Yerel seçim startı verildi

27 Temmuz 2012


Öncelikle Yeni Asır’ı kutluyorum. “Kentsel Dönüşüm Zirvesi” dört dörtlük düşünülmüş bir organizasyondu. Toplantı salonundan herkes kendine göre bir sonuç çıkararak ayrıldı. Kimisi bu değişimde ne kadar çimento satacağının hayallerini kurarken, bazıları da inşaatçılığa soyunmanın zamanının geldiğine inanıyordu. En önemlisi de salonu siyasi bir arena olarak gören politikacıların karşılıklı mesajlaşmalarıydı.
Zirve karşılıklı atışmalara sahne olup hava gerilince toplantı gazetelerin manşetlerinde “Gergin Zirve”, “Gerilimli Zirve”, “Barış Bozuldu” şeklinde yer aldı.
Genelde söylemler kentsel dönüşümün nasıl olması gerektiği üzerineydi ama konuşmacılar bir yıl öne çekileceği konuşulan yerel seçimleri düşünerek mesajlarını oldukça net ve sert verdiler.
Salon siyasiler, iş adamları, kanat önderleri, oda başkanları, sivil toplum örgütü ve basın kuruluşlarının temsilcileri tarafından doldurulmuştu.
Kendilerini önümüzdeki seçimlere hazırlayan siyasetçilerin her zaman bir araya gelmek istediği kesimlerin temsilcileri salonda onları dinliyordu. Buda geleceğini düşünenler için kaçırılmayacak bir fırsattı.
Bu ortamı da en güzel Aziz Kocaoğlu değerlendirdi. Başkanlık dönemlerinin

Yazının Devamı

Çeşme, dağ başı mı?

21 Temmuz 2012

Yazı başlığımı bir kez daha tekrarlamak istiyorum:
Çeşme dağ başı mı?
Bu soruyu Çeşme Kaymakamı’na ve İzmir Valisi’ne soruyorum.
Bir sorum daha var; Çeşme Türkiye sınırlarında mı?
Yoksa Kuzey Irak’ta bir bölgede mi?
Herkesin bildiği gibi “Burası dağ başı mı?” deyimi, devletin kanunlarının geçmediği, herkesin kendisinin hem yargıç hem de savcı olduğunu düşündüğü ve beğenmediği olaylarda cezayı kendi yöntemleriyle verdiği bir başıbozuk düzenin ifadesidir.

Yazının Devamı

Çeşme’den Demis Roussos geçti

20 Temmuz 2012

Her şeyden önce şunu yazmalıyım. Cumartesi gecesi çok güzel, keyifli ve müzik ile dolu bir gece oldu. Amfitiyatroya gelen yaklaşık 2 bin 500 kişi muhteşem bir konser izledi.
70’ine merdiven dayayan ünlü şarkıcı, başta ben olmak üzere tiyatroyu dolduranları güzel sesi ve yorumuyla yıllar öncesindeki anılarımıza götürdü. Goodbye My Love Goodbye, Forever and Ever, Rain and Tears gibi klasikleşmiş parçalara Demis hayranları olarak eşlik ettik.
Yaklaşık 22.00’de başlayan konser 24.00’e doğru bittiğinde herkes rüyadan uyanır gibi oldu. Şef İbrahim Yazıcı yönetimindeki 62 kişilik dev senfoni orkestrası geceye ayrı bir renk kattı.
Buraya kadar yazdıklarım Cumartesi gecesinin güzellikleriydi. Bir de Demis Roussos’un perşembe günü Sakız üzerinden Çeşme’ye gelişi ile birlikte yaşanan olaylar vardı. Üç günde güzelliklerin yanı sıra çok can sıkıcı olaylar da yaşandı.
Bunların başında Ilıca Otel’in tüm kurumsalına ve ismine yakışmayan bir şekilde müşteriye, yani Demis Roussos’a davranış ve hizmet anlayışıydı.
Ünlü sanatçı kaldığı süre içinde gördüğü muamele yüzünden üç defa ülkesine dönmek istedi. Otel yönetiminin özellikle Genel Müdür’ün anlaşılmaz ve uzlaşmaz tavrı Demis’i

Yazının Devamı

Demis Roussos’la buluşmak

13 Temmuz 2012


İnanıyorum ki benim yaş gurubumdaki birçok insan 60’lı 70’li yıllarda en güzel ve romantik günlerini Demis Roussos’un müziklerini dinleyerek geçirmiştir.
Bugün evliliklerinde belli bir yıla gelenler, sevdiklerinden “Evet” kelimesini onun eşsiz müziklerinin eşliğinde duymuşlardır.
Demis ile Kırım’da karşılaştığımda ilk aklıma gelen, bu dev sanatçıyla Çeşme’de nasıl buluşuruz oldu. Yalta’da konuşulan ve temenni olarak yola çıkılan proje Ege’nin bu güzel sahil kasabasında yarın gerçeğe dönüşüyor.
Projeden kime söz ettiysem herkes “çok güzel, muhteşem” diyerek bana destek çıktı.
Geldiğimiz noktada sevinerek şunu görüyorum ki, çok iyi olmuş ve Yalta’daki konuşmaları hayata geçirmişim diyorum. Milyonlarca insanın sesini ve şarkılarını duyduğu zaman kendinden geçmesine neden olan efsane sanatçıyı Çeşme’de, Türkiye’de ağırlamak bana ayrı bir gurur veriyor.
Etkinlik fikrini ilk paylaştığım ve hemen hayata geçirelim diyen TÜLOV ve Ege Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan’a, Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu’na, Sanatçı Akgün Çavuş’a ve Şef İbrahim Yazıcı’ya çok çok teşekkür ediyorum.

