Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Ankara, Irak'a asker gönderilmesini karara bağlamayı ekim ayına bırakmış görünüyor. Bu hükümetin bir bekleme sürecine girdiğini gösteriyor. Hükümet bu karara vardı ki, Meclis'in olağanüstü toplanması olasılığı Başbakan Erdoğan'ın açıklamasıyla gündemden düştü.
Ankara beklemeye geçti...
Washington da bekliyor.
Ankara ve Washington açısından "karşılıklı bekleme" sürecine girildiğini söyleyebiliriz.
İki başkent ne bekliyorlar?
Önce Washington'dan başlayalım... Irak'a Türk askeri gitmesi konusunda Ankara'nın Washington'a gönderdiği "sualname"ye gelen yanıt, ABD'nin neyi beklediğini gösteriyor. Bu yanıt, genel bir nitelik taşıyor. Özü ise şu: Ankara önce siyasi kararını versin. Washington, Irak'a Türk askeri gönderilmesi konusunda taleplerini ve koşullarını tek tek ve resmi olarak Ankara'ya bildirmeden önce, TBMM'nin kararını görmek istiyor. Bunun bir diğer ifadesi de "önce tezkereyi geçirin" beklentisi.
Washington'un bu yaklaşımı kuşku yok ki, bir önceki tezkere sürecinde yaşananlardan çıkarılan derslere dayanıyor. Tezkere geçmeden yapılan mutabakatlar, hazırlıklar, asker ve araç sevkıyatı her iki başkenti de sıkıntıya düşürmüş, sonuçta iki ülke ilişkilerini bozmuştu. Bu nedenle Washington bu kez önce tezkereyi bekleme kararı aldı ve bunu Ankara'ya bildirdi...
Washington'un beklediği tezkere...
Peki Ankara ne bekliyor?
Ankara'nın beklediği ise hem Türkiye, hem de Irak'ta koşulların asker göndermeye uygun hale gelmesi. Bu uygunluğun yakalanması için de ABD'nin Kuzey Irak'ta ne yaptığının ve ne yapacağının Ankara'ya net şekilde bildirilmesi. Soru işaretlerinin ortadan kaldırılması...
Örneğin, Kerkük'te yaşanan olayların izah edilmesi. Henüz hükümet ve Genelkurmay, bu konuda ABD'den tatmin edici bir yanıt alabilmiş değiller. Bu tatminsizlik Genelkurmay Başkanlığı'nın önceki gün yaptığı açıklamadan da anlaşılıyor. Kerkük olayları konusunda ABD ve Irak'ta ABD yetkililerine yapılan başvuruya hükümet ve Genelkurmay bir yanıt bekliyor. Bu yanıt ABD'nin Kuzey Irak ve Türkmenler konusundaki politikası açısından da Ankara için önem taşıyor.
Ankara'nın bekleme sürecine geçmesinin önemli nedenlerinden biri bu...
Umulan o ki, eylül ayının üçüncü haftasında yapılması beklenen Irak konulu Milli Güvenlik Kurulu toplantısı öncesinde Washington veya Irak'taki ABD yönetiminden bu konuda Ankara'ya bir yanıt ulaşır ve tatmin edici bir açıklıkta olur.
Öte yandan, Irak'taki aşiret liderlerinin Türk askeri konusundaki görüşlerinin belirlenmesi de bir başka bekleme nedeni. Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök'ün, "oradaki ortamın da hazırlanmansı gerekir" sözü de zamana duyulan ihtiyacı ortaya koyuyor. Türk askerinin işgalci bir görüntü ve konumdan uzak biçimde ve mümkün olduğunca görev yapacağı bölgedeki Irak halkı tarafından istenerek, oraya gitmesi gerektiği devletin zirvesince paylaşılan bir yaklaşım. Bunun sağlanması için de bilgi toplama ve temas faaliyetleri yürütülüyor.
Bütün bunlar içeriyi hazırlamak açısından da önem taşıyor. Karar verilmesi halinde tezkerenin Meclis'ten geçirilmesi ve kamuoyunca benimsenmesini sağlamak için Ankara'nın beklentilerinin karşılanması şart. Aksi halde yeni tezkerenin de Meclis'e takılması küçük bir olasılık değil.
Bu nedenle Washington'un bekleme sürecini boş geçirmeyip, Ankara'nın adım atmasını kolaylaştıracak beklentilere hızla yanıt vermesi gerekiyor.
Ankara'nın verdiği mesaj bu..