Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu, Anayasa hükümleri ve Anayasa Mahkemesi kararlarına karşın dinin siyasete alet edilmekte olduğunu vurguladı.
Org. Kıvrıkoğlu dünkü görüşmemizde, laiklik karşıtı akımların dini istismar ederek siyaset yapmaya devam ettiklerini, kendilerini merkez sağda tanımlayan partilerin de aynı tabandan oy almak amacıyla bu akımlarla mücadeleden kaçındıklarının altını çizdi.
Genelkurmay Başkanı Org. Kıvrıkoğlu, 3 Eylül 1999 günü gazetecilere yaptığı, "Şeriat yanlısı girişimler, irticacı hareketler sürdükçe 28 Şubat süreci de sürer. Bu bir süreçtir. Bu hareketler 10 yıl sürerse 28 Şubat süreci de 10 yıl sürer, 100 yıl sürerse 100 yıl sürer, 1000 yıl sürerse 1000 yıl sürer" biçimindeki açıklamayı bazı kesimlerin anlamadığını veya anlamak istemediklerini belirtti.
Org. Kıvrıkoğlu şu değerlendirmeyi yaptı:
"Anayasamızda hüküm var, Anayasa Mahkemesi kararları var. Dinin siyasete alet edilmemesi gerekiyor. Ancak bunu anlamak istemiyorlar. Kolay oy toplama yolu olarak görüyorlar. Örneğin türban konusu. Yine yasa önerileri veriyorlar. Bugün türban diyenler yarın başka şeyler isteyecekler. Oysa Anayasa Mahkemesi türban konusunu parti kapatma gerekçesi olarak görüyor. Gerekçeli karar böyle. Ama buna karşın yine de bu konu siyasi çıkar için istismar ediliyor. Verdiğimiz mesaj anlaşılmamış veya anlaşılmak istenmiyor. Ben bunun bir süreç olduğunu bu tür gelişmeleri dikkate alarak söyledim."
Genelkurmay Başkanı Org. Kıvrıkoğlu, bu tür siyaset yapanların Türk insanını geriye götürdüklerine de dikkat çekti ve şu yorumu yaptı:
"Ben Türk insanının eskiyi özlediğini sanmıyorum. Türk insanı çağdaş, medeni değerlerle yaşamak istiyor. Elbette eskinin de özlenecek yönleri vardır. Ama eskinin iyi yönleri özlenir. Toplumu, Türk insanını geri götürecek yönlerine özlem duyulmaz. Ama bazı siyaset adamları ve akımlar Türk insanını oy uğruna geri gitmeye özendiriyorlar."
Org. Kıvrıkoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terörle mücadelede dünyaya örnek olacak bir başarı kazandığını belirterek, isim vermeden AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın Rize konuşmasına da şu sözlerle yanıt verdi:
"Düzenli orduyla terör mücadelesinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin aldığı sonuç dünyada ilktir. Bu mücadelede zafer kazanmış bir ordudur. Böyle bir orduya cellat yakıştırması yapmak saçmalıktır. 10 yıl önce elbette tecrübesizlikler vardı. Ama Türk Silahlı Kuvvetleri hiç zaman yitirmeden kendini terörle mücadelenin gerektirdiği yeteneğe kavuşturmuş, özel eğitime yönelmiş ve gerekli teknolojiyi sağlamıştır. Bu açılardan dünyada her zaman örnek gösterilmiştir. PKK terörüyle mücadele 1992'de değil 1984 yılında başlamıştır. Eksikler, tecrübesizlikler daha başlangıçta saptanmış ve giderilmiştir. Terörle mücadele konsepti değiştirilmiştir. Başlangıçta teröristin hareketi beklenirken, gündüz arama - tarama yapılıp, gece beklenirken, bu değiştirilmiş ve aktif mücadele konseptine geçilmiştir. Teröristlerle 24 saat geceli - gündüzlü mücadele edilmiş ve saha hakimiyeti kazanılmıştır. Türk ordusu bir gecede 3 bin askeri bir yerden başka yere indirecek yeteneğe ulaşmıştır. Bu yönleriyle Türk Silahlı Kuvvetleri, bütün dünyada yardım ve eğitim talep edilen bir ordu haline gelmiştir."
Org. Kıvrıkoğlu, görüşmemiz boyunca dinin siyasete alet edilmesini, laiklik karşıtı akımlarla bölücü akımlara oy hesabıyla, siyasi çıkar umuduyla prim verilmesini eleştirdi.
Demokratik, laik Türkiye Cumhuriyeti'ni korumanın her vatandaşın görevi olduğunu anımsattı. Siyasi çıkar için bu görev ve ödevin savsaklanamayacağını vurguladı.
Özay Şendir
'Nefes almak için izin bekleyen Miçotakis'
29 Haziran 2025
Abbas Güçlü
Yurt, burs, staj, keyfiyet
29 Haziran 2025
Zeynep Aktaş
Zemini güçlü olan yatırımcıyı çekiyor
29 Haziran 2025
Ali Eyüboğlu
Cemal Hünal: ‘Issız Adam’ benim dönüm noktam
29 Haziran 2025
Güldener Sonumut
Mark Rutte’ye haksız eleştiri
29 Haziran 2025