Yazının Devamı

Çeşme’yi yazmaya devam

6 Temmuz 2012

Ses savaşları, gürültü, uykusuz geceler, “Çeşme huzurevi mi?” tartışmaları içinde temmuz ayını bulduk.

Bu söylemler içinde de yazı tamamlayacak gibiyiz. Çözüm ne derseniz, biraz uzak olduğunu söyleyebilirim.

Dikkat edin Ege sahillerinin hiçbir noktasından Çeşme gibi gündem oluşturan bu tür haberler yok.

Oralarda da eğlenmek ve uyumak isteyenler yok mu? Mutlaka var. Ama tartışmanın odak noktası Çeşme.

Yazının Devamı

O gazeteci benim

29 Haziran 2012

Ey İzmirliler cadı avına çıkmayın.
Paris’te Loscartes’e Yönlendirme Kurulu’ndan üç İzmirlinin istifası ile ilgili düşüncelerini soran gazeteci benim, bu bir sır değil.
Genel Sekreterin cevabını da canlı yayında anlattım ve yine canlı yayında Aziz Kocaoğlu ile Hamdi Türkmen’in görüşlerini aldım; hepsi arşivlerde var.
Şimdi gelelim Geza Dologh’un ne demek istediğine?
12 Haziran sunumuna günler kala İzmir’i sarsan üç istifanın EXPO merkezinde nasıl yankılandığını tüm İzmir merak ediyor ve bunun cevabını arıyordu.
Paris’e giderken bile kafilenin tek merak ettiği soru buydu.
İstifalar BİE’de nasıl karşılandı ya da karşılanacak?

Yazının Devamı

ŞİMDİ DE LAZER SAVAŞLARI

26 Haziran 2012

Aya Yorgi’de Çelebioğlu Ailesi ile beach club yöneticileri arasındaki ses savaşlarını sonlandırmak için çabalar sürerken, bu kez lazerli gerilim başladı

Çeşme Aya Yorgi Koyu’nda Marekech Beach Club yöneticileriyle Çelebioğlu Ailesi arasında devam eden ses savaşlarına bu kez lazer savaşları eklendi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın konuya el atmasından sonra işlerin yoluna gireceği ümit edilirken, 16 yıldır süren savaş, lazerlerin ortaya çıkmasıyla yeni bir boyut kazandı.
Pazar günü akş­­amüstü herkes sakin bir şekilde günün tadını çıkarırken, Çelebioğlu Ailesi’nin bahçesinden yükselen ses, değil koyu, tüm Çeşme sahillerini yerinden oynattı.
Çeşme zıpladı
Arkasından hava kararınca da gökyüzünü ve sahili gündüze çeviren, “uçak düşüren” diye de tabir edilen lazer ışınları devreye girdi. Gece gündüze döndü, binlerce wattlık ses başta Çeşme’yi zıplattı. Çelebioğlu Ailesi, konuyla ilgili olarak şu mesajı verdi:
“Ben Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım başta olmak üzere Emniyet Müdürü, Kaymakam, Çevre İl Müdürü kimseyi dinlemem. Kuralları ben koyacağım. Çeşme “huzur evine” dönecek. Oteller, restoranlar, esnaf umurumda değil. Ben 23 gibi yatağıma

Yazının Devamı

Çelebi Ailesi’ni kim durduracak?

24 Haziran 2012

Aya Yorgi koyunda ses savaşları tam gaz devam ediyor. Bu sefer Bakan Yıldırım ister istemez kendini bu kavganın ortasında buldu. Olay şu an Bakan baskısıyla biraz duruldu gibi gözüksede, savaş önümüzdeki günlerde her an yeniden patlayabilir. Önceki gün ilk deniz uçağı seferi için Çeşme’ye gelen Bakan Yıldırım, bu şirin ilçede tatil yapan futbolcularla bir araya gelmek istedi. Onların her gün Aya Yorgi koyundaki Marakesh’te buluşup kendi aralarında top oynadıklarını duyan Bakan hem ünlü futbolcuları görmek he de onlara yeni sezonda başarılar dilemek için Marakes’e gelince kendini bir anda olayların içinde buldu.

Arda Turan, Selçuk İnan, Gökhan Gönül, Burak Yılmaz, Selçuk Şahin, Semih, Ufuk ve Necati ile bir araya gele yıldırım futbolcuların eğlencelerine ortak olup sohbet etmek üzereyken yan taraftan yani Çelebi’lerin bahçesinden yeni ithal edilen binlerce wattlık müzik sistemi devreye girdi.

Girdi ne kelime. Adeta müzik işkencesi başladı. Plajdaki yüzlerce insan kulaklarını kapamaya çalışırken, masalardaki bardaklar ve tabaklar yerinden oynadı.

Derhal Can Çelebi’nin bulunması isteyen Bakan Yıldırım, “Ben Çelebi’yi iş adamı olarak biliyordum, Çelebi iş yapar,

Yazının Devamı