Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Sürekli silahlı birlik ve özel tim bulunduruyor. PKK kampları neden bu süreçte kazınamadı?
Şimdi nasıl kazınacak?"
Bu soru, Irak'a asker göndermek kararı ve PKK'yı ABD ile birlikte temizlemek anlaşması bağlamında gündemde.

Önce sorunun ilk bölümünün cevabı:
"Kuzey Irak, avuç içi kadar yer değil. Üstelik sahipsiz. Her an coğrafya değiştirebilen, bazen İran'dan da yardım alan, sıkıştıklarında, İran hududuna çekilen 5 bin PKK'lı, öyle simgesel birliklerle temizlenemezdi.
Güneydoğuda kendi topraklarımızda bile PKK'nin beli, 20 yılda ancak kolordu gücüyle kırıldı.
Türkiye, Irak'a bir kolordu ile girse ve yıllarca kalsa dünya ayağa kalkardı. İşgalci ilan edilirdi. PKK harikulade bir propaganda malzemesi yakalardı."
Yani...
Sorunun askeri içeriği de, siyaset mantığı da havada kalmakta.
PKK'nın ABD ile güç birliği yaparak temizlenmesi çalışmalarına gelince..
Bunun gerçekçi olup olmadığını zaman gösterecek.
Ancak...

Eğer ABD, yöredeki egemen güçse, Türkiye ve ABD komşu olmuşsa, Irak'ta istikrar ve toprak bütünlüğü için Türkiye Silahlı Kuvvetleri orada olacaksa, bu ilişkinin doğal sonucu vardır; kanlı el, ABD egemenliğindeki topraklardan sınırın bu tarafına uzanmamalı, bileğinden kırılmalıdır. O topraklarda Türkiye egemen olsaydı ve terör örgütleri o topraklardan ABD'yi vursaydı, ABD'nin tavrı ne olurdu?
PKK, ABD egemenliği altındaki Kuzey Irak'ta üslenmeyi, tehditler savurmayı sürdürürse, ortaya ABD himayesinde biti kanlanan PKK fotoğrafı çıkmaz mı?
Apo için ABD ne yapmışsa, gene onu yapmalıdır.
Zaten iki taraf arasındaki görüşmelerde, Apo'nun paketlenmesi güven referansı olarak masaya konmakta...

Bizim buralarda bulanık suda balık avlamak peşinde olan kimilerinin "Türkiye'nin Irak'a asker göndermesine karşı tavır koyması o nedenledir."
ABD'nin Irak'a harekat niyetini dile getirişinden itibaren hep karşı fikri savunanlar ve bu ilke doğrultusunda, "Türkiye'nin de asker göndermesini yanlış bulduklarını" söyleyenler, kendi mantık dokularında tutarlı olabilirler.
Ama, ya ABD'nin harekatını başından beri destekleyip Kuzey Irak'taki devlet oluşumunun önündeki engellerin böylece kalkmasını ve PKK'nın da fink atacak saha bulacağını hesaplayanlara ne demeli? Onlar, ABD'yi değil "işgalci" ilan etmek, tam tersine alkışlarken, TBMM kararından sonra "Türkler asker gönderirse işgalci olur" diye bir yerlerini yırtmaktalar.
ABD, okyanusun ötesinden geliyor, işgale değil... Komşu Türkiye ise işgalci! Ne kafa!
Türkiye, bu oyunu da bozmaktadır.

Türkiye, siyasetin kimyasında ABD'nin yanı sıra, KYB ve KDP'yi de yanına çekebildiği ölçüde, PKK'yı tek başına bırakabilir.
PKK'nın, Kuzey Irak'tan kazınması olasılığı güç kazanır.
Unutulmasın ki... Kuzey Irak'ta istikrar, ABD'nin yanı sıra KDP ve KYB için de hedeftir.
Üçü de yöreyi, PKK ayrıkotlarından temizlemek isteyeceklerdir.

Kuzey Irak, bir Kürt sorunu olarak gündeme sürülmemeli, terör örgütü PKK, tek hedef haline getirilmelidir. Dışişleri'nin kurmayları bu politikayı dile getiriyorlar.
KDP ve KYB ile asgari düzeyde de olsa ilişkiler sürmekte.
Onlar da, kendilerine hayatın zorlaşmaması için PKK'nın marjinalleştirmesini, yani ihmal edilebilir bir küçük yeraltı fraksiyonu haline düşürülmesi gereğini görüyorlar.
Türkiye silahlı gücünün Irak'ta olmasının arkasında bu gerekçe var.
Irak'ta istikrar... Irak'ta toprak bütünlüğü.. Irak'tan virüs kapmamak...
Kuzey Irak'taki PKK varlığının karantinaya alınması. Belki ikinci Apo operasyonu.
Bu süreçte daha uzun soluklu bir Kuzey Irak politikası saptamak için, zaman da kazanılmış olur.