Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Baykal, Irak'taki gelişmelerle ilgili olarak Erdoğan'a yaptıkları, "asker gönderme yetkisi" önerisinin "tarihi bir çağrı" niteliğinde olduğunu savunuyor.CHP liderine göre, Irak'taki gelişmeler, Kuzey Irak'taki durum, Kerkük'le ilgili hazırlıklar ve muhtemel senaryolar, terörle mücadele zorunluluğu Türkiye'nin "uyanık, her olasılığa hazır ve caydırıcı" olmasını gerektiriyor.Kuzey Irak'ta muhtemel bazı gelişmelere "beka sorunu" olarak bakan Türkiye'nin, sürekli "temennide bulunan ve ağlayan" bir ülke konumundan hızla çıkması ve ağırlığına, gücüne, etkinliğine ve ciddiyetine uygun bir dış politika çizgisine gelmesi gerektiğini savunuyor. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, Irak'taki gelişmeler ve alınacak önlemler konusunda "kapalı oturum" önerisinde bulunuyor. Baykal, dün sorularımızı yanıtlarken, Erdoğan'a TBMM'de, "kapalı oturum" çağrısında bulundu ve şu değerlendirmeyi yaptı:"Türkiye Başbakanı, Türkiye hükümeti boş konuşmaz. Konuşmamalıdır. Başbakan Erdoğan bir süredir bazı temenniler ve yakınmalarda bulunuyor. ABD'ye dönük serzenişleri var. Dışişleri Bakanı Gül de Türkiye'nin her ihtimale göre hazırlık yaptığını söylüyor. Türkiye gibi bir ülkenin Başbakan'ı ya ağzını açmamalı ya da açtı mı gereğini yapmalı.Ben Başbakan Erdoğan'a, TBMM'de kapalı bir oturum öneriyorum. Irak konusunu Meclis'e getirsinler, bir kapalı oturumda enine boyuna ele alalım, ihtiyaç duyuyorlarsa, asker gönderme yetkisi de verelim. Boş konuşmasınlar. Ciddi olsunlar. Türkiye söylediklerini yapabilecek hukuki zemine de sahip olsun. Şu anda hükümetin elinde TBMM'nin verdiği asker gönderme yetkisi yok. Bu yetki verilmişti. Kullanılmadı. Süresi doldu. Şimdi ihtiyaç varsa boş söz söylemek yerine, gelsinler Meclis'te genel görüşme yapalım ve gerekirse yetkiyi verelim." Kapalı oturum çağrısı Baykal, hükümetin 1 Mart tezkeresi öncesinde yaptıkları uyarıları da dikkate almadığını, ancak bugün şikâyet etmeye başladığını belirterek şöyle konuştu:"Türkiye, Irak sınırının güneyinde önlem almalıydı. Bunu önermiştik. Kimseden izin almasına da gerek yoktu. Gerektiği kadar askeri birlikle sınırın güneyinde önlem alınsaydı, bugün şikâyetçi oldukları sorunlar yaşanmazdı. Türkiye'nin buna ihtiyacı var. Bu ihtiyaç dünyaya izah edilebilirdi. Türkiye bu önlemi alsaydı hem sınır kontrolü daha rahat yapılır, C-4'ler geçemez, teröristler sızamaz, Kerkük'te demografik yapı bozulamaz, hem de Türk askerinin kafasına çuval geçirilemezdi. Bunu hükümete önerdik. Ancak hükümet bunu yapamadı. Şimdi de sadece ağlıyor, temennide bulunuyor, şikâyetçi oluyor. Türkiye böyle yönetilecek bir ülke değildir. Manzara iyi manzara değil." Sınırın güneyinde önlem Baykal, bugünkü önerisinin de 1 Mart tezkeresine hayır oyu vermeleriyle çelişmediğini şöyle ifade etti:"1 Mart tezkeresi sanıldığı gibi Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ABD ile birlikte bir operasyon olanağı vermiyordu. 1 Mart, Türkiye'ye ABD askerinin yerleşmesini öngörüyordu. Biz, ABD askerinin Türkiye'ye girmesine hayır dedik. Türk askerinin gönderilmesine ise evet oyu verdik. Bugün de aynı çizgideyiz." fbila@milliyet.com.tr İşgal değil güvenlik