Gözde Yener Birman

Gözde Yener Birman

gozdeyener1@hotmail.com

Tüm Yazıları

Gezgin, çevreci, aktivist ve hayvansever Prof. Dr Orhan Kural’ı, koronavirüs nedeniyle kaybeden dostları, onun anısına hazırlanan albüme destek verdi

Sanatın vefa ile buluştuğu bir albüm çıktı. Henüz çok yeni, sıcacık… Albümün adı ‘Yol Şarkıları’. Sanatçı Serap Yenici’nin önderliğinde birçok değerli sanatçı bir araya gelerek birbirinden güzel şarkılar ile bu albümü oluşturdular. Rahmetli Prof. Dr Orhan Kural’ın anısına gerçekleştirilen projede gelir yine kendi anısına oluşturulacak gezgin ormanına bağışlanacak. Serap Yenici birçok anlamlı projeye imza atmış, muhteşem bir ses ve yorumcu. Şimdi de bu albümdeki yol arkadaşları Attila Atasoy, Bulutsuzluk Özlemi, Haluk Levent, Leman Sam, Yeni Türkü ve Zafer Doğan. Sevinç Pastanesi Sohbetleri’nde sizlere vefayı sanat yoluyla anlatan Serap Yenici’yi konuk etmekten mutluluk duyuyorum.

Haberin Devamı

- Bugüne kadar neler yaptınız?

Müzik, 9 Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi Müzikoloji Bölümü’ne girdiğim 1991 yılından bu yana hayatımın vazgeçilmezi. Reklam ve dizi müziği çalışmalarım yanı sıra yıllardır sahne alıyorum ama bunu uluslararası boyuta taşımak 2010 yılında nasip oldu. İlk Malta ile başlayan Varna ile devam eden ve geçen sene Tenerife’de pandemi öncesi tarafsız bir bölgede Türkiye adına aldığım birincilik ve üçüncülük dereceleri müzik hayatımın bana en büyük ödülleri oldu.
2010 yılı benim için sanat hayatımda bir dönüm noktası aslında… Hem ilk albümümü paylaştım hem de uzun bir aradan sonra televizyonlara dönüp hayalini kurduğum birçok ünlüyü konuk edip düetler yaptığım ‘Yıldızlar Gece Parlar’ programımı gerçekleştirme şansım oldu. Ben hayatta birçok şeyi azmim ve hiç vazgeçmeyen mücadeleci ruhumla ve güzel dostlarımın varlığı ile hep kendim başardım aslında. Ama her zaman en büyük desteğim bana herkesten çok inanan annem oldu. Hala her projemde, her mücadelemde yanımdadır. Bana inanıp hep destek olan dostlarım gibi…

‘Yol şarkıları’ ile vefa

-‘Dünya İçin Bir şey Yap’ ve ‘Ata’ projesi adlı iki birbirinden özel ve değerli projeniz var...

Dünya İçin Bir Şey Yap’ Prof. Dr. Orhan Kural hocamın yıllardır sürdürdüğü bir projeydi. Kitabının adından esinlenen bir çevre sunumu. Orhan hocamla ilk albümüm çıktığında televizyon programına konuk olduğumda tanıştık. Sonra pek çok sanatçı gibi beni kurucusu olduğu Türkiye Gezginler Kulübü’ne davet etti ve benim kulübe sayısız verdiğim gönülden konser ve katılımlarımla sıklaşan birlikteliklerimizle dostluğumuz bir baba-kız ilişkisine dönüştü.
Orhan hocam hep işinde iyi ve çalışkan kişilerle farklı projeler yapardı. Sanırım benim de bu yönüm mücadeleci, dik duruşum onu etkiledi. Sesimi, yorumumu da hep çok beğenir her zaman överdi. Onun teklifi üzerine çevre, israf, atık, geri dönüşüm, hayvan sevgisi birçok konuda da fikirlerimiz örtüşünce güzel bir müzikal sunum için yoğun bir hazırlık yaptık ve birçok yerde halkla buluşma şansımız oldu. Ona hiçbir zaman saygıda kusur etmedim ama asla yalaka bir karakter de olmadığım için uymayan fikirlerde de hep fikrimi savunurdum. O da sanırım benim bu huyumu ve dürüstlüğümü severdi. Müzikalde moderatör ve sanatçı olarak 8 yıl bu projede gönüllülük bütçelerinde hep hocama destek verdim. Benim için bitmeyen bir proje…
Benim için ‘Ata’ projesi ise benim Sabiha Gökçen’in manevi oğlu Eriş Ülger ve eşi Deniz Ülger’le Erkan Özerman’ın doğum gününde tanışmam ve sonraki görüşmelerimizde onun çalışmalarımı görünce benden sadece kendisinde olan Atatürk ve Fikriye hanımın şiirlerini bestelememi istemesi ile başlayan bir projedir. Bir doğum günümde iki kitabını hediye etti ve oradaki şiirleri bestelememi istedi. Besteleyip, yorumladığımda da çok beğendi. Albüm olmasını ben istedim ve yine tek başıma hayata geçirdiğim onun yazıları ile destek verdiği bir proje oldu. Ama ben o kitaplarda (Ümmid-i aşkım, Latife) öyle başka bir Atatürk tanıdım ki insan Atatürk’ü herkes bilsin istedim. Ve çalışmam sadece iki şiir ve onun bestesi olmaktan o şiirleri yaşayanların hikayesine dönüştü ve birçok belediye ve özel sahnede şiirler, şarkılar, hikayeleri ile Atamı yaşatan bir proje olarak devam ediyor.Bunlar harici Cemal Süreya, Metin Altıok, Sabahattin Ali, Turgut Uyar şiirlerinden bestelediğim şarkılardan oluşan bir şiirden şarkıya adlı projem var. O da bu yıl içinde dinleyicilerle buluşacak. Belediyeler aracılığı ile sahnede buluşuyor.

