19 büyükelçilik ve İslamofobi
ABD 19 ülkede büyükelçiliklerini kapalı tutuyor.
Diplomatlar ve aileleri gönderildi.
Kapılar sürgülendi.
Kapatılan büyükelçiliklerin tamamı Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde.
Yemen gibi bazı ülkelerdeki Amerikan vatandaşlarının derhal ayrılmaları bildirildi.
........................
Neden?
Görünen izah “El Kaide üst kadrosundan iki kişi arasında geçtiği” anlaşılan bir konuşma.
Bu konuşmada “El Kaide’nin Amerikan hedeflerine kanlı saldırı düzenleyeceği” dile getirilmiş.
Sadece tek bir konuşma yüzünden, ABD’nin Ortadoğu ve Afrika’da 19 büyükelçiliğini birden kapatması mantığa pek de uygun görünmüyor.
Mutlaka daha ciddi bilgiler alınmıştır diye düşünüyorum.
Dünyanın en büyük süper gücü ayan beyan “panik” görüntüsünü verecek böyle bir karar için çok ciddi istihbarata dayanıyor olmalı.
Bunu paylaşmaması da doğal.
İSLAMOFOBİ
ÖZELLİKLE Hıristiyan dünyada “İslamofobik” duygular yayılmakta.
11 Eylül El Kaide eylemlerinden sonra çok daha hız kazandı ve çap genişletti.
“İslam’la terörü özdeşleştiren” bir algılama, genellemeye dönüşmekteydi.
ABD’nin Ortadoğu ve Afrika’nın 19 ülkesinde büyükelçiliklerini -bir süre- kapatma kararı bu “İslamofobik” akıma ivme verecektir.
Batı’nın orta ve alt sınıfları da “korkuya” dayalı psikolojik virüsten etkilenecektir kuşkusuz.
“Barış dini İslam” için şiddet kullanan radikal dinci örgütler maalesef talihsizlik.
İslam ülkelerinin entelektüelleri bu ön yargıları dağıtacak bir ortak proje geliştirmeliler.
Fakat...
Onların vitrin çalışmaları, vitrinin gerisiyle de uyumlu olmalı.
Yani...
İslam toplumları içlerindeki radikal dinci örgütlerle ayrışmalı. “Cihat” kültürü yerine başka değerler konulmalı.
İslam âlimleri toplumları bu doğrultuya yöneltmeliler.
TÜRKİYE’NİN DURUMU
EL Kaide ve benzeri örgütlerin Suriye’de savaştıkları bütün dünyanın bildiği gerçek.
Hem PYD şemsiyesi altındaki Kürtlere, hem Esad’a karşı savaşıyorlar.
Batı demokrasilerinin Suriye’deki iç savaşa “serin” kalmalarının bir sebebi de bu radikal dinci örgütlere karşı “İslamofobi...”
Suriye’nin El Kaide, Müslüman Kardeşler ve diğer benzeri “din eksenli” örgütlerin yönetimine kaymasından kuşku duyulmakta.
Bunda dünyanın en güçlü lobisine sahip İsrail’in etkisi büyük.
......................
Türkiye’nin “İslamofobik” ağa düşmemesi önemlidir.
Buna özen gösterilmeli.
Yabancı medyanın “El Kaide ve türevlerinin, Suriye’ye Türkiye’den girdikleri, Türkiye’den lojistik sağladıkları, yaralılarının Türkiye’de tedavi edildikleri” gibi iddiaları ne yazık ki pek de olumlu referans değil.
El Kaide’nin gelişmiş savaş silahları kullanması da kuşku bakışlarını Türkiye’ye çevirmekte.
Bu tabloya Esad’a destek veren İran destekli “Hizbullah”ı da ekleyin.
“Şiiler” de taraf olmakta...
“Sünnilerle, Aleviler karşı karşıya” genellemesini not edin.
Tamamen... “Din ve mezhep savaşları ve radikal dinci örgütler savaşının” tablosu oluşuyor.
Picasso’nun 1937’de savaşın insanlık dramını dev boyutlu tuvale yansıttığı anıtsal tablo “Guernica”nın 21’inci yüzyıl versiyonu Suriye’de sergileniyor.
Acı çığlıklar, iniltiler, kanla yoğurulan kurak topraklar, makineli tüfek sesleri, kıyımlar...
Avrupa’nın din ve mezhep eksenli “Otuz yıl savaşları” 17’nci yüzyılda kalmıştır.
Batı’ya 21’inci yüzyılda hâlâ “din ve mezhep” savaşı için ne anlatabilirsiniz ki?
Ramazan Bayramınızı kutluyorum, ağız tadı diliyorum...
