Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Milliyet'in başarılı muhabiri Nedim Şener, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, yeni kurulan "Yenidoğan Gıda Pazarlama" şirketine yüzde 12 ortak olduğuna ilişkin bir haber yazdı. Şirketin, Ülker ürünleri pazarlayacağı, 6 bin noktaya aynı şirketin ürünlerinden Cola - Turka dağıtacağını da bildirdi.
Nedim Şener, Ülker yöneticilerinden Atilla Özokur'la da görüştü. Başbakan'ın yeni kurulan şirkete ortak olmasının etik olup olmadığını sordu. Özokur, bir sorun olacağını sanmadığını, Başbakan Erdoğan'ın eskiden beri ortakları olduğunu, diğer şirketlerde de ortaklığı bulunduğunu, yeni kurulan şirkette de aynı oranda ortaklığının bilgisi dahilinde gerçekleştiğini belirtti.
Hukuken Başbakan'ın ticaretle uğraşmasına, şirket ortağı olmasına bir engel yok ama etik açıdan da kamu vicdanında onay gören bir durum değil.
Hele Türkiye gibi siyasetle ticaretin iç içe girdiği, birlikte yürütüldüğü bir ülkede Başbakan'ın, siyasetle ticareti birlikte yürütmemesi gerekir.
Bir şirketin ortağının Başbakan oluşu ister istemez ayrıcalık yaratır. Erdoğan ve ortağı olduğu şirket istemese bile, sırf Başbakan'a şirin gözükmek için o şirketin ürününü almak, satmak isteyecekler çıkacaktır.
Bu bir Türkiye gerçeği...
Öyle ki, siyaseti sadece ticaret için yapanlar az değil. Yakın geçmiş bunun örnekleriyle dolu...
Türkiye'de başbakanların, bakanların, liderlerin kendileri, kendileri olmasa bile yakınları ticaretle uğraşmak ve başarılı olmak zorunda mıdır?
Aileden sermayedar olmadığı halde daha 30'una gelmeden banka sahibi olan veya dev holdingler kuran siyasi yakınlarının ticari dehaları nereden gelir, acaba?
Malvarlığını açıklamak için kırk dereden su getiren başbakanlar neden Türkiye'den çıkar?
Bırakın Başbakan olmayı, Başbakan'ı bir kez görenlerin bile bu yakınlığı ticarete dönüştürmeye çalıştığı, içi boşaltılan bankaların ülkeye maliyetinin en az 40 milyar dolarla ifade edildiği bir ülkede, Başbakan'ın her açıdan örnek bir tutum içinde olması gerekir...
Başbakan Erdoğan'ın yeni bir şirkete ortak olma ihtiyacı var mıdır? Bunu gelecek kaygısıyla yapmış sayılabilir mi?
Hayır. İhtiyacı yoktur.
Her fırsatta gelişmiş demokratik ülkeleri örnek gösteren Başbakan Erdoğan'ın, bu konuda da örnek alacağı uygulamalar vardır. Batı ülkelerinde olduğu gibi siyasilerin ticari işlerini tasfiye etmeleri veya bir kayyuma devretmeleri...
Yeni şirketlere ortak olmak bir yana eski ortaklıklarıyla ilgili olarak bu kararı alması uygun olur...
Sadece Başbakan'ın değil, bakanların, milletvekillerinin, belediye başkanlarının da böyle davranması gerekir.
Siyaset ve ticaret arasına önce onlar duvar çekmelidirler ki, yolsuzlukla mücadele başarılı olsun, Türkiye hesap sorsun...