Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


İnsanların gerçekten yalnız oldukları çok az an vardır.
Uykuya geçmeden önceki birkaç dakika gibi...
Uyandıkları an gibi...
Temizlendikleri an gibi...
Oy kullandıkları an da, böyle bir andır...
Diğer gözlerden uzak birkaç dakika...
Etrafı çevrilmiş seçim sandığıyla başbaşa kalınan an...
Her insan için ayrı bir an...
* * *
ŞİMDİ bu "an"ın üzerine tahminin haddi hesabı yok.
Elbette bilimsel yöntemlerle genel eğilimler saptanması mümkün.
Seçmen davranışını etkileyecek temel faktörlerin, yeni gelişmelerin yorumlanması da mümkün...
Seçim meydanlarını yorumlamak da...
Anketlere bakıp sonuç çıkarmak da...
Ama, her seçmenle sandığa birlikte gidecekmiş gibi, her seçmenin oy pusulasıyla yalnız kaldığında ne yapacağını biliyormuş gibi "kesin sonuç" bildirmek biraz garip olmuyor mu?
Partilerin genel durumu hakkında gözlemde bulunmanın kabul edilebilir objektif sayılabilecek ölçüleri var. Yanılgı payını unutmadan bu ölçülerin değerlendirilmesi çabası kabul edilebilir bir uğraş...
Ama, neredeyse hangi mahallede, hangi muhtarın seçileceğini bilebilmek nasıl oluyor, bunu anlamak zor.
Hele ki yerel seçimlerde...
"Bu ilde bu, şu ilde şu, bu ilçede, şu ilçede şu" dedikten sonra, "adımı bildiğim gibi biliyorum" diye eklemedikleri kalıyor...
İl ve ilçe belediyelerini kazanacakları bilmek de iş mi?
Sor mahalleyi, kimin muhtar olacağını da söylesinler!
Hayatlarında ili, ilçeyi, mahalleyi görmemiş olsalar bile...
* * *
KENDİNİ kendinden fazla önemseyenlerin ve aynı oranda önemsendiklerini sananların tavrına gelince...
"Ben şu partiye ve şu kişiye oy vereceğim, çünkü onların kazanmasını istiyorum" demek başka, "ben bunlara oy vereceğime göre sizin de bunlara oy vermeniz gerekir" demek başka...
- Mevcut belediye başkanını istemiyorsanız, ondan sonra önde giden şudur, ona göre...
- Nereden biliyorsun?
- Ben bilirim. Öyle...
Sağ olsunlar, oya adres gösteren çok...
Son gün bir rica:
Bari muhtarları seçmene bırakın.



Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr