Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Başbakan Ecevit’in sağlık durumuyla ilişkili olarak her gün yeni bir siyasi senaryo gündeme sürülüyor. Başbakan adayları öneriliyor, genel başkan adaylarından söz ediliyor. Beklentiler, temenniler gerçekmiş gibi sunuluyor.
Bu senaryo bolluğu içinde üzerinde yeterince durulmayan iki gerçek var. Birincisi, Ecevit’in öncelikleri, ikincisi de DSP Genel Merkezi’nden, Genel Başkan Yardımcısı Zeki Sezer’in yaptığı açıklama...
Önce birincisine bakalım...
Başbakan Ecevit’in rahatsızlığı süresince gündeminin ilk sırasında yer alan konu hükümet oldu. Bugün, hastanede tedavi görürken de yine gündeminde öncelikli olarak hükümet var. Başbakan, çekilmesi gerektiği önerilerine karşı, doğacak bir başbakan veya hükümet sorununun titizlikle uygulanan programa ve ekonomiye zarar vereceğini vurgulamıştı. Türkiye’nin 3 - 4 ay sürecek bir hükümet sorununa tahammülü olmadığını kaydetmişti. Bu nedenle Ecevit’in üzerinde özenle durduğu, hükümet ve Meclis çalışmalarının devam etmesidir. Hastaneye yeniden başvurmamasının, ekonominin etkilenmesi kaygısından kaynaklandığını da hastanede açıkladı.
Bu yaklaşım koalisyon ortakları MHP ve ANAP liderlerince de paylaşılmış görünüyor. Gerek Bahçeli gerekse Yılmaz, bir yönetim boşluğu olmadığını, herkesin işini yapmaya devam ettiğini ve edeceğini duyurdular.
Senaryolar, beklentiler, temenniler bir yana somut durum bu. Gerçek bu...
İkincisine gelince...
DSP Genel Merkezi’nden yapılan açıklama senaryo üretim merkezleri ile Ecevit’in koltuğunu gözüne kestirmiş olanlar veya oraya aday gösterilenler açısından önemli mesajlar içeriyor. DSP’nin, "tezgâh ve tuzaklara izin vermeyeceğiz" biçiminde özetlenen açıklamasının üzerinde durulması gerekir. Bu açıklamada "ihanetöten söz edilmesi, tezgah ve tuzaklara geçit vermeyeceğiz derken, "içeriden ve dışarıdan" vurgusu yapılması çok anlamlıdır.
Bu açıklamanın DSP Genel Merkezi’nden yapılmış olmasının bir başka mesajı da, Ecevit’in koltuğuna adaylar yakıştırılırken, bir parti ve parti örgütü bulunduğunun unutulmaması gerektiğidir. Bu açıklamayla, Ecevitler’in sahipsiz ve meydanın boş olmadığı anımsatılmıştır.
Aday ve senaryo sahiplerinin bu gerçekleri görmeleri gerekir.