Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

DİKTATÖR(!!), ebedi uykusundayken Anıtkabir’den talimat verdi.
Milyonlar ve de milyonlar Cumhuriyet tarihinin -gene- en muhteşem “Ata’ya sevgi seli” olup aktı.
Bu sel her yıl daha da kabarıyor.
Birilerinin kafalarındaki “Kemalizm” üretimi ne olursa olsun Türkiye insanının “Kemalizmi” işte budur.
“Hiç kusura bakmasınlar!..”
Bir de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün daha Cumhuriyet’in bile ilan edilmeden önceki “Türkiye ve dünya projesine” bakalım.
....................
Temmuz 1923...
Gazi, Çankaya Köşkü’nde Amerikalı gazeteci İsaac F. Marcosson’u kabul etmiştir.(*)
Gazeteci bu röportaj için “dobra dobra, kısa ve açık ifadeyle” konuştuğunu yazıyor.
Gazetecinin ilk sorusu:
“Bana, Amerikan halkı için bir mesaj verebilir misiniz?”
Gazi’nin cevabı:
“Memnuniyetle. Birleşik Devletler’in ideali, bizim de idealimizdir. Büyük Millet Meclisi’nin Ocak 1920’de ilân ettiği Milli Misakımız, sizin Bağımsızlık Beyannamenize çok benzer. O, sadece Türk ülkesinin istilâdan kurtulmasını ve kendi kaderimize hâkim olmamızı ister. Bağımsızlık, hepsi bu.”
Gazeteci soruyor:
“Sizin için devlet yönetiminde ideal nedir? Başka bir deyişle Pan-İslâmizm ve Pan-Turanizm fikirlerine hâlâ inanıyor musunuz?”
Gazi’nin cevabı:
‘’Kısaca söyleyeyim, Pan-İslâmizm, din ortaklığına dayanan bir federasyon demekti. Pan-Turanizm ise ırka dayanan aynı çeşit bir çaba ve ihtiras ortaklığını temsil ediyordu. Her ikisi de yanlıştı...”

Haberin Devamı

İNSANLIĞIN ÜMİDİ DEMOKRASİDİR

GAZİ, bu konuda ayrıntılara girdikten sonra sözü Avrupa’ya getiriyor. (Gazeteci burada Lozan görüşmelerinin sürmekte olduğuna da işaret etmekte)
Şöyle diyor:
“Uzun yıllar emperyalizm Avrupa’ya hâkim oldu. Ancak emperyalizm ölüme mahkumdur. Bunun cevabını Almanya’nın, Avusturya’nın, Rusya’nın ve geçmişteki Türkiye’nin yıkılışında bulursunuz. Demokrasi, insan ırkının ümididir...” (İnsan ırkının ümidinin demokrasi olduğu temel görüşü Kemalizmse buna itirazı olan var mı?)
..........................
Gazi “yeni Türkiye’nin temel amacının siyaset değil, ekonomik” olduğuna şöyle işaret ediyor:
“Biliyor musunuz, Avrupa’da barışı ve yeniden inşayı engellemiş olan şey nedir? Sadece şu: Bir milletin diğerine müdahalesi... Haris, bencil milliyetçiliğin bir parçası. Bu, ekonominin yerine siyasetin geçmesi sonucunu doğurmuştur. Yeni Türkiye’nin ilk ve en önemli düşüncesi, siyasal değil, ekonomiktir. Biz, dünya üretiminin de, tüketiminin de bir parçası olmak istiyoruz...”
..........................
Gazi bağımsız, kendi ayakları üzerinde durabilen ve kararlarını ulusal çıkarlar doğrultusunda alabilen bir Türkiye kararlılığını ortaya koyuyor:
“Geçmişte Türkiye’nin trajedisi büyük Avrupa devletlerinin, ticari gelişme konusunda birbirlerine karşı olan bencil tutumlarıydı. Bu, büyük imtiyazlar koparma oyununun kaçınılmaz sonucuydu. Devletler ahır yemliğindeki köpekler gibiydi; kendi istediklerine ulaşamadıkları zaman rakiplerini de bundan uzak tutmaya çalışıyorlardı. Yıllardır Çin’de olup bitenler de aynen böyledir; ancak onlar, Türkiye’yi Çin’e çeviremeyeceklerdir. John Hay tarafından ortaya atılmış bulunan, herkese açık kapı ve herkes için fırsat eşitliği üzerinde ısrar edeceğiz. Avrupa devletleri bu usulden hoşlanmazlarsa, bunun dışında kalabilirler...”

Haberin Devamı

ORTAK AKIL

Haberin Devamı


İŞTE Gazi Mustafa Kemal’in daha Cumhuriyet’i kurarken kafasındaki Türkiye projesi ve demokrasi, barış, ekonomik gelişmişlik, bağımsızlık paradigmaları.
Bunlara itirazı olan var mı?
“İtirazları olabileceklerin” -şayet kendilerince referans ise- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da 10 Kasım’da “Türk milletini ayrıştırabilecek son isim Gazi Mustafa Kemal’dir” mesajını düşünmelerinde fayda var.
Tarihin özel dönemlerinde, zorunlu koşulların dayatmasıyla bazı hatalara bakarak üretilen “toptancı” bir “Kemalist” etiketi haksızca ve insafsızcadır.
Ayrıca... Çoğu kez başka ideolojiler için “itibarsızlaştırma” sistematiğidir.
“Demokraside karar halkındır” diyorsak 10 Kasım’daki milyonların seli de “halkın kararıdır.”
........................
(*) Röportaj, 20 Ekim 1923’te “Kemal Paşa” başlığıyla Amerikan “The Saturday Evening Post” da yayınlandı.
Tercümeleri 1984’te Prof. Ergun Özbudun’un, 2007’de Nevra Yaraç imzalarıyla topluma sunuldu.
Tamamı için 10 Kasım 2013 Haber Türk Gazetesi...
........................
Savaş Ay’a...
Gazeteci kardeşimiz Savaş Ay’ı kaybettik.
Sıcak ve delikanlı yürekli arkadaşımızdı.
Nur içinde yatsın...