ÜLKEYİ 18 Nisan'da seçime götürmek işlevini azınlık hükümetiyle üstlenen Başbakan Bülent Ecevit, seçimler hakkında ne düşünüyor?
Önceki gün, Genel Yayın Yönetmenimiz Yalçın Doğan ve Bedri Koraman üstatla birlikte Başbakan'ı ziyaretimizde bu sorunun yanıtını aradık.
Ecevit, genel kanaatin aksine, "seçimden aynı tablonun çıkacağı" görüşünde değil:
- Ben seçimlerin aynı sonuçları vereceğini sanmıyorum. Diğer partileri bilmem ama, en azından DSP için bunu söyleyebilirim. Hükümette verdiğimiz sınav, DSP'nin oylarını artıracaktır. DSP oylarındaki gelişme de seçim sonuçlarını etkileyecektir.
- Sizce seçimde hangi partiler başa yarışır? Sizin rakibiniz hangi parti olur?
- Yarış, DSP ile Fazilet Partisi arasında geçer, diye düşünüyorum. Öyle umuyorum.
- Yerel seçimlerde fiili bir ittifak düşünüyor musunuz?
- Hayır. Biz kendi adaylarımızı göstereceğiz.
- Belediye başkanlarının iki turlu seçilmesine ilişkin yasal düzenleme ne olacak?
- Meclis'in çalışma süresi çok sınırlı olacak. Bütçe Yasası ve Bankalar Yasası dışında yasa çıkması çok zor.
- Bankalar Yasası'nda uzlaşma sağlandı mı?
- DYP ve CHP'nin itiraz ettiği noktalar vardı. Arkadaşlar toplanıp bir uzlaşma sağlamaya çalıştılar. Ancak, DYP sözcülerinin yaptığı açıklamalar itirazlarının devam ettiğini gösteriyor. Ekonomik krize karşı aldığımız önlemlerin işleyebilmesi açısından bu yasa değişikliği çok önemli.
- Milli Eğitim'le ilgili tartışmalar sürüyor. Sayın Uluğbay ve Sayın Bostancıoğlu'nun konumları nedir?
- Bu konuyu izah etmeye çalıştım ama, bazı köşe yazarlarını ikna edemiyoruz. Biz, Sayın Çiller'in hassasiyet ifade etmesinden çok önce, dış ekonomik ilişkilerin önümüzdeki 3 - 4 ayda taşıyacağı önem nedeniyle bu konunun uzmanı olan Sayın Uluğbay'a böyle bir görev vermeyi kararlaştırmıştık. Sayın Uluğbay bu konularda yıllarca çalışmış, uzmanlaşmış bir arkadaşımız. Ayrıca Milli Eğitim konusunda hiçbir yaklaşım değişikliğimiz yok. Sayın Bostancıoğlu'nun da bu konuda en küçük bir ödün vermesi söz konusu değil.
* * *
DIŞ politika konusunda ise Başbakan Ecevit, Irak'la ilişkilerin soğuduğunu söylüyor.
- ABD, sizin Saddam'la ilişkilerinizi gözden geçirmenize dönük imalarda bulunuyor. Ankara - Bağdat ilişkileri nasıl?
- İlişkilerimiz eski düzeyde değil. Biraz soğuduğunu söyleyebilirim.
- Nasıl bir soğukluk söz konusu?
- Aylar önce Tarık Aziz'in bizden davet beklediği iletilmişti. Kendisini davet ettim. Yanıt bile gelmedi. Sonra Cumhuriyet'in 75. yılı törenleri için Taha Yasin Ramazan'ın geleceği bildirilmişti. Ancak o da gelmedi.
- İncirlik'in kullanılması nedeniyle olabilir mi?
- Tabii, kendilerine göre bir tepkileri var.
- İncirlik'ten kalkan uçakların bomba atması, Türkiye'nin izni ve bilgisi dahilinde mi? Başbakan olarak, bu kararlar sizin önünüzden geçiyor mu?
- Bilebildiğim kadarıyla Genelkurmay'a ve İncirlik'teki Türk komutana bilgi veriliyor. Ancak, pilotların bir tehlike ile karşılaştıklarında öz savunma anlamında silah kullanma yetkileri var sanıyorum.
* * *
BAŞBAKAN'ı ziyaretimizde, Başbakan Yardımcıları Hüsamettin Özkan ve Hikmet Uluğbay'la Maliye Bakanı Zekeriya Temizel'i çalışırken bulduk. Uluğbay, yeni görevine çoktan adapte olmuş. Gelecek IMF heyetiyle yapılacak görüşmelere hazırlanıyor. Ele alınacak ilk konunun Türk ekonomisinin yakın gözlem sonuçları olacağını söylüyor. "Bundan sonra ne yapabiliriz, diye konuşacağız" diyor.
Başbakan'ı ziyaretimizi "güvenoyu"yla noktalıyoruz:
- Güven oylamasında bir sorun bekliyor musunuz?
- Hayır. Bir sorun çıkacağını sanmıyorum.
Yazara E-Posta: f.bila@milliyet.com.tr
