genç kadınlarına ilham veren bir lider profili çiziyor.
Göreve geldikten sonra kadınları ve gençleri merkeze alan projelere imza atmış. “Anne Taksi” uygulaması annelere nefes aldırırken, gençlerin kaliteli kahveye uygun fiyatla ulaşabilmesi için hayata geçirilen “Korbx” projesi, gençliğe dokunan samimi bir yaklaşımın ürünü. Kadınlara yönelik istihdam sağlayan kurslar ise sosyal belediyeciliğin yerelden nasıl büyüyebileceğini gösteriyor.
Topuklu Efe Caran, sadece bir ilçeyi değil, bir anlayışı değiştiriyor. Mücadeleyle gelen başarı hikâyesiyle Türkiye’nin dört bir yanındaki kadınlara “sen de yapabilirsin” mesajı veriyor.
Korkuteli’de atılan bu güçlü adımı alkışlıyorum.
Öte yandan, Türkiye’de tarımın zorluklarından, üreticinin yükünden sıkça söz ediyoruz. Girdiler yüksek, emek büyük… Ama tüm bunlara rağmen toprağına sımsıkı sarılan, üretmekten vazgeçmeyen bir çiftçi var bu ülkede. Ve onların yanında duran, elini taşın altına koyan belediyeler de. Tıpkı Kayseri Büyükşehir Belediyesi gibi.
Başkan Dr. Memduh Büyükkılıç, tarım ve hayvancılığa verdiği önemle sadece beton binalar değil, bereketli topraklar da inşa ediyor. Son 6 yılda Kayseri’de çiftçilere tam 3 bin 992 ton tohum dağıtılmış. Bu rakam sadece bir destek değil, aynı zamanda bir vizyonun göstergesi.
2025 yılı itibarıyla son olarak 11.5 milyon liralık yatırımla 200 ton nohut ve 38 ton mercimek tohumu üreticiye ulaştırıldı. Bu dağıtımlar sadece törenlerle değil, üreticiye duyulan güvenle yapıldı. Üretici memnun, tarlalar umut dolu.
Başkan Büyükkılıç’a bu anlamlı destekleri için kocaman bir alkış! Çünkü şehirler sadece yollarla değil, tarlalarla da büyür.
Sağlıcakla kalın…