Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Yerel seçim sonuçları, 3 Kasım 2002 genel seçimlerindeki tercihin değişmediğini ortaya koydu. İktidar partisi AKP, yerel seçimlerden oyunu artırarak çıktı.
Bu sonuç da gösteriyor ki, 17 aylık iktidar süresi AKP hükümetinde bir yıpranmaya yol açmamış. Aksine halkın beklentileri devam ediyor.
Bu sonucun bir anlamı da, 3 Kasım 2002 seçim sonuçlarını büyük ölçüde belirleyen iki büyük ekonomik krizin yol açtığı tepkinin devam ettiğidir. Krizin yol açtığı AKP tercihi daha güçlenmiş durumda.
Seçim sonuçlarının ortaya koyduğu bir diğer gerçek de, anketlerde yansıtıldığı gibi bütün partilerin silineceği, yüzde 70'lere varan bir tek parti tercihinin ortaya çıkacağı tahmininin doğru olmadığı. Bu seçimlerde bazı muhalefet partilerinin oylarını artırması bunu kanıtlıyor.
Partiler açısından tek tek ele alındığında, şu sonuçlara varılabilir.
AKP, seçimlerden güçlenerek çıkmıştır. Geçtiği ikinci seçimle desteğini güçlendirerek tazelemiştir.
Ana muhalefet Partisi CHP, genel seçimdeki oylarını koruyamamış görünüyor. CHP'nin bunun nedenleri üzerinde durması gerekiyor. Solda en büyük parti konumunu sürdürmekle birlikte, DYP ve MHP'deki oy artışı muhalefetin CHP'ye yönelmediğine işaret ediyor.
Sağdaki partilerden DYP ve MHP'nin de anketlerde sunulduğu gibi erime içinde olmadıkları, aksine bir yükselme sürecine girdikleri görülmüştür.
DYP'nin merkez sağda toparlanma izlenimi vermesi ve yüzde 10 barajını aşması özellikle ANAP'ın geleceği açısından önemlidir.
MHP'nin oylarını yükseltmesi dikkat çekicidir. Yüzde 10 barajının üzerine çıkması başta Kıbrıs olmak ulusal konulardaki rahatsızlığın MHP'ye desteği artırdığı gözlenmektedir.
DYP ve MHP'deki yükselmeler milli kaygıların arttığı biçiminde yorumlanabilir. Irak ve Kıbrıs politikalarında milliyetçi söylemin destek bulduğu söylenebilir. Bu yükselişte 2002 seçiminde Genç Parti'ye giden milliyetçi oyların dönmesinin de payı olduğunu belirtmek gerekir.
Saadet Partisi'nin varlığını sürdürmesi de AKP açısından anlamlı bir sonuçtur. Başbakan Erdoğan ve AKP'nin milli görüşten uzaklaşmaları karşısında bazı oylarının SP'ye döndüğü görülmektedir. Bu her iki partiye de kaynaklık eden çekirdeğin tepkisi olarak yorumlanabilir.
SHP öncülüğünde seçime giren güç birliğinin ise DEHAP karakteri ön planda çıkmıştır. Bu hareketin kitle desteğinin DEHAP tarafından sağlandığı söylenebilir. Bu özellikle Güneydoğu'daki siyasi tercihin ekonomik olmaktan çok etnik olmayı sürdürdüğü anlamındadır. SHP şemsiyesindeki güç birliğinin aldığı oyların dağılımı bunu göstermektedir. SHP'nin DEHAP gövdesine uygun bir şapka olmadığı söylenebilir.
Yerel seçim sonuçlarının en belirgin mesajı, halkın AKP'yi denemekte ısrarlı olduğudur.