Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök’ün, Ergenekon savcıları Zekeriya Öz ve Fikret Seçen’e İzmir adliyesinde ifade verdiğini, Tolga Şardan’ın imzasıyla Milliyet’in manşetinden dün duyurmuştuk.
Özkök Paşa, vatandaş olarak görevini yerine getirdiği düşüncesinde, vicdanı rahat. Her zaman olduğu gibi hazırlık soruşturmasının gizliliği konusunda çok hassas. Dünkü konuşmamızda soruşturmanın esasıyla ilgili hiçbir şey söylememeye büyük özen gösterdi.
Özkök Paşa, hukuk ve adalet anlayışı ile ifadesine başvurulmasının şekli yönleriyle ilgili sorularıma şu yanıtları verdi:

‘Zarif bir yöntemdi’
Savcılarla İzmir adliyesinde görüştünüz. Daveti nasıl aldınız?
- Daha önce de size, savcıların davet etmesi halinde icabet edeceğimi söylemiştim. Zaten aksi olamazdı. Savcılar aradılar ve ifademe başvurmak istediklerini söylediler. İzmir’e gelebileceklerini ifade ettiler. Bir bakıma tercihi bana bırakmış oldular. Birlikte İzmir Adliye Sarayı’nın uygun olacağını kararlaştırdık. Tabii, doğrusu adliyede olmasıydı. Çok zarif bir yöntem izlediler.
‘Kanun önünde herkes eşittir’
Genel değerlendirmeniz nedir?
- Adalet mülkün temelidir. Ben buna inanırım. Hem iddia makamı hem de savunma tarafı bakımından deliller ve tanık çok önemlidir. Ben bu anlayış içinde görevimi yerine getirdiğimi düşünüyorum. Bir vatandaş olarak görevimi yaptım. Kanun önünde herkes eşittir. Makamı ne olursa olsun. Savcılık davet ettiği zaman ‘gitmem’ diyemezsiniz. Etik olarak da gitmek gerekir, kanuni olarak da. Aksi zaten düşünülemez.

‘Umarım müspet katkısı olur’
İfade verirken neler hissettiniz?
- Daha önce de ifade ettiğim gibi makamı ne olursa olsun savcılığın davetine icabet etmek her vatandaşın görevidir. Bu anlayış içinde devam eden soruşturmayla ilgili olarak gerek duydukları bilgilerle ilgili sorular sordular. Ben de bildiklerimi objektif olarak anlattım. Umarım adı geçenlere müspet bir katkısı olur. Biz askerler ince eleyip sık dokuruz. Böyle yetiştiriliriz.

‘Adli Müşavirliğe danıştım’
Daha önceki görüşmelerimizde, ifade vermeye gitmeden önce Genelkurmay hukukçularına danışacağınızı söylemiştiniz. Danıştınız mı?
- Genelkurmay Adli Müşavirliği’ne sordum. Tabii, usulle ilgili sordum, esasla ilgili değil. ‘Tanık olarak ifade vermenin usulü nedir’ diye sordum. Sağ olsunlar, beni bilgilendirdiler. Tanık olarak ifade vermenin şekliyle ilgili olarak. Benim görev yaptığım döneme ilişkin olduğu için usulü öğrenmek istedim.
İfade vermeye gitmeden önce Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’la da konuştunuz mu?
- Hayır, konuşmadım. Sadece Adli Müşavirliğe sordum.

‘Savcılarla köfte-ekmek yedik’
İfadenizin 8 saat sürdüğü belirtildi?
- 8 saat sürdü ama aralar verildi. Bir kere bunun bir hazırlık safhası var. İfadeye geçmeden önce bazı hazırlıklar yapılıyor. Sonra öğle yemeği için ara verildi. Savcılarla köfte-ekmek yedik. Sonra sanıyorum savcılardan biri sigara içiyordu. Bazen sigara arası da verdik. Sonra dinlenmek için de ara verildi. Yani 8 saat toplam süre.