Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Bulutsuz masmavi gök, denize yansımış. Mavi, yemyeşil uzanan yeşile yaslanmış. Sadece kuş sesleri ve denizin şıpırtısı...
Antalya’nın Konyaaltı sahilinde yaşam sevinci veren bir sabah.
Ansızın siren sesleri...
09:05 büyük Atatürk’ün gözlerini kapadığı anın 70. yıldönümü...
Plajı temizleyen, şezlongların örtülerini yaymakta olan, turistlere sabah kahvesi getiren garsonlar saygı duruşuna geçti.
Kumsalda şövalesinin önünde oturan ressam da ayaklandı.
Sahile paralel yürüyüş yolunda sabah sporu yapanlar da öyle...
En çok sahilin hemen yakınındaki kayıkta oltasıyla balık tutmakta olan adamdan etkilendim.
Hafif hafif salınmakta olan kayığında ayağa kalktı, siren susuncaya kadar saygı duruşundaydı.
“Atatürk diktatörmüş” ha...
Nasıl bir diktatörse, emir vermiş, ölümünden 70 yıl sonra bile böyle bir saygı duruşunu yaşatabiliyor.
Garsonlar, ressam, sabah yürüyüşü yapanlar, kayığında balık tutan adam hepsi “diktatör Atatürk’ten (!!) korkuyorlardı” da o nedenle hep birlikte saygı duruşuna geçtiler öyle mi?..

Haberin Devamı

ALEVİLERİ DİNLEMEK
Alevilerin sesine kulak verilmeli. Yüzyıllar boyu kendilerini “dışlanmış, itelenmiş, ikinci sınıf yurttaş” gibi algılamış bu insanlarımız artık “demokratik ağırlık” koyuyorlar.
Diyanet İşleri’nden Sorumlu Devlet Bakanı Prof. Dr. Mustafa Said Yazıcıoğlu’nun “Bu tür uç fikirlere biz itibar etmiyoruz” gibi olayı marjinallerin tavrı olarak hafife alan söylemi yanlıştır.
Son seçimlerde önde gelen Alevileri aday gösteren ve bu kesime açılma politikasına soyunan AKP’ye çelme etkisi yapar.
İsteklerin içeriğine gelince...
“Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması...”
Bu isteğin gerçekleşmesi, “laikliğin korunması bağlamında cumhuriyetin en önemli kurumlarından birinin devre dışı bırakılması” sonucuna açıktır.
Camiler, cami avluları tümüyle cemaatlere, tarikatlara, onların dayandığı para musluklarına büsbütün bırakılmış olur.
Sonunda bumerang hareketiyle hem Türkiye, hem de bu ülkenin Sünnilere göre azınlıktaki Alevi yurttaşlarımız zarar görür.
Buna karşılık...
Alevi yurttaşlarımızın tamamen dışlandıkları Diyanet İşleri Başkanlığı’nda tabandan tavana ağırlıklı olarak temsil edilmeleri, kararlarda nitelikli oya sahip olmaları gereklidir.
İkinci istek...
“Alevi yörelerinde cami yapılmaması...”
Tam tersine, cami yapılabilmeli ama cemevleri de yapılmalı.
Cemevlerinin de inanç ve ibadet mekânı olduğu kabul edilmeli.
“Din derslerinin kaldırılması” yerine müfredata “dinlerin, mezheplerin, inanç felsefelerinin öğretildiği” bir ders konulmalı.
“Alevilerin kolektif oy kullanmaları” çağrısına gelince...
Demokratik bir tavır alıştır.
Ama... Bunun bir siyasi partiye dönüşmesi yanlış ve Anayasa’ya aykırı olur.
Sünni partisi de, Alevi partisi de olamaz.

Haberin Devamı

9:05...  Kayıktaki adam

ORGANİK PAZARDA BİR ÖĞLE VAKTİ
Antalya organik pazarda Afyonlu tarımcı Sultan Hanım’ı -gerçek bir hayranlıkla- dinledim.
“Neden mi organik tarıma geçtim?.. Çünkü konvansiyonel (geleneksel) tarımda kullanılan ilaçlar önce bizim gibi tarım nüfusunu zehirliyor. Kullandığımız ilaçlar nedeniyle hastalandım.
Eşimle birlikte organik tarıma geçmeye karar verdik. Eğitimini aldık.
Artık hem kendimizi tarım ilaçlarından koruyoruz, hem de siz tüketicileri...”
Organik meyveler, sebzeler, baharatlar, bitki çayları, reçeller, giysiler, çocuk takımları, hatta organik şarap.
Antalya organik pazarı projesinde imza, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in eşi Ebru Türel’in...
Ebru Türel, zaten endüstri mühendisi. İstanbul’da da danışman olarak pek çok projenin hayata geçirilmesine katkıda bulunduğu için deneyim birikimi var.
Konyaaltı’ndaki parkın göl kenarında organik pazarı hayata geçirtmiş.