Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yön Org. Başbuğ, gazetecilerin sorularını yanıtlarken "bilgi kirliliği"ne dikkat çekti. Sınır ötesi harekât ve Dağlıca saldırısıyla ilgili gerçek bilgilere dayanmadan yorum yapan, eleştiride bulunan veya öneriler sunan yorumcuları ağır bir dille eleştirdi. Kara Kuvvetleri Komutanı Org. İlker Başbuğ, KKTC'nin kuruluş yıldönümü resepsiyonunda önemli mesajlar verdi. Org. Başbuğ, sınır ötesi harekât konusunda televizyon ve gazetelerde bilgiye dayanmadan yorum yapanlara, harekât planı önerenlere de sert eleştirilerde bulundu ve şu değerlendirmeyi yaptı:"Sınır ötesi harekât yetkisini içeren tezkere TBMM'den geçti. Bakanlar Kurulu'na yetki verildi. Sınır ötesi harekât konusu uygulama sürecinde bu süreçte karar vericileri rahat bırakın, serbest bırakın. Sivil ve asker karar vericileri rahat bırakın. Sınır ötesi harekât konusunda yakamızı bırakın." "Yakamızı bırakın" Org. Başbuğ, 23 yıllık mücadeleye rağmen terör örgütünün halen neden bitmediğine ilişkin soruyu yanıtlarken önümüzdeki dönemde yapılması gerekenler konusunda iki önemli saptamada bulundu:1. Örgüte katılım engellenmeli.2. Aynı anda örgütün dağ kadrosu çözülmeli.Org. Başbuğ, önümüzdeki dönemde bu iki sonucu sağlayacak tedbirlerin alınması gerektiği üzerinde durdu, ancak tedbirlerin detayına girmedi. "Dağ kadrosu çözülmeli" Org. Başbuğ gazetecilerin sorusu üzerine, "Dağlıca Taburu kendine verilen görevi yerine getirmiştir" diyerek bu konuda eleştiri yöneltenlere de cevap verdi. Kara Kuvvetleri Komutanı, bu sözleriyle eski TBMM Başkanı Bülent Arınç'ı da yanıtlamış oldu. Kanal 24'teki "Ankara Masası" programında soruları yanıtlayan Arınç, Dağlıca olayıyla ilgili olarak Genelkurmay'ı eleştirirken şöyle konuşmuştu: "Peki bu olay nasıl oldu? 200 kişi bir anda girdiyse termal kameralar bir işe yaramadı mı? Ayrı ayrı mı girdiler, nerede bir araya geldiler? Bu istihbarat nerede? Söyleyeceğim çok şey var da söyleyemiyorum, ancak söyleyebildiğim bunlar. Gerçeğin üstünü, 'İrtibat kaybedildi, ondan sonra da tekrar görevlerine döndüler' şeklinde açıklamak, hiçbir şeyi yok kabul edemez, hiçbir şeyin üstünü örtemez." Org. Başbuğ, saldırıya uğrayan taburun merkezinde zayiat verilmediğini, saatlerce süren çatışmalar yaşandığını, biri tabur komutanı olmak üzere tutuklandıkları belirtilen iki subayın da halen görevlerinin başında, mevzilerinde olduklarını belirtti. Dağlıca saldırısında subay ve erlerin kahramanca çarpıştığını belirten Org. Başbuğ, özellikle çatışmaya katılan 4 kobra helikopterinin pilotlarının da takdir edilmesi gerektiğini belirtti. Başbuğ, kobra pilotlarının isimsiz kahraman olduğunu söyledi. Arınç'a yanıt Org. Başbuğ, tutuklanan ve yargı süreci başlayan 8 erle ilgili olarak da şöyle konuştu:"Asayiş Kolordu Komutanlığı adli süreci başlattı. Benzer olaylarda aynı işlem daha önce de yapıldı. Hazırlık soruşturması süreci gizlidir. Bu konuda yayın yapmak Basın Yayın Kanunu'nun 129. maddesine aykırı değil midir? Suç oluşturmaz mı? Bu konuda Basın Konseyi'nden görüş belirtmesini istiyoruz. Bu kaçıncı ihlal?" Başbuğ, 8 erden biriyle ilgili iddialar konusunda ise şöyle dedi:"8 erden bir tanesi için daha önce PKK'yı destekleyen yürüyüşe katıldığı için mahkemeye verildiği belirtildi. Bu doğru, 2002'de mahkemeye veriliyor, ancak beraat ediyor. Yeni yasal düzenlemelere göre beraat edenlerin kayıtları da siliniyor." 8 er konusu Org. Başbuğ, sınır ötesi harekâtla terör örgütünün tam etkisiz hale getirileceğini düşünmek ne kadar doğru değilse, hiçbir temele dayanmadan sınır ötesi harekâtın gerekliliğini izah etmenin de o kadar yanlış olduğunu bildirdi. Başbuğ, geçmişte sınır ötesi harekâtların çok başarılı olduğunu, bu harekâtlarda sağlanan başarı sayesinde 50-60 bin sayısını hedefleyen PKK'nın 5 bin terörist sayısında kaldığını, bölge halkının desteğinin de azaldığını vurguladı.Org. Başbuğ, bu tartışmaları değerlendirirken kamuoyuna şu mesajı verdi:"Bizim TSK olarak özgüvenimiz tamdır. Her konuda kararlıyız, cesaretliyiz. Bu özgüvenimiz nedeniyle önyargıya dayanmayan görüşlere de açığız. Önyargı hiçbir bilimsel doğruya, bilgiye dayanmayan TSK'yı yıpratmaya yönelik hareketlerdir." fbila@milliyet.com.tr "Özgüvenimiz tam"