Haberin Devamı

- Bu projede size kimler destek oldu, neler yaptınız?

Haberin Devamı

Orhan hocam diyeceğim, öyleydi hep benim ve birçok kişi için… Çok özel ve yeri zor doldurulacak biriydi. Dünyanın her köşesinden arar, hatır sorardı. Ne zaman arasak asla cevapsız bırakmazdı. Çevre adına, hayvanlar adına açıkçası inandığı değerler uğruna tek başına verdiği mücadeleleri takdir etmemek imkansız. Modern Don Kişot lakabı o yüzdendir. Asla boş durmaz, boş duranı, boş işlerle uğraşanları sevmezdi. Türkiye adına büyük bir şans ve vefatı da büyük bir kayıp.
Web sitesini incelerlerse matematik öğretmenliği yapmadığı, paylaşımda bulunmadığı ünlü kalmamış gibi. Kurucusu olduğu Türkiye Gezginler Kulübü de her ay bir ünlü sanatçı davet edilirdi. 1998’den bu yana o kadar çok sanatçı katılmış ki çoğu hocama hediye şarkılar yapmışlardı. Orhan hocam benim de hediye ettiğim şarkılarla birlikte onları da bir cd olarak hep hediye ediyordu. Ben ona 2020 Ekim ayında ‘Hocam biz bir yol projesi yapalım, bu şarkılardan da olsun kalıcı ve unutulmaz olsun, piyasada bir eser olsun’ dedim. Çok hoşuna gitti, ayrı bir heyecan duydu hatta sahne versiyonunu bile planladık… ‘O yol hikayelerini anlatıyordu, ben de yol şarkılarını… Böylece projeye başladık.
O da ben de tüm çevremizi seferber ettik, gönülden birçok sanatçı katılım sağladı ama onun 23 Kasım’da Kovid-19’a yakalanması ardından, entübe olup, 23 Aralık’ta vefat etmesi üzerine projeye bir süre ara verdik. Ben o hastanedeyken çıkacağına, kazanacağına öyle inanıyordum ki ona sürpriz olsun diye Leman Sam ile görüşüp izin alıp “Daha gidecek çok yolumuz var” şarkısını albüme ekledim. Sonra Vedat Sakman yol ile “Ben hep yalnız çıkardım bu yollara” (Şiir: Metin Altıok) en son da Gündoğarken dahil oldu ve “Yol aldım sevdalardan” dedi. Çok özel bir albüm oldu. Özeline bakınca Orhan hocayla bir şekilde yolu kesişmiş sanatçılar. Hepsi 90’ların hit şarkıları yeniden bu albümde buluştu. Attila Atasoy, Bulutsuzluk Özlemi, Haluk Levent, Leman Sam, Yeni Türkü, Zafer Doğan albümdeki diğer sanatçılar. Ben albümün genel koordinatörü olmam yanısıra hocamın sağlığında seçtiği şarkılarımla albümde yer aldım. Firmadan Neşe Demirkat da bu birçok ayrı özel izin alınan eşi benzeri olmayan proje için büyük destek verdi. Ayrıca tasarımda çok özel fotoğrafçılara fotoğraflarına yer verildi. İbrahim Zaman, Nasuh Mahruki, Mete Darcan, Sacit Serbetçi vs. Hep gezgin ödül alan fotoğrafçılar tüm sanatçılara destek veren sponsorlarımıza teşekkür ediyoruz.