Beşparmak Dağları'nın Kıbrıs'ın içine, Lefkoşa'ya bakan yüzünde dev bir KKTC bayrağı vardır. Nereden baksanız bu dev bayrak görülür. Doruğa yakın bir yükseklikte dağa kazınmıştır. Rum tarafından da görünür. Kıbrıs Türkü'nün gururudur. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'nda en çetin çatışmaların yaşandığı Beşparmak Dağları'nda şehitlere saygı, Kıbrıs Türkü'ne güven sunan bir duruşu vardır...
Kıbrıs Rum Yönetimi, dün bir talepte bulundu. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a iletilen talep şuydu: "Anlaşma imzalanmadan bu bayrağı silin."
Umutsuzluğu perçinlendi
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bu talebin şoku ve üzüntüsü içindeydi. Şöyle dedi: "İşte geldiğimiz nokta bu! Bayrağı silin diyorlar! Ne bayrağımızı, ne halkımızı, ne devletimizi kabul ediyorlar. Bizi yok sayıyorlar. Rumların anlaşmadan anladıkları budur."
Bu son talep Denktaş'ın, iki kesimliliğin korunması ve güçlendirilmesi, iki eşit egemen toplumun kabul edilmesi ve güvence altına alınması, güvenilir bir sınır oluşturulması, Türkiye'nin garantisi gibi konularda Türk tarafının taleplerinin kabul edileceğine ilişkin umutsuzluğunu daha da perçinlemiş oldu.
Bayrağın silinmesi talebini KKTC Cumhurbaşkanı, böyle değerlendiriyor.
Gül'ün ricasını reddetti
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş dün telefonla konuştular.
Dışişleri Bakanı Gül, Denktaş'a, İsviçre'ye gelmesi ve dörtlü görüşmelere katılması için ricada bulundu. Katılması halinde Türk tarafının kendini daha güçlü hissedeceğini belirtti ve kararını değiştirmesi için ısrar etti.
Denktaş'ın Gül'e verdiği yanıt ise şu oldu:
"İlginize ve davetinize teşekkür ederim. Ben görüşmeleri buraya kadar getirdim. Olmazsa olmazlarımız konusunda en küçük bir ilerleme sağlanamadı. Rumların yaklaşımı ortadadır. Bir pazarlık marjı bırakmadılar. Bize 'Gelin Rum devletine eklenin' diyorlar. AB'nin yaklaşımı da budur. Ben, İsviçre'ye gitmeme kararını bu nedenle aldım. Ümidim kalmadı. Türkiye ve Kıbrıs Türkü harcanmamalıdır. Ama, KKTC hükümeti katılmış olacak. Başbakan, Dışişleri Bakanı, İsviçre'ye gidecek, heyet tam yetkili olacak. Eğer siz Türk tarafının olmazsa olmazlarını İsviçre'de plana geçirebilirseniz bundan çok mutlu olurum ve sizi alkışlarım."
'AB, Rumları destekliyor'
Denktaş, Kıbrıs'ta yapılan müzakerelerin vardığı noktayı ve İsviçre'ye gitmeme kararının gerekçelerini içeren mektubunu da Başbakan Erdoğan'a gönderdi.
Denktaş, mektubunda, Rumların ve AB'nin yaklaşımının, Türk tarafının, mevcut Rum devletine eklenmesi biçiminde olduğunu, mevcut devletin bir dairesi olarak yer verildiğini, AB müktesebatı açısından bir güvence verilmediğini, bu haliyle planın kabul edilmesinin Kıbrıs Türkü'nün sonu anlamına geleceğini belirtti. Ayrıca Türk tarafına Anayasa hazırlama olanağı sunulmadığını, Türk tarafının bütün taleplerinin müzakere bile edilmeden geri çevrildiğini, AB'nin de Rum tarafını desteklediğini vurguladı. Dörtlü görüşmelerden de umutlu olmadığını, bu gerekçelerle İsviçre'ye gitmeme kararı aldığını, bu aşamadaki görüşmelere KKTC hükümetinin katılacağını bildirdi.